İMEAK DTO Bodrum Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Dinç, bakanlık kararıyla Bodrum Belediyesi’nce 1 Ocak 2022’ye kadar Bodrum’un Yahşi Mahallesi’nde bulunan 50 yıllık Camel Beach İskelesi’nin yıkılması için çıkan karara tepki gösterdi.

İMEAK DTO Bodrum Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Dinç, iskelenin Bodrum’un turizm tarihinde önemli bir yeri olduğunu belirtirken “Bodrum’u Bodrum yapan turizmin başladığı yıllarda Türk filmlerinin, reklam filmlerinin çekildiği iskeledir Cemal Beach. Dolayısıyla bizlerin ve bizden sonraki neslin de Camel Beach ile bir anısı var. Burayı hem insanlarımız hem de denizcilerimiz kullanıyor. Özellikle turizm fuarlarında Cemal Beach’i kullanmadan bir fuar geçirmiyoruz. Devletimiz Nisan ayında genelge çıkarmış kaçak, ruhsatı olmayan iskelelerin yıkılması için. Bu doğru bir uygulama. Ruhsatı olmayan, resmi olmayan, kaçak olan her iskelenin yıkılmasını da doğru buluyorum. Ama burada bir kamu yararı var. Günübirlik teknelerimizin zaten her geçen yıl uğrak noktası olduğu, misafirlerini gezdirdiği koy sayısı azalmakta. Maldivler diye sattığımız Orak Adası var, birde çok eskiye dayanan Bodrum’un çok eski ruhunu dolu dolu taşıyan Camel Beach iskelesi var. Eğer Camel Beach İskelesi de yıkılır ise geriye elimizde bir Orak Adası, Adabozağımız ve Karaadamız kalıyor. Bu iskeleyi Deniz Ticaret Odası olarak sadece denizcilerimizin değil vatandaşlarımızın da kullanmasını savunuyoruz. Günübirlik tekne faaliyetleri içerisinde bulunan, ticaretle uğraşan üyelerimiz ve iskeleyi kullanan vatandaşlarımız çok ciddi mağduriyetle uğraşıyorlar. Günübirlik teknecilerimizin misafirlerini götürecek koy, denize girecek alanlar neredeyse kalmadı diyebiliriz. Bununla ilgili de mücadele ediyorken ve her yıl envanter sayımız azalıyorken maalesef Cemal Beach’i kaybetmek istemiyoruz. Cemal Beach’i yaklaşık olarak altı kooperatifimiz kendi içlerinde anlaşarak farklı saatlerde kullanıyorlar. On binlerce kişinin ziyaret ettiği ve hiçbir ücret alınmadığı bu iskelenin yıkılmaması gerekiyor. Kamu yayrı olan bir iskele olduğunu savunuyoruz. Zaten her koyumuz bir talan edilme, koylarımızı zapt etme veya koylarımızı doğal yapısını bozma yöneliminde girişimler oluyor. Biz bu girişimleri engellemek, farkındalık yaratmak için birçok kez sesimizi duyurmaya çalıştık” dedi.

Dinç, insanların kafasına göre yaptığı kaçak iskeleler ile ilgili bakanlığın yaptığı uygulamanın doğru olduğunun altını çizerken kamu yararı olan Camel Beach’in kapsam dışı tutulmasının hem günübirlik tur yapan denizciler hem de iskeleyi kullanan sade vatandaşlar için ciddi bir kayıp olduğunu ifade etti.

Dinç, açıklamalarına şöyle devam etti:

“Zaten iki yıldır pandemiden dolayı tüm dünyada ve her sektörde olduğu gibi bizimde çok ciddi sorunlarla, çok ciddi ciro kayıplarımız oluyor. Bu anlamda da kendi ayağınıza sıkmak olarak nitelendiriyoruz. Üyelerimizle, kooperatif başkanlarımızla çok sık bir araya geldik. Telefonlarımız susmuyor. Haklı olarak denizcilerimiz “başkanım bu iskele giderse biz misafirlerimizi nereye götüreceğiz” diyor. Sadece uğrak noktasının dışında da deniz ticaretinde oluşabilecek herhangi bir deniz kazasında ani bir karaya çıkma noktasında da aynı zamanda bu iskeleyi biz bu amaçla da kullanıyoruz. Misafirlerimizin ani rahatsızlıklarında en kısa yoldan bu iskeleden ambulans gelerek ilk müdahaleyi yapıyor. Burası Bodrumumuz, denizcilerimiz ve halkımız için önemli bir nokta. Biz Ahmet beyin, Mehmet Beyin iskelesini yıkmayalım burası ruhsatsız ama burayı görmezlikten gelelim demiyorum. Bir sitenin iskelesi demiyorum. Bir otelin demiyorum. Tamamen kamuya açık ücretsiz ve herkesin faydalandığı ve Bodruma olmuş 50 yıllık bir hikayenin, bir markanın da yok olmasını da istemiyorum. Deniz Ticaretinin dışında da Bodruma yapılacak bir kötülük olarak düşünüyorum.”

Orhan Dinç, iskelenin mevcut durumu için kamu birimleri ile bir araya gelerek bir çözüm bulunacağına inandıklarını ve kamuya daha sağlıklı hizmet verebilmesi için de iskelenin rehabilite edilebileceğini ifade etti.

DENİZ HABER AJANSI