Hayret nedense bu işler olcay Özgürce nin genel müdür yardımcısı olmasından sonra dile geldi kim bilir belkide bu makamda gözü olupda gelemeyenlerin tetikçiliği yapılıyordur.

bakkalın birinin herşeyi insan gibi konuşan papağanı varmış ne sorarsan cevap verir sohbet edermiş bir gün uçarken dükkanı bir güzel dağıtmış bunu sabahına gören dükkan sahibi kızıp papağanın kafasına eline geleni fırlatmış ve papağan kel kalıp o günden sonra susmuş. bakkal sahibi ne yaptıysa konuşmamış bir gün dükkanın önünden kel bir dervişin geçtiğini gören papağan dervişe seslenerek ne o sendemi ben gibi kusur işledin demiş. şimdi birileri birine kızmış bugüne kadar yapılan onca ülke ve dünya çapındaki başarıyı hiçe sayıyor, diğer bazılarıda gereksiz bu yıpratma çabalarına ortak oluyor yazık etmeyiniz

ele alınması gereken diğer bir konu da kılavuz kaptanların kamu personeli etik yasasına tabi olup olmadıklarıdır.
hizmet verdikleri kişiden / kuruluştan hediye alabilirler mi , alamazlar mı?
bu konuyla da ilgili bir haber yaparsanız sevinirim.

Birilerinin ipini pazara cıkarma amacıyla yazılmış bu yazıda eksik olan sey kılavuz kaptan dediginiz kişilerin acık kimligidir.Diğer isimleri acıkca yazdıgınız gibi bu kılavuz kaptanlarında adını acıkca yazınkı bu mesleği durustce yapan diger gorevli kılavuz kaptanları genelleme yaparak tohmet altında bırakmayın.Biraz saygı lutfen!

Sayın Canpolat, İbrahim Yıldırım'ın emekli edilmesinin sebeblerinden biri, Bir geminin geçişi için talimat veriliyor. İbrahim Yıldırım ise listenin yapıldı belirtielrek geminin geçişinin mümkün olmadığını söylüyor. Bunun üzerine talimat yenileniyor. İbrahim Yıldırım ise bu geminin geçişini araya sokarak gerçekleştiriyor ancak bu geçişin X vatandaşın talimatı ile yapıldığını jurnale not düşüyor. Bir gün sonra bu notu gören X vatandaş görevde olan başka bir başoperatöre bu notu kaldırmasını söylüyor. Başoperatör ise bunun olamayacağını belirterek reddediyor. Bu olaydan bir gün sonra bu iki başoperatör ortaya alınıp rencide ediliyor. Bunun üzerine gururuna yediremiyen bu başoperatörlerimiz emekliye ayrılıyor. Uzağa gitmeyin bu olay bir kaç ay önce oldu. Sevgi ve saygılarımızla...

küçük adam kendisine her söylenene inanan ne söylenirse onu doğru sayan,nereye çekilirse oraya doğru giden insandır.bu insanın etkin bir konum alması zincirlerinden kurtulması bilinçlenmesine bağlıdır.sözün kısası bu "küçük adam",bu "sıradan insan" bilinçlenip kendi kendini yönetmedikçe ,kendi yazgısını kendi çizmedikçe,her zman "küçük adam" olarak kalacak,yeryüzü diktatörlerden,sömürgelerden,faşizmden kurtulamayacaktır.çünkü önemli olan büyük adamların,"üst insanların" "filozof yöneticilerin" ne düşündüğü değil,bu "küçük adamların" ne düşündüğüdür.çünkü insanların kurtuluşu onların elindedir.toplumların sahibi azınlıkta olan büyük adamların değil,küçük adamlarındır.

şimdi ismini veremeyeceğim bir tankerde 3.kaptan olarak çalışırken aynı zamanda armatörümüzün dayısıda vts de çalışıyordu 20 mil mesafede cağırmamız gerekirken 5 mile herhangi bir çağrı yapmıyorduk 5 mile girdiğimizdede siz devam edin diyorlardı ve hiç sıra beklemeden geçiş yapıyorduk.

Bundan ortalama 10 yıl öncesine kadar ya da Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nden önce römorkaj da gemi kurtarma da hepsi TDİ’nin elindeydi. O zaman sorun değildi de şimdi mi sorun oluyor? Günümüz teknolojisinde kimin nerede hata yaptığını belirlemek çok kolay. Her türlü konuşmanın da görüntünün de kaydı var. Buralarda herkes hizmet için olmalı. İnsanların isteği nedir? Hizmettir. Tek bir çatı altında nasıl daha iyi hizmet verilir, kimseye küsmeden bunu düşünmeliyiz. Akla ziyan işleri bir kenara koyalım. Türk Boğazlarının güvenliğini düşünelim. 7/24 denizlerimizde görev yapıyoruz. Para kazanmak için mi? Değil tabiî ki. Emniyet her şeyden önce gelir.

Bu sorduklarınıza kamuoyu önünde açıkça cevap verilmeli.... sorularınız çok yerinde...sizi ve cesaretinizi ve vatanperverliğinizi kutluyorum...tüm gerçekler açığa çıksın....