İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, Aliağa’ya sökülmek için getirilecek asbestli São Paulo gemisine karşı Mimarlar Odası İzmir Şubesi Mimarlık Merkezi’nde ortak toplantı düzenledi.
Toplantıya, Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB), İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer ve kentte bulunan siyasi parti ve kurumların temsilcileri katıldı.
4 AĞUSTOS’TA MİTİNG OLACAK
Toplantıda konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer, gemiye karşı verilecek mücadeleyi İzmir’in dışına taşımak gerektiğini ifade etti. Gerekirse tüm dünyaya mesaj verilmesi gerektiğinin altını çizen Soyer, “Bir ülkenin, bir kentin çöplük haline getirilmesi yeteri kadar bir mesaj taşır, yeteri kadar bir mücadele alanı yaratır. Şimdi onlar düşünsün. İzmir’de büyük bir çoğunluk gemiye karşı duyarlı bir tutum izliyor. Bu mücadelenin başlangıç noktası Aliağa’dır. Biz bu mücadeleyi Türkiye’ye yayacağız. Aliağa’da 4 Ağustos’ta saat 18.00’de miting olacak. 4 Ağustos akşamı saat 21.00’de Gündoğdu Meydanı’nda Moğollar konseriyle tüm Türkiye’ye bu direnişi duyuracağız. Hep birlikte İzmir’i korumaya, sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.
Toplantı sonucunda verilecek mücadeleyi ulusal ve uluslararası platformlarda duyurmak için İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri’nin koordinasyonunda bir çalışma grubunun kurulmasına karar verildi.
CHP’DEN AÇIKLAMA
Öte yandan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Örgütü de, São Paulo gemisine karşı CHP Aliağa İlçe binasında toplantı düzenledi. CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, Aliağalıların, çocuklarının asbest soluyarak büyümesini, ilçenin havasının zehirle doldurulmasını istemediğini kaydetti.
Bu konuda dünyada zehir çöplüğü olarak Hindistan ve Türkiye’nin kullanıldığına dikkati çeken Yücel, “Hindistan bile, bu geminin ikizi olan ve 760 ton asbest barındırdığı tespit edilen geminin sökümünü, Yüksek Mahkeme kararıyla reddetti. Geriye bu çöpü ve zehri kabul edecek tek ülke kaldı o da Türkiye. Peki, bu zehir dolu ve söküldüğü takdirde ortaya çıkacak tüm zehrin doğaya ve havaya karışacağı kesin olan geminin sökümünü yapmak zorunda mıyız?” diye tepki gösterdi.
"İNSAN SAĞLIĞINDAN DAHA MI KIYMETLİ?"
Geminin sökümünden firmanın elde edeceği gelirin doğa ve insan sağlığından daha değerli olmadığını dile getiren Yücel, “Zaten mevcut durum işçi sağlığı ve vatandaşlarımızın sağlığı açısından son derece zararlı. Tüm bunların üstüne şimdiye kadarki en büyük zehir yükü barındıran bir geminin ilçeye getirilmek için diretilmesi, bilimle, doğayla ve insan sağlığıyla inatlaşılması ancak akıl tutulmasıyla açıklanabilir. Bu zehrin ilk solunduğu andan itibaren, 50 yıl sonra bile, bu belirtiler ve hastalıklar ortaya çıkabiliyor. Doğada yol açtığı tahribatı görmüş çevreciler de, bu geminin Aliağa’ya gelmesinin bir faciaya yol açacağı konusunda hemfikir” diye konuştu.
"DUYARLILIK YARATMALIYIZ"
CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat ise, Aliağa’daki hava kirliliğinin zaten üst düzeyde olduğuna dikkat çekerek, “Elimizdeki verilere göre São Paulo ile ilgili geminin yüzde 12’lik kısmında araştırma yapılmış ve bu bölümünde 9 ton civarında asbest tespit edilmiş. Aliağa açısından büyük risk taşıyan durum ile karşı karşıyayız. Biz anayasanın verdiği yetkiler çerçevesinde bu gemiye karşı direneceğiz” ifadelerini kullandı.
DENİZ HABER AJANSI