• BIST 9605.46
  • Altın 2928.974
  • Dolar 34.6381
  • Euro 36.4981
  • İstanbul 11 °C
  • Ankara 4 °C
  • İzmir 12 °C
  • Antalya 14 °C
  • Muğla 13 °C
  • Çanakkale 12 °C

63 yıl önce batan Dumlupınar şehitleri unutulmadı

63 yıl önce batan Dumlupınar şehitleri unutulmadı
NATO tatbikatından dönerken Çanakkale Boğazı’nın Nara Burnu açıklarında İsveç bayraklı yük gemisi Naboland ile çarpışarak batan Dumlupınar denizaltısında şehit olan 81 denizci bugün anıldı.

Çanakkale Boğazı'nda, 4 Nisan 1953'te Nara Burnu önlerinde İsveç bayraklı Naboland adlı gemiyle çarpıştıktan sonra batan Dumlupınar denizaltısında şehit olan 81 denizci için facianın 63'üncü yılında anma törenleri gerçekleştirildi.

Dumlupınar denizaltısında şehit olan 81 denizci için Kocaeli'nin Gölcük İlçesi'nde Donanma Komutanlığı Denizaltı Filosu Komutanlığı'nda tören düzenlendi.

Törene, Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren, Deniz Hava Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma, Denizaltı Filosu Komutanı Tuğamiral Mithat Kemal Algül, Donanma Komutanı Kurmay Başkanı Tuğamiral Yalçın Payal, Gölcük Tersanesi Komutanı Tuğamiral Aydın Eken, Karamürselbey Eğitim Merkezi Komutanı Tuğamiral Özden Koçer, Dumlupınar denizaltısı gazisi emekli astsubay 98 yaşındaki Hüseyin Akış, şehit aileleri ve gaziler katıldı.

Törende konuşan Hüseyin Akış denizaltıda şehit olanların son sözünün "Vatan sağolsun" olduğunu belirterek, "Biz büyük bir aileyiz. Türk Silahlı Kuvvetleri bizim her zaman yanımızda oldu. Bu sebeple Türkiye Cumhuriyeti'nin en şerefli, en onurlu camiasına teşekkür ediyorum. Şehit arkadaşlarımın son sözü "Vatan sağolsun" oldu. Canımızı veren de Allah, alan da o. O yüzden kimsenin bir kabahati yoktu. Şimdi 98 yaşındayım. Ömrüm yeterse seneye de geleceğim" dedi.

Konuşmaların ardından, Harp Silah Araç ve Gereçleri Müzesi ile Dumlupınar Köşesi ziyaret edilerek, gezildi. Daha sonra, Denizaltı Filosu Komutanlığı limanında Dumlupınar şehitleri için denize çelenk ve karanfil bırakıldı. Törene katılanlar, TCG Atılay ve TCG Burakreis denizaltılarını gezdiler.

ÇANAKKALE'DEKİ TÖREN

Nara Barbaros Şehitliği'ndeki ilk törende, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Daha sonra, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Serdar Ahmet Gündoğdu, Şehitlik Özel Defteri'ne şunları yazdı:

"Bu cennet vatan uğruna canlarını feda etmekten çekinmeyen aziz şehitlerimiz, Dumlupınar denizaltısında 63 yıl önce hayatlarını kaybederek şehitlik mertebesine ulaşmış 81 denizcimizi anmak üzere huzurunuzda bulunuyoruz. Uğruna canınızı verdiğiniz bu cennet vatanın toprağında ve mavi sularında huzurla uyuyunuz. Bizlere bıraktığınız bu değerli emaneti bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da en kutsal varlığımız olarak muhafaza etmeye devam edeceğiz. Vatan sizlere minnettardır. Ruhunuz şad olsun."

Gündoğdu, askeri personel, gaziler ve şehit yakınları, şehitliği ziyaret edip karanfil bıraktı.
Daha sonra "TCG Gür" denizaltısına geçen Gündoğdu, TCG Dumlupınar'ın 63 yıl önce battığı noktaya çelenk bıraktı. Davetliler bu töreni denize açılan "TCG Türkeli" gemisinden izledi. 

Bu arada Dumlupınar, Türk denizcilik tarihinin en trajik olayı olarak tarihe geçerken içindekilerin kurtarılması için gösterilen tüm çabalar sonuçsuz kalmıştı. Denizaltı 85 metre derinliğe gömülmeden önce suya düşerek hayatta kalan 5 kişiden biri olan emekli astsubay 94 yaşındaki Hüseyin Akış ile mahsur kalan denizaltıcıları kurtarmak için çabalayan dalgıçlardan emekli astsubay 84 yaşındaki Yılmaz Süsen,  4 Nisan 1953 günü yaşanan olayı bir kez daha anlattı.

Milliyet'ten Gökhan Karakaş'ın haberine göre; Dumlupınar’ın hayatta kalan tek tanığı Hüseyin Akış, “Malta Adası açıklarında 7 gün süren NATO tatbikatından dönüyorduk. Seyir astsubayı Hüseyin İnkaya’dan nöbeti devir alarak köprü üstüne çıktım. İnkaya, nöbeti bitmesine rağmen boğaz geçişinde yardımcı olmak için benim yanımda kaldı. Kerteriz almama yardımcı oldu. Köprü üstünde 5 kişiydik ve gemiyle çarpıştığımız anda hepimiz denize döküldük. Çok kısa süre içinde derine doğru gitmeye başladık. Ben 2 gün önce doğan oğlum Mehmet’i göremeden öleceğimi düşündüm. 20 metre derinlikten çıktığımda bize çarpan Naboland gemisine alındım ve hastaneye kaldırıldım. Ben kurtuldum ama sevgili denizaltımız Dumlupınar, 81 arkadaşımın çelikten mezarı oldu” dedi.

Akış, “Denizaltımız 85 metre derinliğe dik şekilde inerken beni Naboland’a aldılar. Gemidekilere Dumlupınar’a çarptıklarını ve yardım çağırmalarını söyledim. Ben ısınmaya çalışırken geminin personeli oradan oraya koşturuyordu. Hastaneye yattığımızda doktorlar bize başka arkadaşlarımızın da kurtulduğunu söyleyerek moral vermeye çalıştılar. Hepsini kaybettiğimiz öğrendiğimizde yıkıldık” diye konuştu.

"İlk ve son görevleriydi"

Emekli astsubay Hüseyin Akış, “Gemimiz tatbikata giderken koşarak iki teğmen iskeleye geldi. Yeni teğmen olan Mecit Şengün ve Bülent Orkun son anda gemiye binerek ilk görevlerine çıktılar. Onların görev aşkıyla koşarak denizaltıya katılmalarını hiç unutmayacağım. Astsubay arkadaşım Mustafa Doğan bana parasını emanet etmişti. Mustafa’yı diğer silah arkadaşlarım gibi kaybettim. 2 yıl sonra memleketi Konya’ya giderek babasına emaneti teslim ettim. Her yıl Gölcük’e gelerek arkadaşlarımın unutulmaması için çabalıyorum. Onların kahramanlığı tarihe geçti”diye konuştu.

"Doğaya yenildik"

Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın kurtarma dalgıçlarından olan ve TCG Kurtaran ile hemen bölgeye giden ekipte yer alan emekli astsubay Yılmaz Süsen ise, yaptıkları çalışmaları anlattı. Süsen; “Hemen bozcaada’dan Çanakkale Boğazı’na geldik. Toplam 11 kez daldık. Hepimiz Dumlupınar’ın kaportasının üstünde ki mapaya ulaşmak ve hayatta kalan tüm personelimizi kurtarmak için fedakarca çabaladık. Ama kurtarma çanı ya da dalış giysisini bile kullanamayacağımız kadar zor doğa şatları vardı. Öylesine şiddetli akıntı vardı ki. 5-10 metre derinliğe bile inemedik. Hatta bir arkadaşımız suyun altında hayati tehlike geçirdi” dedi.

Denizcilik tarihinin en acı facialarından

Akdeniz’de NATO’nun Mavi Deniz Tatbikatı’na katılan TCG Dumlupınar, 4 Nisan 1953’te Gölcük’te ki Donanma Komutanlığı’na dönmek için girdiği Çanakkale Boğazı’nda İsveç bandıralı Naboland ile çarpışmıştı. 81’i denizaltının içindeki personelle birlikte Nara Burnu’nın 91 metre altına batan Dumlupınar’ın güvertesinde ki ve köprü üstünde ki 5 asker kurtulmuştu. 72 saat süren uğraşlara ve tüm çabalara rağmen 81 denizaltıcı kurtarılamazken, Türk denizcilik tarihinin en acı facialarından biri yaşanmıştı. Kurtulan 5 kişiden hayatta kalan tek kişi olan 94 yaşındaki Hüseyin Akış’ta şehit arkadaşları için düzenlenen törenlere her yıl katılıyor.

Deniz Haber Ajansı

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim