UND akaryakıt indirimini karada da istiyor
Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Çetin Nuhoğlu, "Akaryakıttaki yüksek vergi, hem yolcu taşımacılığı hem de eşya taşımacılığında düzeltilmesi gereken bir alandır" dedi.
Nuhoğlu, 1 Ocak 2004 tarihinden itibaren gemi ve deniz araçlarının kullandığı akaryakıttan ÖTV alınmadığını hatırlatarak, ÖTV muafiyeti uygulamasının maliyeti azaltarak rekabet gücü sağladığını söyledi.
Karayolu taşımacılığında ise yüksek akaryakıt fiyatı ve vergilerin Türkiye'nin "kanayan yarası" olduğunu savunan Nuhoğlu, akaryakıtta alınan verginin "dolaylı" vergilerden biri olduğunu ve bunun düzenlenmesi gereken en önemli konuların başında geldiğini anlattı.
Nuhoğlu, ticari araçlarda yüksek ÖTV'li mazotun satılması ve bunun mal taşımacılığında kullanılmasının maliyeti de arttıracağını dile getirerek, her malın ortalama yüzde 12'sinin taşımacılık faaliyetlerinde maliyet olarak ortaya çıktığını ifade etti.
Taşınan her malın maliyetinin, tüketiciye gidene kadar arttığını belirterek, ortaya çıkan maliyetin yüzde 45-50'sinin akaryakıt fiyatlarından geldiğini, akaryakıt ve vergilerindeki her artışın doğal olarak taşıma ücretlerini arttıracağını bildirdi.
Nuhoğlu, ticari araçlarda ÖTV alınması ve bandrol uygulamasına karşı olduklarına vurgu yaparak, akaryakıttaki yüksek verginin hem yolcu hem de eşya taşımacılığında düzeltilmesi gereken bir alan olduğunu kaydetti.
-"10 numara yağ konusu, Türkiye'nin gündeminden çıkmıştır"-
Çetin Nuhoğlu, hükümetin 10 numara yağ kullanımının üzerine kararlılıkla gittiğini vurgulayarak, buna ilişkin kurallar konularak ağır cezalar uygulandığını bildirdi.
Bu kuralların getirilmesinin çok önemli olduğunu anlatan Nuhoğlu, 10 numara yağla mücadelenin etkin olabilmesinin denetimlere bağlı olduğunu ifade etti.
Nuhoğlu, 10 numara yağ konusunun artık Türkiye'nin gündeminden çıktığını vurgulayarak, "Bu konuda getirilen ağır cezalar, hem kullanıcıya, hem de satana verilen cezalar bu konuda önemli bir değişime neden olmuştur. Aslında bakıldığında 10 numara yağ kullanma kısa vadeli kar gibi görünse de ülke ekonomisi için önemli bir tehdittir. Uzun vadede önemli bir maliyettir. Motor ömründen tutun da aracın diğer parçalarına kadar ciddi zarar veriyordu" şeklinde konuştu.
"Doğu Marmara, doğal lojistik üssüdür"
Sakarya, Kocaeli, Bolu, Düzce ve Yalova'yı kapsayan Doğu Marmara Bölgesi'nin lojistik anlamda doğal bir üs olduğuna dikkati çeken Nuhoğlu, bölgenin, Türkiye'nin doğusu ile batısı arasında bir köprü, aynı zamanda Kuzey-Güney hattının da geçiş noktasında bulunduğunu vurguladı.
Bölgenin Rusya ve Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerle tüm lojistik faaliyetlerin merkezi konumunda bulunduğuna değinen Nuhoğlu, şunları kaydetti:
"Karasu Limanı çok önemlidir, inşası tamamlandığı zaman, özellikle batıya yapılacak taşımalarda önemli bir miktarı üzerine alacak, Ro-Ro seferleri oradan yapılacaktır. Ro-Ro seferleri, Avrupa'ya taşıma yapılacak, tüm Orta Asya'ya, Rusya'ya, Ukrayna'ya taşımalar yapılabilecek. Bunun dışında zaten Marmara'nın içindeki limanların daha da güçlü hale gelmesiyle Kuzey-Güney hattında da çok önemli bir avantaj sağlanacaktır. Bu bölge, Doğu Marmara Bölgesi, gerçek anlamda doğal lojistik üssüdür."