• BIST 9724.5
  • Altın 2975.528
  • Dolar 35.0159
  • Euro 36.7713
  • İstanbul 8 °C
  • Ankara 5 °C
  • İzmir 10 °C
  • Antalya 8 °C
  • Muğla 6 °C
  • Çanakkale 6 °C

Ali Deniz Eraydın: İtibarın hayali, itibarsızlığın kalıcı olacaktır

Ali Deniz Eraydın: İtibarın hayali, itibarsızlığın kalıcı olacaktır
İMEAK Deniz Ticaret Odası, 2017 yılının son meclis toplantısı bugün Meclis Başkan Vekili Faruk Ürkmez başkanlığında gayri resmi olarak düzenlendi.

Kürsüde söz alan Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği Başkanı Ali Deniz Eraydın, geçtiğimiz günlerde ‘Denizde Hareket Var’ başlığı altında basın toplantısı gerçekleştirerek seçim stratejisini açıklayan Tamer Kıran ve ‘Hepimizin Odası Hareketi’ grubuna yönelik konuştu.

Deniz Ticaret Odası’nı karalama, itibarsızlaşma çabası sezinlediğini ifade eden Eraydın; 'Gayri resmi olarak da olsa meclis toplandı. Bu çatı altında bizim söyleyeceklerimizi söylememiz icap eder. Biliyorsunuz ben pek karnımdan  konuşmuyorum bazı şeyleri açıkça söylediğim zamanda da tepki toplayabiliyorum.  Seçim döneminde olabildiğince berrak konuşmak gerekir. Seçim kampanyası üzerinden deniz ticaret odasını itibarsızlaştırma, çalıştırmama, aciz gösterme çabasını hafif de olsa seziyorum. Bunu meslek komite toplantılarında da sezinledik.' dedi. 

Geçen günlerde yaşadıkları bir olayı anlatan Eraydın; ‘Yaklaşık on gün önce kooperatif başkanımız Mehmet Bekiroğlu beni aradı, Deniz Bey klassız gemi yakıt ikmal tankerlerimizin sörveylerini artık liman yerine Türk Loydu yapacakmış. Bununla ilgili Türk Loydu bir tarife yayınlamış fiyatlar çok yüksek üyelerimiz şikâyetçi napacağız? dedi. Bunun bir tarafı Liman- gemi sörvey kurulu bir tarafı Türk Loydu. DTO’da Komite toplantımızı beklemeden ben iki taraftan da randevu alayım, gidip yüz yüze konuşalım açıklığa kavuşturalım dedim. Randevuları aldık, daha ilk randevuya gitmeden Mehmet başkan tekrar aradı, ‘Sorun çözüldü, hiç zahmet etme’ dedi. ‘Aa iyi nasıl oldu?’ dedim. ‘Sen randevu alana kadar Mustafa Muhtaroğlu Ankara’yı aramış halletmiş’ dedi. ‘Çok iyi kendisine teşekkür mektubu yazalım dedim.’ şeklinde konuştu.

‘Olmayan problemi çözmüş gibi gösteriyorsun’

Eraydın sözlerini şöyle sürdürdü; ‘Bir telefonda çözülen konu herkes için sağlıklı çözülmemiş olabilir. Bu hassas bir konu özellikle BILAL BAL olayından sonra. Düzgün çalışılması gereken bir konu. Hazır randevuları almışız, biz gidelim işi netleştirelim boyutunu öğrenelim, kalıcı bir çözüm bulalım dedim. Liman Gemi Sörvey Kurulu Başkanı ile görüştük, ortada bir problem yokmuş klası olmayan tankere sen git klasını Türk Loydu’ndan yaptır denmemiş. Kimsenin ticaretine de engel olunmamış bir tarife var ama uygulanmayan bir tarife. Klasa kayıtlı olmayan tankerlerin sörveylerini liman hallediyor. Olmayan bir sorun çözülmüş gibi gösterilerek, çalışanlar ve kurumlar itibarsızlaştırılmaya çalışıyor.’’

Bu olayla verilmek istenen mesajın, ‘Bizim üst makamlarla aramız iyi sen randevu alana kadar biz bir telefonla işimizi çözeriz’ şeklinde olduğunu düşündüğünü dile getiren Eraydın; ‘Buradan iki asimetrik sonuç çıkıyor. Ya sektörde çözecek problem kalmadı bir yerimizden problem uyduruyoruz ya da sen mevcut problemi çözemeyeceğin için olmayan problemi çözmüş gibi gösteriyorsun.’’ şeklinde konuştu.

Bu olayın seçim için yapılmış sıh bir mizahsen olduğunu vurgulayan Eraydın; ‘Bu arkadaşlar bunu yapma cesaretini nerden buluyorlar açıklayayım. Başta Başbakan Binali Yıldırım olmak üzere, denizcilik sektörümüze yakın resmi kurumların tümü DTO seçimlerinde tarafsız kalacaklarını ve kimseyi desteklemeyeceklerini açıkça belirttiler. Devlet birimlerinin tarafsız duruşuna rağmen kapalı kapılar ardında bunun tersini imalı sözler ile ileri süren ve sektör mensuplarını adeta tehdit edenler, Hepimizin Odası Hareketi’nin destekçilerinin söylemleri, son derece itibarsız bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım resmi makamları yıpratmaya bir hamle olarak değerlendirilmelidir. Sektörü için çalışan resmi makamlara herkesin ihtiyacı var. Daha özenli davranılması gerekli.’ dedi.

‘Hayali senaryolarla sektörü için çalışanları yıpratanlardan, yarar gelmez’

Sektörünü temsil etmeye aday olan herkesi samimi, çalışkan, rasyonel ve dürüst olmaya davet ediyorum diyen Eraydın; 'Başlangıç noktamız bu olmalıdır düşüncesindeyim. Katkınız varsa koyunuz, projeniz varsa anlatınız, daha bir şey duymadık. Çalışmalarınız varsa yapınız. Hepimizin odası hareketi şunu anlamalıdır; ben 13 ve 28 numaralı meslek komitesi için konuşuyorum. Uluslararası konferansları sabote edenlerden, ülkesini kötüleyenlerden, hayali senaryolarla sektörü için çalışanları yıpratanlardan , bu sektöre yarar gelmez, zarar gelir. Bunları sektör temsilcisi olarak tutmayın, bunlar sizi aşağıya çeker.' diye konuştu.

'İtibarın hayali, itibarsızlığın kalıcı olacaktır'

Yaklaşık 5 senedir sektör için çalıştıklarını ve Deniz Ticaret Odası’nın en aktif meslek komiteleri olduklarını vurgulayan Eraydın; 'Biz sektörümüz için çalışıyoruz. Bazıları da sadece seçim zamanı çalışır, ben buna da saygı duyarım. Adam en azından çalışıyor, seçim zamanı da olsa sektörü için bir şey yapıyor ama sen seçim zamanı bile hayali problemlerle, hayali çözümlerle itibar kazanmaya çalışıyorsan, şunu bilesin itibarın hayali ,itibarsızlığın kalıcı olacaktır.' şeklinde konuştu.

Ben yaşadığımız ülkenin, çalıştığımız sektörün ve üyesi bulunduğumuz odanın son derece itibarlı olduğunu düşünenlerdenim diyen Eraydın; ‘DTO’nun rafine bir başkana, Atatürkçü, devletçi, çalışkan  ve saygın bir yönetime sahip olduğunu düşünürüm benim görüşüm bu. Zamanını Türk denizciliğine adamış yönetimin parçası olmaktan onur duyarım, tersini hiç düşünmedim. Doğruyu söylemek gerekirse, bu konuyu şimdiye kadar düşünme ihtiyacı hissetmedim. Son zamanlarda Deniz Ticaret Odası’nın  itibarıyla ilgili, olumsuz birtakım ifadeler beni hem üzdü, hem de beni bu konu üzerinde düşünmeye zorladı. Deniz Ticaret Odası’nın itibarını zedelemek ve aşağıya çekmek isteyenler bulunabilir fakat söz konusu itibarı koruyanlar düşmesine müsaade etmeyenler ve yukarı taşıyanları görmezden gelmek haksızlık olur düşüncesindeyim.’ İfadelerini kullandı.

Eraydın sözlerine şöyle sürdürdü; ‘Peki, bu ifadeleri öne sürenler kim? Geçtiğimiz günlerde oldu, eleştirdikleri yönetim kurulu başkanına  bayrak açan, kendilerine muhalefet deyimini konduramayan yönetim kurulu üyeleri ve bu üyeler hala yönetim kurulunda oturmaya devam ediyorlar. Anlaşılan o ki, isimleri muhalefet olan, değişim grubuyla anılmasındansa mevcut yönetimle anılmasını tercih ediyorlar. Bu tuhaf ve çelişkili durumun ne kadar itibarlı olduğu tartışmaya açıktır görüşündeyim. Daha en baştan aday olmadan önce istifa edilmesi son derece itibarlı bir yaklaşım olurdu diye düşünüyorum, bu benim şahsi düşüncem. Bayrak açmadan veya açınca  yönetim kurulundan istifa edilir diye bir kural yok ama teamül var, bazen teamüllere gösterilen özen sizlere saygınlık kazandırır. Özensizlik de tam tersi bir etki yapabilir.’

‘Herkes ihtiyacı olan için çalışır’

Ali Deniz Eraydın ‘Hepimizin Odası Hareketi’ grubunu kastederek sözlerine şöyle devam etti; 'Geçenlerde baktım, ülkesini ve sektörünü yurtdışında kara propagandayla kötüleyenler, hayali sektörel sorun mucitleri -bu yeni çıktı biraz önce anlattım-, Cumhurbaşkanımızın ve devletimizin FETÖ ile ilgili endişelerini paylaşanlara hakaret edip, özür dilemeyi kendilerine yakıştıramayanlar,  başkanına bayrak açıp aynı yönetim kurulunda oturmayı kendilerine yakıştıranlar, canlı yayında nahoş görüntülerle meclisimizi küçük düşürenler bir araya gelip fotoğraf çektirmişler, bir de ‘Denizde hareket var, kaybolan itibarımızı geri kazanacağız’ benzeri açıklamalarda bulunmuşlar. Çok samimi söylüyorum, kendi kendime bravo valla dedim. Öz eleştiri yapıp, kendilerini geliştirmeye karar vermişler. Çok büyük olgunluk örneği, çok iyi bir PR çalışması dedim takdir ettim. Sonra yazılanları detaylı okuduğumda ne göreyim, meğer bunlar kendilerinin değil, bütün sektörün yani Deniz Ticaret Odası’nın kaybolan itibarından bahsediyorlarmış. Biz de bu işin içindeymişiz, meğer bizim itibarımız kaybolmuş da haberimiz yok. Şimdi bir söz vardır, herkes ihtiyacı olan için çalışır diye. Sizin itibarınız ile ilgili sıkıntılı bir durumunuz varsa buyrun itibarınız için çalışın, biz de alkışlayalım. Hatta destek olalım.' dedi.

‘Bizim itibarımız kimseye kalmadı’

Eraydın, bu konunun denizcilik sektöründe olan herkesi ilgilendirdiğini belirterek; 'Diyebilirsiniz ki bu senin üstüne vazife değil, bence denizcilik sektöründe olan herkesin üstüne vazife. Herkesin bu açıklama yapıldıktan sonra, bu açıklamanın sahibini arayıp, ‘Kardeşim sen bizim itibarımızın olmadığını söylüyorsun nedir bu durum, bize bir açıklayıver’ demesi lazım. Kendi itibarınızla ilgili çalışma yapabilirsiniz, söz konusu bizim itibarımızsa bizim itibarımız kimseye kalmadı. Çok rica ediyorum, gerçekçi olalım kampanyamızı sektöre hakaret etmeden, karalama yapmadan yürütelim.' ifadelerini kullandı. 

Haber: Buse ÜRGİR / DENİZ HABER AJANSI

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim