Devlet kurtarmada tekelmi oluyor?
DEÜ Deniz İşletmeciliği ve Yönetimi Y.O. Öğretim Üyesi Ahmet Çalık, kılavuzluk ve römorkör hizmetleri taslağının, kamuda kurtarma tekeline neden olacağını iddia etti.
Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz İşletmeciliği ve Yönetimi Yüksek Okulu Öğretim Üyesi Avukat Ahmet Çalık, Denizcilik Müsteşarlığı tarafından hazırlanmakta olan Kılavuzluk ve Römorkörcülük Hizmetleri Teşkilatları Hakkındaki Yönetmelik taslağının, kamuda kurtarma tekeline neden olacağını iddia ederek, konuyu bir hukukçu gözü ile DenizHaber Ajansı için kaleme aldı.KAMU KURTARMA TEKELİ GERİ Mİ GELİYOR ?Av. Ahmet ÇALIKÜlkemizde Denizcilik sektörü ile ilgili konularda gerek siyasi otoriteler ve gerekse idari makamlar söylemlerinde ısrarla özel girişimlerin sektörün lokomotif olması gerektiğini, Devletin bu alandaki ticari faaliyetlerinin kalkması gerektiğini ve sektördeki kamu yatırım ve faaliyetlerinin özel sektöre yönlendirilmesi, devredilmesi ve özelleştirmelerin hızlanması ve çoğalması gerektiğini ısrarla vurgulamakta iseler de fiiliyatta tam tersi işlemlerin de yapıldığı ve sektörde yeniden Devletleşme eğilimleri görülmektedir. Mesela yakın geçmişte, bir taraftan TDİ'nin özelleştirilmesi arzu edilirken, diğer taraftan da TDİ bünyesindeki parasal getirisi en yüksel ve yasal tekel sahası en geniş olan birim konumundaki gemi kurtarma işleri bu TDİ ve özelleştirme kapsamı dışına çıkartılarak, Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğü adı altında aynı faaliyetleri yapmak üzere doğrudan Denizcilik Müsteşarlığına bağlanmıştır. Üstelik bu değişimden sonra hazırlanan ana statü değişikliği ile de artık tamamen özel sektöre devredilmekte olduğu söylenen “kılavuzluk ve römorkaj” işleri de bu kurumun faaliyetleri arasına sokulmakta ve böylece denizcilik idaresinin bizatihi kendisi, yine kendisinin verme yetkisine sahip olduğu izin ve yetki ile ve aynı idarenin denetimi altında faaliyet göstermek konumunda bulunan özel sektör kuruluşlarına rakip olmaktadır. Bunun yanında da halen TDİ bünyesi içerisinde kalmaya devam eden “kılavuzluk ve römorkaj” faaliyetleri de ikinci bir idari kurum olarak devam ettirilmektedir. Yine yakın geçmişte İzmir ve İstanbul’da TDİ’ye ait körfez taşımacılığı Büyük Şehir Belediyelerine devredilmiştir. Bunun gibi yakın bir geçmişte Aliağa’da yeni kurulmakta olan bir gaz terminali iskelesindeki kılavuzluk ve römorkaj hizmetleri geçici bir izinle özel sektör tarafından yürütülmekte iken bu izin kaldırılarak yine başka bir geçici izinle bu işler o tarihte bir kamu işletmesi olan Tüpraş’a devredilmiştir. Şimdi de Denizcilik Müsteşarlığı tarafından hazırlanmakta olan Kılavuzluk ve Römorkörcülük Hizmetleri Teşkilatları Hakkındaki Yönetmelik taslağında “kılavuzluk ve römorkörcülük” iznine sahip kuruluşların kendi yetki bölgeleri içerisinde kurtarma ve yardım işleri yapmaları yasaklanarak adeta Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğüne gizli davetiye çıkartılmakta ve bu işlerin bu kuruma yönelmesinin yasal zemini yaratılmak istenilmektedir. Zira ülkemizde idari tekel sahası dışında kalan alanlardaki denizde kurtarma ve yardım işleri zaten büyük bir çoğunlukla fiilen mevcut römorkörcülük firmaları tarafından ifa edilmekte ve bu firmalar da doğal olarak çoğunlukla bir “kılavuzluk ve römorkörcülük” yetki sahası sahibi bulunmaktadır. Şimdi bu kuruluşlara kendi sahalarında kurtarma yardım yasaklanınca, geriye zaten uzak bir yerde kendi işi ile başa çıkmaya çalışan ve dolayısı ile hareket imkanları sınırlı bulunan başka bir bölgede yetkili römorkörcülük teşkilatı ile idari yapısı gereği ülkemizin her limanında örgütlü bulunan kamu kuruluşu konumunda bulunan, Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri kalmaktadır. Bunun sonucunda da limanlarımızda meydana gelecek deniz kazalarında o limandaki yetkili kuruluşa müdahale yasağı getirilmek suretiyle kurtarma işleri fiilen ister istemez Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne yönlenme durumunda olacaktır. Bu da yakın bir geçmişte devlet tekel alanı biraz daraltılmış olan denizde kurtarma ve yardım faaliyetlerinin fiilen dolaylı olarak yeniden, hatta daha da genişleyerek devletleşmesi anlamına gelmektedir. Bu şekilde deniz kazasının en yakınındaki yetkili römorkörcülük firmasına getirilen kurtarma işleri yasağı limanlarda meydana gelecek kazalara müdahalede gecikmeler ile masraf ve zararların artması sonucunu doğuracaktır. Kanımca bu hatadan mutlaka dönülmeli ve limanlardaki kılavuzluk ve römorkaj yetkisine sahip ve gerçekte de firmalara eskiden ve bugün olduğu gibi kendi alanı içerisinde meydana gelecek kazalara müdahale imkanı verilmelidir. Kaynak: Av. Ahmet ÇALIK - Dokuz Eylül Üniversitesi, Deniz İşletmeciliği ve Yönetimi Yüksek Okulu Deniz Hukuku Öğretim GörevlisiDenizHaber.Com-Özel
Diğer Haberler
Korsanlar: Daha Fazla Silah, Daha Fazla RehineICC Uluslararası Denizcilik Bürosu (IMB), 2024 yılında rehin alınan veya kaçırılan mürettebat sayısında artış olduğunu bildirdi.
Marmara'da deniz trafiği durdu! Bu seferler iptal edildiBalkanlar'dan yurdun batısına giriş yapan soğuk hava dalgası hayatı felç etti. Olumsuz hava koşulları deniz ulaşımını da olumsuz etkiledi. GESTAŞ AŞ yetkilileri bazı deniz seferlerinin iptal edildiğini duyurdu.
Konteyner Ticaretinde Yüzde 14 Büyüme Kaydedildi2024 yılının ilk dokuz ayında Karadeniz konteyner terminalleri, boş konteynerler ve aktarma işlemleri dahil toplam 979.000 TEU yük elleçledi.
Türk Şirketi En Büyük Hayvan Gemisini AlıyorDünyanın en büyük canlı hayvan taşıma gemisini bir Türk şirket alıyor. Avusturyalı Wellard şirketi gemiyi bir Türk şirketine, Göktaşlar Et’e...
İzmir Körfezi'nden 60 bin ton çamur çıkarıldıİzmir Körfezi’nin temizlenmesi için tarihinin en büyük yatırımlarından birini hayata geçiren İzmir Büyükşehir Belediyesi, Körfez dip tarama çalışmalarına devam ediyor. 1 ayı aşkın süreçte 60 bin ton malzeme çıkarıldı.
Müsilaj tehdidi Gemlik Körfezi'nden incelendiMarmara Belediyeler Birliği (MBB) ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Marmara Denizi'nde tekrar görülmeye başlanan müsilaj tehdidine dikkat çekti. Gemlik Körfezi'nde incelemelerde bulunan Başkan Bozbey, atık yönetimi konusunda ciddi bir strateji geliştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
- “Gemi içinde gemi” konsepti ile MSC Splendida
- Dünyada tek! Denizaltı yüzer havuzu intikal seyrine başladı
- MSC'den 55 milyon euroluk turizm geliri müjdesi
- 5. Bosphorus Ship Brokers Dinner, İstanbul’da yapıldı
12345678
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim