Dünyada iki kıta ayrışmasının en net gözlemlendiği çatlağa dalanlar, yerkürenin tek bir kıtadan nasıl 7 kıtaya dönüştüğünü suyun altında gözlemledi. UNESCO, Silfra’yı hem Kuzey Amerika hem Avrupa kıtalarında göstererek Dünya Mirası listesine almıştı.
300 milyon yıl önce Pangea adlı tek bir ana karadan oluşan yerkürenin geçirdiği jeolojik yolculuğu, İzlanda’nın başkenti Reykjavik’te ki Silfra Çatlağı kanıtlıyor. Atlas Okyanusu’ndan boydan boya geçen 16 bin km uzunluğundaki Orta Atlantik Yarığı’nın üzerinde yer alan ve yüksek sıradağların uzantısı olarak ortaya çıkan İzlanda’nın Thingvellir Milli Parkı’ndaki Thingvallavatn Gölü’ndeki Silfra Çatlağı, yılın her dönemi macera tutkunlarının akınına uğruyor. Kuzey Amerika ile Avrupa kıtalarını ayıran fay hattında bulunan çatlağa dalarak yerkürenin oluşumu hakkında fikir sahibi olmak isteyen 4 Türk geçtiğimiz günlerde İzlanda’ya gitti.
Su sıcaklığı 2-4 derece arasında değişen ve buzullarla çevrilen çatlağa dalmak isteyen 4 maceraperest, uzman rehberler eşliğinde ilginç dalışa hazırlandı. Sağlık şartlarını yerine getiren dalgıçlar, 40 kg’lık dalış ekimanlarını 500 metre kadar taşımak zorunda kaldı. Yılda 2 cm kadar genişleyen ve iki kıta arasındaki mesafeyi 50 cm’e kadar düşüren Silfra’nın berrak suları 100 metreden fazla bir alanın görülmesine neden oldu. Volkanik kayalardan uzun yıllar boyunca filtrelenerek süzülen buzul suyunun verdiği görüş, dalgıçları ilk metrelerde bile çok etkiledi. Çatlağın 120 metre uzunluğundaki alanında doğa sporu yapan 4’lü, kuru dalış elbisesi içinde polar giysileri ve eldivenleri ile soğuktan korundu. 18 metre derinliğe kadar inen dalgıçlar yaklaşık 40 dakika sualtında kalırken, Kuzey Amerika ile Avrupa kıtalarının arasındaki sularda dalmanın ayrıcalığını yaşadı.
Buzulun berraklığı mavinin enginliği
İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve AKUT Arama Kurtarma Derneği Dış İlişkiler Birim Sorumlusu Caymaz, “Soğuk iklimde ki spor etkinlikleri, ekstrem sporlara başladığım ilk günlerden beri tercihim. Kıtaların nasıl oluştuğunu gösteren Silfra’da dalmanın hayalini kuruyordum. Suya girdiğim ilk saniyede buzul suyunun bizlere sunduğu muhteşem güzellik beni karşıladı. Engin mavilik önümde uzanırken milyonlarca yıl önce evrilerek günümüze bu şekilde gelen iki kıtanın arasında yüzüyordum. Deniz ve tatlı su dalışlarından farklı olduğunu ilk dakikalarda anladım. Soğuk iklim dalışlarının tırmanışlar kadar zor olduğunu öğrendim. Bir gün Antarktika’da buzdağı dalışı yapmak istiyorum.” dedi.
Farklılık peşindeki doğa sporcusu
Grönland adasını eskimo rehberlerin yardımıyla kış mevsiminde aşmayı başaran ilk Türk kadınlarından olan profesyonel dağcı Ebru Caymaz, Şubat ayında İzlanda yanardağlarının altındaki geçitleri keşfetmişti. Çocukluğunda okuduğu Jules Verne’in yazdığı ‘Dünyanın Merkezi’ne Seyahat’te’ geçen İzlanda yanardağları ve buzullarına merak eden Caymaz, Thingvellir Ulusal Parkı’nda Kuzey Amerika ile Avrupa tektonik plakalarını birbirinden ayıran parkta iki kıtaya dokunmuştu. Gullfoss Şelalesi’nde eksi 22 derecede gayzerlere adını veren Geysir patlamalarını izleyen Caymaz, Solheimajökull buzulunun zirvesine 3.5 saatlik tırmanışın ardından ulaşmıştı.
Kaynak: Gökhan KARAKAŞ
