Türkiye, son yıllarda uluslararası dalış turizminde önemli merkez haline gelirken Çeşme Yarımadası da profesyonel dalgıçlar tarafından büyük ilgi görmeye başladı.
Almanya’nın önde gelen dalış kulüplerinden biri olan ve dünyanın önemli merkezlerine organizasyonlar düzenleyen TUK (Tauchsportgruppe an der Universitat Kiel) üyesi 14 kişilik dalgıç grubu, bir hafta boyunca Karaburun ve Çeşme’de dalış yaptı.
Sportif dalışın yanı sıra deniz biyolojisi ile de ilgilenen kulüp üyeleri, Karaburun’da Büyük Ada civarındaki dalış yerleri ile 9 Eylül ve Alaybey gemilerine; Çeşme’de ise Ayrık Taş ve Monem Batığı’na daldılar.
GÖNÜLLÜ ELÇİLER
Dalış lideri Anke Schneider, daha önce Kızıldeniz, Güney Amerika, Baltık Denizi, Avustralya, Uzakdoğu ve Hint Okyanusu gibi yerlerde ve Türkiye’de Kaş’ta dalış gerçekleştirdiklerini belirterek “Ege kıyılarına ilk defa daldık. Karaburun ve Çeşme’deki dalışlarımızdan çok keyif aldık. Sualtı çok net ve rengârenk. Balık türleri ve deniz canlıları çok zengin. Bu bölgenin tarihi yapısına da çok sevdik. Bizim için çok özel olan bu etkinliğimizi geniş ağımız sayesinde çok sayıda takipçimize duyuracağız” dedi.
Alman dalgıçları misafir eden Karaburun’daki Bluegate Divers’ın dalış eğitmeni Barış Şendemir ile Çeşme’deki Derin Doğa Dalış’ın dalış eğitmeni Erdinç Ergün, dünya dalış turizminde Çeşme Yarımadası’nın kısa sürede bilinir hale geldiğini söyledi. Şendemir, “Alman dalgıçlar, İMEAK Deniz Ticaret Odası organizasyonuyla her yıl katıldığımız Boot Düsseldorf Fuarı sayesinde İzmir’e geldiler. Çok büyük keyif aldılar. Dalış sporunu yapanlar sadece dalmıyorlar, aynı zamanda geziyorlar. Gezdikleri yerleri uluslararası platformlarda tanıtıyorlar” diye konuştu.
TANITIMA DEVAM
Dalış eğitmeni Erdinç Ergün de Ege’de bir dalış rotası oluşturmak için çalıştıklarını söyledi. Ergün, “Gelen turist kuzeyden güneye tüm Ege’nin dalış yerlerini görsün istiyoruz. Bunun ilk adımını Karaburun-Çeşme hattını kurarak attık. Bu öncüler sayesinde bölgemizde çok sayıda dalgıcı ağırlayacağımızı düşünüyoruz” dedi
İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, Ege’nin sualtı zenginliği ve hayata geçirilen yapay resifler sayesinde dalış turizminde çekim merkezi haline gelmeye başladığını açıkladı. Öztürk, şunları söyledi:
“14 kişilik Alman dalgıç grubunun Karaburun ve Çeşme’yi keşfetmeleri çok önemli. Türkiye, dalış turizminden yüzde 15 pay alıyor. Dalış yapan bir turistin ülkemize bıraktığı döviz 500 doları buluyor. Bölgemiz kıyılarında yapımı planlanan yeni sualtı projeleri ile bölgemiz dalış turizmi suya atılan bir taş gibi halka halka büyüyecektir. Ege’yi dünyada cazip bir dalış destinasyonu yapmak için tanıtıma ve yapay resif projelerine destek vermeye devam edeceğiz.”
DENİZ HABER AJANSI
