Kocaeli Kongre Merkezi'nde düzenlenen program, Tahsin Ceylan'ın "Derinlerdeki Yaşam; İzmit Körfezi" isimli belgeselinin izlenmesiyle başladı.
Belgesel gösteriminin ardından konuşan Vali Seddar Yavuz, 150 yıldır ülkenin sanayileşmesi için ortaya konan çabalar sırasında çevrenin ötelendiği bir süreci hep beraber yaşadıklarını, bunun sonucunda da Marmara Denizi ve İzmit Körfezi'nde kirliliğin ortaya çıktığını söyledi.
Geçmişte yapılan hataların tekrarlanmaması gerektiğini vurgulayan Yavuz, Kocaeli'de çok önemli çalışmalar yaptıklarını kaydetti. Bütün organize sanayi bölgelerinde arıtma tesislerinin en iyi şekilde çalıştırıldığını aktaran Yavuz, alıcı ortama arıtılmadan bir damla bile suyun bırakılmadığını dile getirdi.
Yavuz, Büyükşehir Belediyesinin de önemli çalışmalar gerçekleştirdiğine işaret ederek, "Şu anda neredeyse tüm atıkların yüzde 72'sini ileri biyolojik arıtmadan geçirerek alıcı ortama bırakıyor. Kısa zaman içerisinde de yüzde 100'ünü ileri biyolojik arıtmadan geçirdikten sonra alıcı ortama bırakacak." dedi.
Son dönemde İzmit Körfezi'nde yaşanan iyileşmenin kendiliğinden olmadığının altını çizen Yavuz, "Özellikle devletimizin, hükümetimizin bununla ilgili önemli tedbirler aldığını, yasal düzenlemeler gerçekleştirdiğini, buna paralel olarak da iyileşmenin ortaya çıktığını söyleyebiliriz." ifadesini kullandı.
"Bu çalışmalar Körfez'in geleceğini şekillendirmemizde çok önemli olacak"
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın da panel ve çalıştayla daha önce yürütülmekte olan çalışmaların bir devamını gerçekleştireceklerini belirtti.
İzmit Körfezi'nin korunması için eylem planı hazırlanacağını, o planla ilgili bir araya gelen teknik personel ve akademisyenlerin kendilerine yol haritası çizeceğini anlatan Büyükakın, "İnşallah ondan sonra biz de üzerimize düşenleri yapmaya başlayacağız." bilgisini verdi.
Büyükakın, ne yaptıklarını bildiklerini, bilmediklerini de akademisyenlere sorduklarını dile getirerek, "Belirlenen hedeflerin doğru olup olmadığı, istenen amaca ulaşıp ulaşmadığını kontrol etmek için izleme ve değerlendirme toplantıları yapmak gerekir. Yani önce planlarsın, sonra uygularsın, kontrol edersin ve önlem alırsın. Onun için bu çalışmalar Körfez'in geleceğini şekillendirmemizde çok önemli çalışmalar olacak." değerlendirmesinde bulundu.
Gelecek süreçte Marmara Belediyeler Birliği olarak Marmara Denizi'nin biyoçeşitliliğinin güçlendirilmesi açısından yeni çalışmalara imza atacaklarına da değinen Büyükakın, şu bilgileri paylaştı:
"Balıklandırma çalışmalarını Kocaeli'de yapıyoruz ama geçen toplantıda Marmara Belediyeler Birliğinde de bunu görüştük. Marmara Denizi'nin tamamında yapay resiflerin çeşitli yerlere konulması hem de balıklandırma çalışmalarının yapılması konusunda bir inisiyatif geliştiriyoruz. Arkadaşlarımız çalışıyor."
"İzmit Körfezi'nin biyoçeşitliliği mutlaka korunmalı"
Su Altı Görüntüleme Yönetmeni Tahsin Ceylan ise son iki yıldır yüzey sularında biyoçeşitliliğin oldukça zengin olduğunu ifade etti.
İzmit Körfezi'nin "özel koruma alanı" ilan edilmesi gerektiğini savunan Ceylan, "İzmit Körfezi'ne özel bir şey yapılırsa burası birkaç yılda su altı belgeselcilerinin uğrak yeri olur." dedi.
Ceylan, hazırladıkları belgeselin büyük çabanın eseri olduğunu vurgulayarak, "Canlıların büyük bölümünü Türkçe, İngilizce ve Latince olarak tür tespitleriyle yaptık. Bununla neyi hedefledik. Görselle anlatmanın daha etkili olduğuna inandık. İzmit Körfezi'nin biyoçeşitliliği mutlaka korunmalı. Koruma görevi de hepimize düşer." diye konuştu.
Açılış töreninin ardından moderatörlüğünü ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu'nun yaptığı panel gerçekleştirildi.
Program, ötrofikasyon, denizcilik faaliyetleri, biyoçeşitlilik, tehlikeli maddeler ve deniz çöpleri konularının masaya yatırıldığı çalıştayın ardından sona erdi.
DENİZ HABER AJANSI