Geçtiğimiz yıl Sinop’da su ürünleri ihracatı yüzde 33 artarak 36 milyon dolar seviyesine ulaştı. Bunda geçen yıl 5 bin ton dolaylarında üretilen Türk somonu da etkili oldu. Bu yıl hedefler biraz daha yükseltildi. Bu yıl 7 bin ton üretim beklenirken, 2023 yılında su ürünleri ihracatında 100 milyon doların üzerine çıkmak hedefleniyor.
Bu hedeflerden söz eden Sinop Tarım ve Orman Müdürü Bekir Yücel Tanrıkulu, “Karadeniz’de balık avcılığında önemli merkezlerden bir tanesi olan ilimizde yetiştiricilik anlamında da son yıllarda büyük yatırımlar yapılmakta. Bu sene 17 tesiste şu anda yetiştiricilik faaliyetleri yürütülmekte. Tamamen alabalık üretilmekte. Tesislerimizde yaklaşık geçen sene 5 bin ton civarında yıllık bir üretim vardı. Bu sene inşallah 7 bin tona çıkarılacak bu üretim. Geçen sene su ürünleri ihracatında pandemiye rağmen 36 milyon dolar civarında bir ihracatımız gerçekleşti. Bu bir önceki yılın rakamlarına bakıldığında yüzde 33 civarında bir artış sağlamış durumdayız. İnşallah 2023 hedefleri doğrultusunda bakanlığımızın yetiştiricilik boyutunda 2 milyar dolar gibi bir ihracat hedefi var. Biz de il olarak özellikle 100 milyon doların üzerine çıkma hedefimiz var” dedi.
Yetiştiriciliğin bakanlık tarafından desteklendiğine dikkat çeken Bekir Yücel Tanrıkulu, “Bakanlığımızda yetiştiricilik tesisleri için desteklemeler mevcut. Üretilen balıklarda kilogram başına 1.5 TL gibi bir destekleme yapılmakta. Bu kapsamda bugün de Türkiye’nin en büyük yetiştiricilik alanlarından merkezlerinden birisi olma yolunda Sinop’umuz şu anda hızla ilerlemekte. Biz de hem bakanlık olarak hem de il müdürlüğü olarak yatırımlarını yapan firmalara gerekli desteği ve imkanları hem sağlamaktayız hem de gerekli kontrolleri denetimleri de sürekli devam etmekteyiz” diye konuştu
Türk somonunun nitelikli bir ürün olduğuna dikkati çeken yetiştiricilik tesisi satış müdürü Hakan Çağla Irmak, “Bizim ürettiğimiz tür Türk somonu. Gerek et kalitesi gerek omega 3, omega 6 besin değerleri açısından Karadeniz’in su kalitesini de göz aldığımızda daha yüksek besin değerine sahip bir ürün. O yüzden de zaten özellikle Japonlar ve Ruslar bu ürün Şili’de olmasına rağmen daha çok bizden talep ediyorlar. Çünkü et kalitesi ve ürünün besleyici değerleri gerçekten çok üst düzeyde. Pandemiden dolayı tabi sıkıntılar yaşadık ama bu balığın özellikle Japonlar sağlıklı bir ürün olduğunu, içindeki serbest yağ asitlerinden ötürü tüketilmesi gerektiğini biliyorlar. Koronaya karşı da Japonya’da bu balığın tüketiminin arttığını biliyoruz. Amacımız Türkiye’deki inanların da bu ürünleri daha iyi tanıması tüketmesi. Sadece ihracat olarak değil iç piyasada da bu ürünlerin kullanılarak insanların daha sağlıklı beslenebilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.
Üretim tesisinin son teknoloji ve zararsız olduğunu dile getiren Hakan Çağla Irmak ise, “Bulunmuş olduğumuz platform yaklaşık 400 metrekare alana sahip. Kendi otomatik yemleme sistemi mevcut. Aynı zamanda 300 ton yemi kendi içerisinde muhafaza etmekte. Yemleme sistemlerimiz tamamen Norveç tekniklerine uygun olup, kafeslerimiz içerisinde su altı kameraları mevcuttur. Atılan yemin balık tarafından yenip yenmediğini, dibe düşüp düşmediğini takip etmekteyiz. Bu hem yem kaybımızı, yemden yararlanma oranımızı aynı zamanda da herhangi bir çevresel zararın olup olmadığını izlememize yaramaktadır” ifadelerini kullandı.
DENİZ HABER AJANSI