Türkiye’nin önemli sulak alanlarından olan Samsun’daki 56 bin hektarlık Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti, alarm vermeye başladı.
359 kuş türünün bulunduğu ve UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan kuş cennetinin, kıyıları besleyen akarsuyun getirdiği sedimentlerin deltaya ulaşamaması nedeniyle küçüldüğü tespit edildi.
Barajlar nedeniyle kıyılara sedimentlerin ulaşamadığı deltada var olan tortular da akıntılarla yok olup küçülüyor.
“DELTA ARTIK BESLENEMİYOR”
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Uzun, delta için acil önlem alınması çağrısında bulundu:
“Biz bu durumu bir ailenin bütçesine benzetebiliriz. Deltada, dalgalarla ve kıyı akıntılarıyla birtakım erozyonlar söz konusudur; bir de akarsuyun getirdiği sedimentler vardır. Bu ikisinin birbirini dengelemesi gerekiyor.”
“Kızılırmak üzerindeki barajlardan akarsuyun aşağı ağız kısmına yakın olan Altınkaya ve Derbent barajları 1980’li yılların ortasından itibaren su tutmaya başladı. Dolayısıyla deltaya sediment gelmesi azaldı. Hirfanlı Barajı öncesi Kızılırmak’ın yıllık ortalama sediment bütçesi 23 milyon ton civarındaydı, bu baraj yapıldıktan sonra 18 milyon tonlara geriledi.”
“En son yapılan barajlarla da 300 tona kadar indi. Bu çok düşük bir değerdir ve deltanın artık beslenemediğini göstermektedir.”
“BURANIN KORUNMASI GEREKİYOR”
“Akarsuyun getirdiği yükü biz kamyonlarla deltanın kenarına getirmeye başladık. Sediment bütçesi şu an açık veriyor, bunun durdurulması için önlem alınması gerekiyor.”
“Öte yandan burası bir doğal miras alanıdır, buranın korunması gerekiyor. Doğal sistem içerisinde kendini beslemesi ve yenilemesi gerekiyor. Biz beşeri olarak buraya müdahale ettiğimiz için sediment yetersizliği nedeniyle delta halen küçülüyor.”
“Deltanın küçülmesine neden olan bir diğer faktör ise iklim değişikliğine bağlı olarak deniz seviyesinin yükselmesidir. Yani iki taraflı bir durum söz konusudur. Önlem alınmazsa delta küçülecektir.”
“Biz insanlar tarafından kalıcı müdahaleler edilmemesini tavsiye ediyoruz, ama bir taraftan da baraj ihtiyacı nedeniyle yukarılara barajlar yapıyoruz ve sedimentleri oralarda tutuyoruz. O zaman kar ve zararın iyi hesaplanması gerekiyor.”
DENİZ HABER AJANSI