274 sanıklı Birinci Ergenekon davası, 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandığında, tarihler Nisan 2012'yi gösteriyordu.
Kamu adına İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Silahlı Terör Örgütü kurmak, yönetmek, Cumhuriyet Gazetesi ve Danıştay Saldırılarını azmettirmek, 2003-2004 yıllarında askeri darbeye teşebbüs etmek, İrtica ile Mücadele Eylem planı ve İnternet Andıçı suçlaması yer alıyordu.
13. Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi Hasan Hüseyin Özkese'nin Başkanlığı'ndaki heyette Hüsnü Çalmuk ve Sedat Sami Haşıloğlu yer alıyordu.
27 Nisan 2012 tarihinde, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi yürüttüğü birinci ve ikinci Ergenekon davalarını birleştirilmeden 4 gün önce yapılan duruşmada, tanık sıfatıyla ifade veren isim dikkat çekiciydi.
24 Nisan 2012 tarihinde 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmada, 1997-2003 tarihleri arasında İMEAK Deniz Ticaret Odası'nda çalışan ve yolsuzluk yapmak suçlamasıyla işten atılan Serhat İnce isimli tanık, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Ergenekon'un finans ayağının deşifre ediyordu.
Bir dönem Deniz Ticaret Odası’nda çalıştığını ve Ergenekon ilişkileri bildiğini mahkemede açıklayan tanık Serhat İnce “Eğer Ergenekon örgütü araştırılacaksa Deniz Ticaret Odası mercek altına alınmalıdır. Oradakilerin Sedat Peker ile yakınlıkları vardı. Emekli generaller, paşalar Deniz Ticaret Odası’nda istihdam ediliyor. Bir örgüt varsa oranın da organik ya da finansal bağı vardır” iddiasında bulundu.
Serhat İnce'nin 13 Ağır Ceza Mahkemesi'nde verdiği ifade üzerine harekete geçen Ergenekon savcıları, İMEAK Deniz Ticaret Odası'na yapılacak operasyonun delillerini toplamaya başladılar.
Terör Örgütüne finansal destek sağlamak iddiasıyla harekete geçen Ergenekon savcıları, Batı Çalışma Grubu (BÇG)'nun kurucusu olan Deniz Kuvvetleri Eski Komutanı Güven Erkaya'nın damadı emekli Albay Ardan Kıratlı'nın İMEAK Deniz Ticaret Odası'nda çalıştığı bilgisine ulaştılar. Diğer taraftan Balyoz Davası'nda cezaevinde bulunan Emekli Tümamiral Engin Baykal'ın kızı Derya Baykal'ın da İMEAK Deniz Ticaret Odası'nda istihdam edildiği bilgisi, hazırlanan iddianamede yer almaya başlıyordu.
İMEAK Deniz Ticaret Odası'nda çalışan Ardan Kıratlı ile ilgili Mayıs-2012'de cemaat basınına bilgi sızdıran FETÖ savcıları, bir taraftan İMEAK Deniz Ticaret Odası'na yapılacak operasyon için kamuoyunu hazırlamaya çalışırken, yeni tanıklarla itirafçı organize ediliyordu.
FETÖ savcıları, Ergenekon'un Kasası suçlamasıyla cezaevine attıkları ve 6 Temmuz 2008 tarihinde hayatını kaybeden Kuddusi Okkır konusunda yaptıkları hataya yeniden düşmemek için hazırladıkları iddianameyi üzerinde sıkı çalışıyorlardı.
RİZE'DEKİ CENAZE, KALKAVAN'I KURTARDI!
FETÖ savcıları, Ergenekon'un Finans ayağı olarak hazırladıkları iddianamede İMEAK Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan'ı 1. Numaralı sanık olarak belirtirken, 22 Ağustos 2012 tarihinde İMEAK Deniz Ticaret Odası ve Yönetim kurulu üyelerinin gözaltına alınması için düğmeye bastı.
Ancak, FETÖ savcılarının hesap edemediği bir cenaze operasyonun iptal edilmesine neden oldu. 21 Ağustos 2012 tarihinde Rize'de kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Meliha Er, Ergenekon savcılarının oyununu bozmuştu. Çünkü bu cenazenin sahibi dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'dı.
Recep Tayyip Erdoğan'ın 67 yaşındaki teyzesi Meliha Er geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetmişti. FETÖ savcılarının kumpas içeren operasyonu, merhume Meliha Er'in hayatını kaybetmesiyle bozulmuştu.
İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, 22 Ağustos 2012'de cenazeye katılmak için Rize'ye gitmesiyle birlikte operasyonu yapacak savcıların oyunu bozulmuş, bir anlamda hayatını kaybeden merhume Meliha Er, İMEAK Deniz Ticaret Odası kumpasını çökertmişti.
O gün KUMPAS DAVALARINI yürüten hukuk adamlarının büyük bölümü, bugün ya firar, ya da FETÖ yapılanmasından dolayı cezaevinde.
RECEP CANPOLAT / DENİZ HABER AJANSI