İzmir'in her geçen gün kan kaybeden kruvaziyer turizmine bir darbe de MSC şirketinden geldi. Nisan ayı meclis toplantısında şirketin İzmir'e gelen iki gemisinden birini İzmir'den çektiğini söyleyen İMEAK Deniz Ticaret Odası Başkanı Yusuf Öztürk, 30 seferin iptal olduğunu açıkladı.
İzmir'in kruvaziyer turizminde bir darbe daha aldığını belirten Öztürk, kruvaziyerin dev firması MSC'nin İzmir'den elini çektiğini belirterek, "Kruvaziyerde asıl amaç para kazanmak değil. Asıl amaç İzmir'i dünyaya tanıtmak. Kruvaziyerde en fazla düşüş İzmir'de. Son aldığımız habere göre de MSC şirketi, iki gemisinden bir tanesini iptal etti. 2016 yılı için İzmir'e düzenlenecek 30 sefer iptal olacak. Kruvaziyerde Uzakdoğu'nun yıldızı yükseliyor. Dünyadaki gemilerin birçoğu bu bölgeye gidecek. Akdeniz'de her yerde savaş var. Limanlardan alınan vergiler pahalı" dedi.
Düşüşü rakamlarla açıklayan Öztürk, "Kruvaziyer sektörü hem ülkemizin hem de bölgemizin gözbebeği, ancak kan kaybediyoruz. İki yıl önce 2 milyon 240 bin olan yolcu sayısı geçen yıl 1 milyon 790 bine geriledi. Ülkemizin en önemli gruplarından biri olan Global, dünyada birçok kruvaziyer limanı işletiliyor. Aralarında Venedik'in de olduğu birçok limanı işletmeye de talip. Bu durum bize Türkiye'nin kruvaziyer turizminde uluslararası bir oyuncu olabileceğini de gösteriyor. Bu sektörde başa oynayabiliriz. 2023 hedefi olan 7.5 milyon yolcu ulaşılmaz değil, yeter ki destek verilsin" diye konuştu.
Bir fazla gemi getiren kruvaziyer firmasına teşvik önerisi
Öztürk, Başbakan Davutoğlu'nun açıklamalarının memnuniyet verdiğini ama kruvaziyer turizmindeki kan kaybını önlemek için yeterli olmadığını belirterek, "Biz bir fazla gemi getiren kruvaziyer firmasına teşvik verileceği bir modelin hayata geçmesini istiyoruz. Ayrıca yüksek olan fener ve sağlık sıhhiye başta olmak üzere devlet rüsumları da indirilmeli" dedi.
Yatırımlar tamamlansın
Ülkenin gündeminde bir yandan ekonomi, diğer yandan 7 Haziran'da yapılacak genel seçimler olduğunu vurgulayan Öztürk, "Seçime katılan siyasi partilerin tamamının vaatleri ekonomiye yönelik. Bizim de siyasi partilerden en büyük talebimiz, denizcilik ve ulaştırma sektörüne destek verilmesi. Bölgede, İzmir'de, sektörümüzde başlayan yatırımların tamamlanmasını, yeni yatırımlara kaynak ayrılmasını istiyoruz" diye konuştu.
"İzmir Körfezi'ndeki yatırımların devam etmesi en büyük arzumuz" diyen Öztürk, Alsancak Limanı'nda ekipman, genişletme amaçlı çeşitli yatırımlar yapıldığını, limanın kapasitesini artıracak yatırımların devam etmesi gerektiğini dile getirdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TCDD Genel Müdürlüğü'nün işbirliği ile başlayan Büyük Kanal Projesi'nin, artık yatırım aşamasına geçmesi gerektiğini vurgulayan Öztürk, "Bu proje için devam eden ÇED süreci tamamlanmalı. Nükleer santrallerin yatırımlarına bile kısa sürede başlanırken, Körfeze büyük gemilerin girmesini sağlayacak, Körfezi temizleyecek bu proje için artık vakit kaybetmek istemiyoruz. Yine Alsancak Limanı'na daha fazla kruvaziyer gemisi yanaşacak şekilde yeni parmak iskeleler yapılmalı. Kruvaziyer yolcularının ilk ayak bastıkları terminal binası modernleştirilmeli" dedi.
Öztürk, altyapısı tamamlanan Kuzey Ege Çandarlı Limanı'nın, üstyapı ihalesi için önümüzdeki günlerde yeniden ihaleye çıkılacağı hatırlatarak, Türkiye'nin en büyük aktarma limanı olması planlanan bu limanın ihale şartnamesinde görüşlerinin alınmasını beklediklerini ifade etti.
Kruvaziyer ile ilgili şirketinin iptal kararı ile ilgili konuşan MSC Türkiye Kruvaziyer Sorumlusu ve DTO İzmir Başkan Yardımcısı Savaş Ercan, bu sene İzmir'den yönlerini Uzakdoğu'ya çevirmesinin büyük bir kayıp olduğunu belirterek, "Bugün kruvaziyerde elimizde olanı da kaybediyoruz. Burada önemli olan maliyet hesabı değil; burada ülkeler yarışıyor. MSC'in bir gemisi yine İzmir'e gelecek, ama bizim geleni değil gelmeyeni konuşmamız lazım" dedi.
Deniz Haber Ajansı