Türkiye'nin gözde tatil merkezi Muğla'daki koylar, yeni turizm sezonunda çok sayıda lüks yatı ağırlıyor. Her yıl turizm sezonunda sanat, spor, siyaset ve iş dünyasından çok sayıda kişiyi ağırlayan Muğla'da, "milyon dolarlık" yatlar da koyları mesken tutuyor.
Lüks yatlar, Gökova Körfezi, Marmaris, Fethiye, Datça ve Bodrum'daki el değmemiş koylara demir atıyor. Sayıları yüzleri bulan yatlar, ülke turizmine de canlılık kazandırıyor.
Muğla Valisi Amir Çiçek, başta yurt dışından gelen lüks yatlar olmak üzere feribot, kruvaziyer, özel ve charter yatlar ile liman işletmeciliğiyle kentin, ülke turizmine büyük katkı sağladığını söyledi.
Kentin, özellikle yatçılık sektöründe en fazla tercih edilen yerler arasında bulunduğunu bildiren Çiçek, "Muğla, Bodrum, Marmaris, Datça, Fethiye ve Gökova Körfezi, en fazla yatları çeken yerler çünkü hala el değmemiş koylarımız mevcut. Bu, en büyük tercih sebebi." dedi.
Çiçek, ilçeye gelen tatilcilerin, gezebilecekleri koyların yanı sıra yatlarını bırakacakları marinaların olduğunu vurguladı.
"Sahiplerinden önce yatlar geliyor"
Bodrum iMEAK Deniz Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Arif Yılmaz da sezonun başlamasıyla "mega yatların" Muğla koylarına gelmeye başladığına işaret etti.
Son 5 yıldır yat sayılarının arttığını belirten Yılmaz, "Bazen birçoğunu Bodrum Kalesi önünde görüyoruz. Tüm Muğla bölgesini düşündüğümüzde, dünyanın iş ve sanat çevresinden 100'e yakın iş adamı ile sanatçının Muğla koylarını tercih ettiğini rahatlıkla gözlemleyebiliriz." diye konuştu.
Bölgedeki yat trafiğinin kendileri için ciddi avantaj olduğunu anlatan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Muğla'daki koyların yapısını koruyarak, bunun sürdürebilir şekilde devamını sağlamak en büyük görevimiz olmalı. Bodrum'a bir yatın gelmesi sadece üzerindeki müşteri ve onun harcamaları demek değil. Liman hizmetleri, akaryakıt, lojistik ve buna benzer tüm ihtiyaçlarını bulunduğu bölgeden sağlıyor. Çöp, teknik ve buna benzer birçok ihtiyacını buradan karşılıyor."
Yılmaz, mega yatların bazılarında helikopterin de bulunduğunu, bunların oldukça dikkati çektiğini kaydetti.
Yat sahiplerinin 3-4 günlüğüne ilçeye geldiğini belirten Yılmaz, "Ama yatlar, sahiplerinden haftalar önce geliyor. Bütün ihtiyaçlarını buradan görüp, yat sahipleri geldiğinde gezilere çıkıyorlar. Sürekli bir harcama içindeler. Sürekli bir katkısının olduğunu söyleyebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
"Bodrum, deniz turizminin başkenti"
Bodrum Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz ise deniz turizminin önemine işaret etti. Bodrum'u "deniz turizminin başkenti" şeklinde nitelendiren Demiröz, "İlçemizde markalaşmış bir mavi yolculuk olgumuz var. Markalaşmış Bodrum guletlerimiz var. Bugün limanlara sığdıramadığımız kadar, dünyanın bir numaralı ticari yat filosuna sahibiz." dedi.
Marka haline getirilen değerlerin iyi korunması gerektiğini vurgulayan Demiröz, şöyle konuştu:
"En önemli unsurumuz, doğal ve bakir koylarımız. Dünyanın gezmek, görmek için can attığı koylarımız var. Bunları koruyup aynı şekilde muhafaza etmemiz çok önemli. Dünyanın başka hiçbir yerinde yapılamayan turizm çalışmalarımız var. 5 yıldızlı otel ayarındaki teknelerle bunun yapılması, bu yerlerin gezilmesi, bütün dünyanın ilgisini çekiyor. Hem özel yat sahipleri hem de varlıklı kişiler dahil, buralara gelip tatillerini yapıyor."
Sıcak havayla denizlerde yat hareketliliğinin başladığını kaydeden Demiröz, "Akdeniz çanağındaki yatları da ülkemize çekmek mümkün. İklim olarak çok uygunuz. Çok güzel koylarımız var. Ancak koylarımızın yüzde 50'sini kaybetmiş durumdayız. Koyların yapılaşmaya açılmaması lazım." ifadelerini kullandı.
Deniz Haber Ajansı
