Büyük boyuttaki tekne ve yatlar Osmanlı’da kullanılan ‘kızak’ yöntemiyle denize indirilirken, Kurucaşile Belediye Başkanı Uğur Güneş, “Burada üretilen teknelerin tamamı, suya dayanıklı olan kestane ağacından yapılıyor” dedi.
Kurucaşile Çok Programlı Anadolu Lisesi’nde, Ahşap Yat İnşa Bölümü var. Onları staja alıyoruz ama gençlere zor geliyor. Hepsi de işi bırakıp, memur olmak istiyor. Bizim yaptığımız ahşap tekneler, el işçiliği olduğu için özellikle sağlam olan kestane ağacından yaptığımız için çok talep görüyor. Teknelerin çoğunda projeleri biz çiziyoruz. 12 metrenin altındaki teknelerin kalıpları bizde var. Onları biz çiziyoruz ama büyük tekneleri mühendislerimize çizdiriyoruz” diye konuştu.
‘Teknoloji kullanıyoruz ama çoğunda el işçiliği var’
300 metrekarelik atölyesinde İstanbul’daki bir iş insanına 15 metre uzunluğundaki yat yapan tekne yapım ustası Mehmet Gülgeç (40), “10 yaşında, öğrencilik zamanlarımda babama yardımcı olmak için başladım. 30 yıldır bu mesleğin içinde devam ettiriyoruz. 3’üncü kuşak olarak mesleği yapıyoruz. Şu anda müşterinin talebine göre örneğin İstanbul’a yaptığımız 15 metre uzunluğundaki ahşap yatın projesini kendim çizdim.
Bu bölgede böyle yatların yapılmasının bizim için çok önemli olduğunu söylemeliyiz. Tabii ki biz de bütün teknolojiyi kullanıyoruz ama çoğunluğunda el işçiliği var. Yaptığımız tekneleri eski Osmanlı usulü yöntemlerle denize indiriyoruz. Bu mesleğin biteceğini sanmıyorum, şu anda hep üniversiteden geliyorlar. Tam olarak bu işi öğrenebilirler mi; bilmiyoruz. Asıl olan küçük yaşta bu işe meraklı gençlerin çırak olarak çalışması gerekir” dedi.
DENİZ HABER AJANSI