• BIST 9900.25
  • Altın 2874.384
  • Dolar 34.0921
  • Euro 38.0411
  • İstanbul 23 °C
  • Ankara 22 °C
  • İzmir 28 °C
  • Antalya 26 °C
  • Muğla 25 °C
  • Çanakkale 26 °C

'Otonom gemilerle birlikte kaptanlara ihtiyaç azalacak'

'Otonom gemilerle birlikte kaptanlara ihtiyaç azalacak'
PTST 2017 Kılavuzluk/Römorkörcülük Servisleri ve Teknolojileri Kongresi ikinci gün oturumunda konuşan Sanmar Yeni İnşa Menajeri Tamer Geçkin, 'Otonom gemilerle birlikte kaptanlara ihtiyaç azalacak' dedi.

PTST 2017 Kılavuzluk/Römorkörcülük Servisleri ve Teknolojileri Kongresi, bugün yapılan oturumlarla sona eriyor. Kongrenin ikinci günü, İzmir Hilton Otel'de oturumlarla devam ediyor.

"Pilotaj Teknikleri" konulu oturum, Iraklı Sharabidze moderatörlüğünde açıldı. Otumunun ilk konuşmacısı İdris Turna, "Türkiye'de kılavuz tekneleri için belirlenen standartlar üzerine inceleme ve bulguları" başlıklı sunumunu gerçekleştirdi.

İdris Turna'dan sonra konuşan Alper Seyhan, 26 kişilik uzman grubu ve kılavuzluk hizmetinden faydalanan ya da faydalanmayan birçok gemi kaptanı ve operasyon müdürleri ile görüşme yaptığını belirterek "Türkiye'de kılavuzluk hizmetlerinden faydalanma kararı sürecinin AHP yöntemi ile incelenmesi" konusunda sunum yaptı. 

Emre Uçan "Yapay Zeka Kılavuzu Otonom Kılavuzluk Hizmetleri için bir Aşama" konulu araştırmalarını dinleyicilere sunarak, "Yapay zeka araştırmaları denizcilik sanayilerinden de uzak değil. 1993 yılında birinci otonom araçlar üretildi ve test edildi. Kapsamları oldukça kısıtlı genellikle destek gemileri ve arama kurtarma çalışmaları için kullanılıyor. Denizde çarpışma engelleyici çalışmaları var ama bu tekneler oldukça küçük ve ticari amaçla kullanılamıyor. Bu konuda araştırmalar devam ediyor." dedi. Uçan, "Genellikle klavuz kaptanların bu manevraları belirsizlik içerisinde yaptıklarını gördük. Kimse çok yüksek bir rüzgarda gemiye ne kadar güç kullanıldığını bilmiyor, sadece emirler vermek üzerine kurulu." ifadelerini kullandı.

Sonuç olarak yapay zekaya nasıl güvenileceği, genel olarak geliştirilmiş bir yapay zeka siber güvenlik konusunda da çok faydalı olacaktır diyen Uçan, "Yapay zeka konuşma yoluyla gemi mürettebatıyla iletişime geçebilir ve talimatlar alabilir. Model gemi deneyleri yapılmalı, bugün yapay zekamız kötü havada manevra yapamıyor" önerileriyle sunumunu sonlandırdı.

"Kılavuz hizmetlerine uzaktan kumanda yaklaşımı üzerine bir literatür taraması" başlıklı sunumu yapan Veysel Gökçek, uzaktan kumandalı hizmetin eskiden kötü hava koşullarında kılavuz kaptanlarının gemiye çıkmasının güvenli olmadığı durumlarda bir hizmet olarak sunulduğunu belirtti ve daha fazla araştırma yapılması gerektiğini vurguladı.

Römorkör İnşaat Sanayi konulu dördüncü oturum, Avrupa Römorkörcüler Birliği Genel Sekreteri Anna Maria Darmani moderatörlüğünde gerçekleşti. 

Kürsüye çıkan Uzmar Projeler Koordinatörü Hasan Ata, "Gemi inşa edenler ve operatör entegrasyonu" başlıklı sunumuyla geliştirdikleri "SAM" isimli yazılımın sağladığı kolaylıkları anlattı. Ata, "Önemli olan üretim performansınızı ölçmek. Bu yazılım Uzmar'a ait bi yandan da Uzmar'ın yeni bir şirketi diyebiliriz. Türkiye olarak gerek ürettiğimiz römorkörler gerekse bunu kısa zamanda teslim etmemiz iyi bir noktaya ulaştık, kalitemiz de iyi. En önemli olay üretim sürelerini kısmamız lazım. Buna doğru yoğunlaşmamız lazım biz de buna çalışıyoruz. Rota 2018'in ilk yarısında oluşturulacak ve 2018 de performansımızı ölçeceğiz ve 2019'da müşterilerimize sunacağız." dedi.

'Otonom gemilerle birlikte kaptanlara ihtiyaç azalacak'

Sanmar Yeni İnşa Menajeri Tamer Geçkin, "Uzaktan kumandalı Römorkörlerde otonom konulardan ne kadar uzaktayız?" sorusunun cevabını aradığı sunumunu gerçekleştirdi.

"Otonom bir araç nasıl çalışıyor? Durumsal farkındalık. Araçlar sensörle vasıtyasıyla konumunu, durumunu, yoldaki çukuru birçok şeyi algılıyor. Programcılar napıyorlar? Çok tecrübeli birçok şoför veya kaptanı alıyorlar. Bu yolda giderken kaç farklı kombinasyon olabilir? Hepsi Belirli senaryolara karşı belirli hamleler yapıyorlar. Düşünün ki bütün kaptanlar toplanmış, bütün kararlar birleştirilip bu bilgisayar programına konulmuş. Teorik olarak çok basit bir programlama." ifadelerini sunumunda yer verdi.

Geçkin sözlerini şöyle sürdürdü, "Otonomus gemilerin hızlı bir şekilde hayata geçmesi öngörülüyor. Nasıl peki bu gemiler seyir yapacak? Kendi iç denizlerinde özel sınırlar içerisinde hareket edecek. İlk etapta gemi içersinde kaptan olacak yine birçok senaryo yazılacak, bütün veriler depolanacak. Peki kaptan ne yapacak? Kaptan bilgisayarın müdahele edemediği bir şeye müdahele edecek. Otonom gemilerle birlikte kaptanlara ihtiyaç azalacak. Gemilerde 20-30 sene önce 20-30 kişi çalışıyorken, şimdi 5-10 kişi çalışıyorsa bu kaçınılmaz."

Geçkin, "Sanmar olarak bizim için özel projeler çok önemli özellikle özel projelerde çok başarılı olmak istiyoruz. Dünyanın ilk LNG ve çalışan römorkörünü sanmar yaptı, Dünyanın ilk uzaktan kumandalı çalışan römorkörünü Sanmar yaptı bu bizim vizyonumuz" diyerek sunumunu tamamladı.

Özel konuklarının konuştuğu bölümün moderatörlüğünü Alican Takinacı üstlendi. Bölümün ilk konuşmacısı Ispo Chaırman Willem Bentinck, ISPO'nun işleyiş ve yöntemleri hakkında kilit notlarını paylaştı. Bentinck, "Burada bulunmamın sebebi klavuz kaptan gemiler için standart oluşturan uluslararası bir şirketin başında bulunmam. Bir şirketiniz varsa ISO 9001'i görürsünüz. Gemilerde ISM kodu var. 5000 tonun üzerindeki gemilerde zorunlu olan bir belge." diye konuştu.

Son 15-20 yılda ISM kodu almanın zorluğundan bahseden Bentinck, "Bu kodu almak çok fazla bürokrasi gerektiriyor. ISPO; kıyıdaki standartlarla denizdeki standartlar arasındaki eksik halkayı tamamlıyor. 1990'ların sonunda "Rekabet" anahtar kelimeydi. Hükümet sürekli rekabet yanlısıydı. Çünkü rekabet kaliteyi arttıracaktı. Biz her zaman hayır diyorduk ve her zaman kendimizi savunmak zorunda kalıyorduk. Neden örgütümüzü dışarıya açan bir standart geliştirmiyoruz, insanlara ne işe yaradığımızı anlatmıyoruz? diye düşünüyorduk. 1990'larda ISPO'u kurduk. Daha sonra bu standartlara başka örgütler de katıldı. ISPO, bir kalite yönetim sistemi. ISO 9001 kodundan çok da farklı değil. Kalite yönetim sistemi nedir diye sorarsanız; bu bir döngüden ibaret. Planlamak, yapmak, hareket etmek ve kontrol etmek." açıklamalarında bulundu.

Aralarında İzmir'den Ditaş Deniz'in de bulunduğu ISPO'nun sertifikalandığı 18 kurumu gösteren Bentinck, vizyonlarının "ISPO'nun Dünya'da tercih edilen bir denizcilik klavuz kaptanlığıyla ilgili kalite standartını oluşturması." olduğunu belirtti. Bentinck, "ISPO ticari amaç güden bir kuruluş değil. Yaptığımız şey klavuzluk şirketlerinin standardını yükseltmek. Aslında hiçbir maliyeti yok. Klavuz kaptanlar için yılda 35 Euro ödemeleri gerekiyor. Gelecekte üye sayısını arttırmayı düşünüyoruz." diyerek sözlerini tamamladı.

Robert Allan LTD şirketinin başkan yardımcısı Vince Den Hertog "Otonom Römorkör Tekneleri" ile ilgili önemli bilgilerini aktardı. Hertog, "Robert Allen LTD şirketinin sualtı otonom robotik araçlarının inşasında kendim de çalıştım. O yüzden 1990'lardan günümüze teknolojinin nasıl ilerlediğini görmek benim için de çok ilginç oldu." ifadelerine yer verdi. Konuşmasına 1980'lerden günümüze teknolojinin gelişimi ile ilgili özet vererek devam eden Hertog, insansız römork aracı "RAmora"nın özellikleri ve sağladığı kolaylıklar hakkında bilgilerini paylaştı. 

kilavuzluk_romorkor_teknolojileri_kongresi_1.jpghasan_ata_2.jpg

Haber: Erdal Altay Gürsoy / DENİZ HABER AJANSI

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar
kaptan
31 Ekim 2017 Salı 02:56
02:56
tabi ya bizde emekliligin tadını cıkaralım azıcık
176.74.242.33
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim