• BIST 9900.25
  • Altın 2874.384
  • Dolar 34.0921
  • Euro 38.0411
  • İstanbul 22 °C
  • Ankara 21 °C
  • İzmir 27 °C
  • Antalya 26 °C
  • Muğla 24 °C
  • Çanakkale 26 °C

Rusya ile yeni bir kriz denizde patlayabilir

Rusya ile yeni bir kriz denizde patlayabilir
TÜSİAD Dış Politika Forumu Direktörü Prof. Dr. Hakan Yılmaz, Rusya ile Türkiye arasındaki yeni krizin Kıbrıs kaynaklı olabileceğini söyledi.

Boğaziçi Üniversitesi TÜSİAD Dış Politika Forumu, Rusya’nın Türk uçağını 24 Kasım 2015’te düşürmesinden 1 yıl sonra Türkiye Rusya ilişkilerine tarih perspektifinden bakan bir rapor hazırladı.

Önceki gün Dış Politika Forumu Direktörü Prof. Dr. Hakan Yılmaz’ın moderatörlük yaptığı forumda, Yıldız Teknik Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Evren Balta ve Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Behlül Özkan “Türkiye-Rusya İlişkilerine Tarih ile Bakmak” başlıklı raporlarını sundu.

Sunumun ardından yapılan soru cevap bölümünde Prof. Yılmaz, Kıbrıs’ın iki ülke arasında yeni bir krizin konusu olabileceğini söyledi. Halen Akdeniz’de çok büyük bir Rus askeri filosunun seyir halinde olduğunu vurgulayan Prof. Yılmaz, “6. filonun bile üzerinde bir güç bu. Tarihte ilk defa Rusya ordusu Akdeniz’de bu kadar güçlü” ifadelerini kullandı. Yılmaz, Kıbrıs’ta tarafl arın müzakere masasından kalkmasının ardında Rusya’nın olduğunu, Rum tarafının Rusya’nın desteğini güçlü biçimde arkasında hissettiğini söyledi.

'Tımar kapitalizmi'

Sunumu yapan akademisyenler Evren Balta ve Behlül Özkan ise 1945’ten sonra kaderleri ayrışan Türkiye ve Rusya’nın kaderlerinin tekrar birleştiğini, Avrupa’nın bölgede hakimiyet arzusunun azalması ile Rusya ve Türkiye’nin bu nüfus alanını yöneten güç olma arzusunun arttığını anlattı. Rusya’da oligarkların güçlenmesi ile literatüre ‘tımar kapitalizmi’ olarak geçen; yönetimlerin ekonomik gücü kendi etrafındaki kişilerde toplamasının da ortak bir yapı haline geldiği belirtilirken, Evren Balta en iyimser tahminle iki ülke ilişkilerinin 4-5 yıldan önce eski seviyesine gelmeyeceğini vurguladı. Balta, iki ülke arasındaki güç dengesinin Türkiye aleyhine ciddi bir biçimde bozulduğunu, Rus ordusunun son 10 yılda modernize olarak büyük güç kazandığını da ekledi. Behlül Özkan ise toplantıda bir soru üzerine Rusya’nın Türkiye’den toprak ve boğazlarda üs talebinin tarihi bir ‘mit’ olduğunu, Rus kaynaklardan yapılan araştırmaların bu talebin sadece Türkiye tarafından giden bir işbirliği teklifine getirilen bir şart olduğunu belirtti.

Raporda özet olarak Rusya ve Türkiye’nin kendi kimliklerini asıl olarak tanımladıkları öteki Batı’nın olduğu belirtiliyor. Her iki ülke de diğerini Batı ile kurduğu ilişki üzerinden anlıyor ve tanımlıyor.

'NATO’yu beklemeyelim'

Kasım 2015’te Rus savaş uçağının düşürülmesi sonrasında Rusya ile yaşanan krizde görüldüğü üzere NATO Türkiye’yi koşulsuz olarak desteklemekten kaçınmış, NATO’nun yardım garantisi “ancak ülkenin açık bir biçimde saldırıya uğraması halinde geçerli olacaktır” denilmişti. Raporda bu bağlamda NATO ülkelerinin kendi çıkarlarına uygun olmadığı sürece Türkiye’nin yanında Rusya ile çatışma riskine girmekten kaçınacaklarının beklenmesi gerektiği vurgulandı. Raporda son cümle olarak, “İki ülke ilişkilerinde Batı’ya yönelik stratejileri belirleyici önemde olmuştur. Her iki ülkenin de telafi mekanizmalarını aynı anda devreye soktukları dönemler, bu iki ülkenin yer kapabilmek için birbirleri ile rekabet etmelerini beraberinde getirmiştir. Tam da bu telafinin rekabeti gerektirmesi durumu iki ülkenin uzun dönemli işbirliğini zorlaştırmaktadır” denildi.

DENİZ HABER AJANSI

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim