Sık sık kötü koku, bitki ve balık ölümleri ve su kirliliği ile gündeme gelen Küçükçekmece Gölü için bakterili kurtarma projesi hazırlandı. Sit alanı da olan gölün, iş makineleriyle temizlenemediği için bakteri yöntemi ile temizlenmesi planlanıyor. Proje kapsamında çalışmalar yürüten Su bilimleri Mühendisi Aslan Kılıç, planın detaylarını Evrensel’e anlattı.
Küçükçekmece’nin aslında bir lagün olduğunu ifade ederek söze başlayan Kılıç, kirliliğin son derece ciddi bir sorun haline geldiğine dikkat çekti. Küçükçekmece Lagünü’nün dünyadaki sayılı lagünlerden biri olduğunu söyleyen Kılıç, “1950'lilerde yılda yaklaşık 15 bin ton balık avlanırken havzanın yoğun göç alması, düzensiz yapılaşma, sanayi tesislerinin kurulması, sanayi atıklarının lagüne deşarj edilmesi, yetersiz altyapıya sahip konut ve iş yerlerinin yarattığı kirlilik nedeni ile kısa sürede ekolojik ve ekonomik değerini kaybetti” dedi.
Lagündeki sorunlara rağmen 1984-1997 yılları arasında havzanın koruma alanı dışında tutulduğunu hatırlatan Kılıç, “Gölü besleyen Eşkinoz Deresi, Nakkaşdere ve Sazlıdere; kirleticilerin ve besin tuzlarının lagüne ulaşmasında etkili. Sazlıdere’nin önüne yapılan baraj ile gölün tatlı su ile kendini yenileme imkanı ortadan kalktı. Yalnızca belli dönemlerde dalga hareketleri ile yavaş yavaş önü kapanmaya başlayan deniz kanalından gelen deniz suyu ile göl kendini yenileyebilir duruma geldi. Lagünün dip çamurunda yıllarca organik ve inorganik atıklar birikti. Tüm bunların sonucunda bahar aylarının başlangıçlarında aşırı derecede alg çoğalması nedeniyle balık ölümleri ve kötü kokulara şahit oluyoruz” dedi.
"TEMİZLEME ÇALIŞMALARINA BAŞLANDI"
Sorunlar büyürken ciddi bir önlem alınmadığına dikkat çeken Kılıç, bugün bütün atık suların havzaya girişi durdurulsa dahi göl dibinde biriken atıklar nedeniyle alg çoğalmasının devam edeceğine dikkat çekti.
Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli’nin temizlik çalışmalarının başlatılmasına öncülük ettiğini ifade eden Kılıç, “Kent Kültür Kalkınma Derneği ile hazırlanan proje hazırlanmış proje kapsamında uzman bilim insanları, yetkili kurum ve kuruluşların görüşleri alındı” dedi.
PAHALI VE EKOSİSTEME ZARAR VERECEK BİR ÇALIŞMA OLMAYACAK
Evrensel’de yer alan habere göre, Küçükçekmece Lagününü Islah projesi kapsamında uygulanacak çalışmalara dair de bilgi veren Kılıç, havzanın 1. derece sit alanı kapsamında olduğunu hatırlatarak çalışmanın klasik yöntemlerle yapılamayacağını söyledi.
Lagündeki kazılarda Bathonea Antik Kenti’ne ait kalıntılarına ulaşıldığını söyleyen Kılıç, “Göle makine ekipmanları ile girip dip çamurunun taşınması gibi pahalı ve ekosisteme zarar verecek çalışmaları hayata geçirmeyeceğiz. Lagünün biyoremediasyon yöntemi ile ıslah edilmesi hedeflenmektedir” dedi.
Biyoremediasyon yöntemine ilişkin de bilgi veren Kılıç, “İnsan sağlığına ve canlı yaşamına zararı olmayan probiyotik bakteri ve etkin mikroorganizmalar kullanılacak. Dünyanın birçok bölgesinde göl, baraj ve nehirlerin temizlenmesinde kullanılıyor bu yöntem. Göl suyundan ve dip çamurundan alınacak örnekler ile üretilecek uygun bakteri türleri ile suyun içinde bulunan askıdaki organik kirleticilerin suyun tabanına indirilmesi sağlanacak. Dip çamurundan elde edilen probiyotik mikroorganizmalar sayesinde göl tabanının 1 metre düşürülmesi sağlanacaktır” dedi.
DENİZ HABER AJANSI