Tayvan, Çin'in hızla modernleşen ordusu karşısında adanın savunmasını güçlendirmek için uzun süredir tartışılan denizaltı üretimi projesini resmen başlattı.
Güney liman kenti Kaohsiung'daki tersanede düzenlenen törene Tayvan lideri Tsai Ing-wen, savunma bakanı, milletvekilleri ve ABD'nin Tayvan Büyükelçisi Brent Christensen katıldı.
Törende konuşan Tsai, "Bu denizaltı, donanmamızın asimetrik savaş geliştirmesinin, adayı çevreleyen düşman gemilerine gözdağı verilmesinin ve düşmanların engellenmesinin önemli bir parçası." dedi.
Tsai, denizaltıların üretiminin önemine vurgu yaparak "Egemenliğimizi koruma konusundaki kararlılığımızı dünyaya kesinlikle bildireceğiz." ifadesini kullandı.
Önceki Tayvan yönetimlerinin böyle üretim hamleleri başlatamadığına işaret eden Tsai, bu süreçte zorluklarla karşılaştıklarını ancak bunun kendilerini durduramayacağını belirtti.
Bu kapsamda, 2024'e kadar maliyeti 16 milyar dolardan fazla olan 8 denizaltı üretilmesi hedefleniyor.
Çin'in ekonomik ve diplomatik tehditlerle yurt dışından bu tür gemileri satın almasını engellemesinin ardından Tayvan, kendi denizaltılarını inşa etme gibi pahalı ve zaman alıcı yolu tercih etmek zorunda kalmıştı.
Denizaltıların, Chungshan Bilim ve Teknoloji Enstitüsü ile CSBC Corp. adlı şirket tarafından ortaklaşa üretileceği bildirilmişti.
ÇİN-TAYVAN ANLAŞMAZLIĞI
Çin'de İkinci Dünya Savaşı'nın ardından çıkan iç savaşta Mao Zedong liderliğindeki Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 1949'da iktidarı ele geçirmesi ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ilan etmesi üzerine Çan Kayşek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Kuomintag) üyeleri, Tayvan'a yerleşip 1912'de kurulan "Çin Cumhuriyeti" iktidarının Ada'da devam ettiğini ileri sürerek bağımsızlık ilan etmişti.
Bu girişim Çin tarafından kabul edilmese de Tayvan temsilcileri, 1971'e kadar Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda Çin'i temsil etmişti. 1950'ler ve 1960'larda çok sayıda ülkenin diplomatik ilişki tercihini Çin Cumhuriyeti'nden Çin Halk Cumhuriyeti'ne çevirmesinin ardından 1971'de BM Genel Kurulunda yapılan oylamada Pekin hükümetinin Çin'in tek meşru temsilcisi kabul edilmesiyle Tayvan'ın uluslararası örgütlerdeki konumu belirsiz hale gelmişti.
Pekin yönetimi, "Tek Çin" ilkesini benimseyerek Çin'i uluslararası toplumda sadece kendilerinin temsil ettiğini savunuyor ve Tayvan'ın dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, BM'de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor.
DENİZ HABER AJANSI