Gün geçmiyor ki OHAL kapsamında çıkan Kanun Hükmünde Kararname ile hayatları alt üst olan insanların çığlığı duyulmasın! Bunun en son örneği Türkiye Denizcilik İşletmeleri'nde gerçekleşti.
Türkiye Denizcilik İşletmeleri Teftiş Kurulu Başkanı olarak görev yaparken, Fethullahçı Terör Örgütü mensubu olduğu iddiasıyla, TDİ A.Ş. Yönetim Kurulu'nun oybirliği ile, 23 Temmuz 2016 tarihinde yayımlanan KHK dayandırılarak iş hakkı fesih edilen Kemal Arsoy, mağduriyetini Deniz Haber Ajansı'na anlattı.
Türkiye Denizcilik İşletmeleri Genel Müdürü Mehmet Ali Yığcı'yla ilgili geçmiş dönemde yaptığı teftişlerde, şirketi zarar sokmaktan dolayı hakkında suç duyurusu bulunmamız nedeniyle, TDİ A.Ş. Yönetim Kurulu'na sunduğu yazı sonucu, FETÖ Üyesi olduğumuz iddiasıyla iş hakkının fesih edildiğini söyleyen Kemal Arsoy, "Genel Müdür Mehmet Ali Yığcı, hiç bir delil, belge ve bilgi olmamasına rağmen, şahsi husumeti sonucu ekmeğimizle oynamıştır" dedi.
KHK ile iş hakkı fesih edilmeden önce, Türkiye Denizcilik İşletmeleri Teftiş Kurulu Başkanlığı görevinde bulunduğunu ifade eden Kemal Arsoy, Türkiye Denizcilik İşletmeleri Genel Müdürü Mehmet Ali Yığcı'nın geçmiş dönemde hukuka aykırı olarak işlem yapmasından dolayı İş Hakkının Fesih edilmesini istediğini, bunun neticesi olarak, Mehmet Ali Yığcı'nın kendisine karşı husumet beslediğini kaydetti.
FETÖ/PDY üyesi olduğu iddiasıyla KHK ile iş akdi fesih edilen Türkiye Denizcilik İşletmeleri Tertiş Kurulu eski Başkanı Kemal Arsoy'un Deniz Haber Ajansı'na yaptığı açıklamaları, kelimesine dokunmadan aynen yayınlıyoruz.;
"Maliye Bakanlığına bağlı Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürlüğünde (TDİ) Teftiş Kurulu Başkanı olarak görev yapmakta iken, Genel Müdür Mehmet Ali YIĞCI tarafından şahsıma duyulan husumete dayalı olarak FETO/PDY terör örgütü ile ilişkili olduğum iftirasıyla Kamu Görevinden çıkarılmış bulunmaktayım.
TDİ’de benden başka kamu görevinden çıkarılan personel bulunmamaktadır.
Benim FETO/PDY Terör örgütü ile uzaktan yakından bir ilgim bulunmamaktadır. Aksine, siyasi ve inanç yönüyle ben bu yapıya eskiden beri ters bakan bir kişiyim. Kuruluşta beni tanıyan birçok kimse de öteden beri benim bu örgüte karşı olumsuz bir tavır içerisinde olduğumu bilmektedir. Bu konuda TDİ nin önceki Genel Müdürleri Eyüp ÇAKMAK ve Burhan KÜLÜNK, beraber görev yapmış olduğum müfettiş arkadaşlarım ve diğer çalışma arkadaşlarım her zaman şahitlik yapabilirler.
-Üç çocuğumdan hiçbirisini bu yapının dershanesine veya okuluna göndermedim.
-1997 yılından beri bu yapıya ait olduğu bilinen Zaman gazetesini, bu yapıya ait bir dergi veya yayını bir gün dahi almadım. Bu durum babam, eşim, çocuklarım ve kardeşlerim için de aynen geçerlidir.
-Bu yapıya hizmet ettiği bilinen bankaya hiçbir zaman tek kuruş dahi yatırmadım. Herhangi bir şekilde bu bankadan kredi kullanmadım veya kredi kartı vb. hiçbir iş ve işlem yapmadım. Eşim, çocuklarım, babam ve kardeşlerim tarafından da bu yapıya ait olduğu bilinen bankaya tek kuruş yatırılmamıştır.
-Bu yapıya ait olduğu bilinen dernek, vakıf ve benzeri kuruluşlara tarafımca veya babam, eşim, çocuklarım ve kardeşlerim tarafından ayni veya nakdi hiçbir yardım yapılmamıştır.
-Bu yapı mensuplarınca düzenlenen toplantı, sohbet, konferans vb. faaliyetlere ben veya aile bireylerimce hiçbir zaman iştirak edilmemiştir.
-Tarafımca Bylock veya Eagle vs. FETO/PDY terör örgütü mensuplarınca kullanılan haberleşme sistemleri kullanılmamıştır.
-Bu yapıyla uzaktan yakından ilgimin kurulmasını düşündürecek herhangi bir davranış, tutum ve yaşantım olmamıştır.
Benim bu yapıyla hiçbir ilgimin bulunmadığı hususu özellikle Genel Müdür Mehmet Ali YIĞCI tarafından çok iyi bilinmesine rağmen FETÖ üyeliği gerekçe gösterilerek kamu görevinden çıkarılmam, Genel Müdür Mehmet Ali YIĞCI’nın bana duyduğu şahsi husumet ve KHK’nin kendisine idari, mali ve cezai yönden tanımış olduğu sorumsuzluğu fırsat bilmesinden kaynaklanmıştır.
MEHMET ALİ YIĞCI’NIN BANA KARŞI OLAN ŞAHSİ HUSUMET SEBEPLERİ:
1- Mehmet Ali YIĞCI Genel Müdürlük görevine atanmasından önceki tarihlerde Genel Müdür olan Eyüp ÇAKMAK tarafından görevlendirilmem üzerine yaptığım soruşturma ile; Mehmet Ali YIĞCI’nın Teftiş Kurulu Başkanı olduğu dönemde Kuruluş taşınmazlarının rayiç bedelin altında kiralanması suretiyle kuruluşun 3.000.000,- TL (Üçmilyon) zarara uğratılmasına rağmen hukuka aykırı olarak hazırlanan teftiş raporuna olumlu mütalaa verdiği ve teftiş raporunda dönemin Genel Müdür Yardımcısı hakkında iftira niteliğinde ciddi iddialar yer almasına rağmen iddiaların araştırılmayarak görmezden gelindiği tespit edilmiş olup, tarafımca da Mehmet Ali YIĞCI’nın İş akdinin feshi önerilmiştir. Yapmış olduğum öneri doğrultusunda Mehmet Ali YIĞCI’nın iş akdi feshedilmiş, bilahare bu ceza kuruluş tarafından üç günlük ücret kesimi cezasına indirilmiştir. Bu soruşturma ile ilgili olarak yapılan şikâyetler üzerine o tarihlerde dönemin Maliye Bakanı Sayın Mehmet ŞİMŞEK tarafından görevlendirilen Bakanlık Başmüfettişi tarafından da; tarafımca düzenlenen rapordaki tespit ve değerlendirmelerin doğru olduğu aynen tespit edilmiştir.
Tarafımca yapılan tespit ve öneri doğrultusunda kendisine verilen üç günlük ücret kesimi cezasına karşı Mehmet Ali YIĞCI tarafından açılan davada, İstanbul 2.İdare Mahkemesi 27.03.2015 tarih 2014/1742 E. 2015/603 K.sayılı kararı ile davayı reddederek, bu cezayı onaylamıştır.
Mehmet Ali YIĞCI tarafından bu kararın temyiz edilmesi üzerine, İdare Mahkemesi kararı, Danıştay 12. Dairesinin 23.06.2016 tarih, 2015/4354 E. 2016/4174 K. Sayılı ilamı ile onanmıştır.
Mehmet Ali YIĞCI, tarafımca yapılan tespit ve öneri doğrultusunda almış olduğu, İdare Mahkemesi kararı ile uygun bulunup, Danıştay tarafından da onaylanan Üç Günlük Ücret Kesimi Cezası nedeniyle şahsıma karşı husumet duymaktadır.
Kuruluşu zarara uğrattığı için hakkında kesinleşmiş mahkeme kararı ile Üç günlük ücret kesme cezası verilen Mehmet Ali YIĞCI, Genel Müdürlük görevinden alınması gerekirken, Genel Müdürlük görevine devam etmiş, bu cezayı öneren şahsımı da husumet nedeniyle FETO/PDY Terör örgütü ile ilgili göstererek kamu görevinden çıkartmıştır.
2 - Ayrıca, Kuruluşça yapılan bir ihale ile ilgili Mahkeme Kararı ve Sayıştay önerileri doğrultusunda ihale konusu ürünün geç teslim edilmesine rağmen yüklenici firmaya ceza kesilmemesi ve teslim alınan ürünün ayıplı olmasına rağmen kabul edilmesi nedeniyle tarafımca soruşturma yürütülmüştür. Teftiş Kurulu Başkanı olarak yapmış olduğum söz konusu tahkikatta 3628 sayılı yasanın 17 ve 18. Maddeleri gereği Mehmet Ali YIĞCI’nın da muayene-kabul komisyonu üyesi olduğu sorumlular hakkında Savcılık Makamına suç duyurusunda bulunulmuştur.
Mehmet Ali YIĞCI tarafından görevim gereği yapmış olduğum bu suç duyurusu nedeniyle de şahsıma karşı husumet duyulmaktadır.
Bu yapı ile hiçbir ilgim olmamasına ve hatta siyasi ve inanç yönüyle ötedenberi bu yapıya ters bakmama rağmen, yukarıda açıklanan iki ayrı konudan dolayı şahsıma karşı husumet besleyen Genel Müdür Mehmet Ali YIĞCI tarafından FETO/PDY Terör örgütü ile ilişkilendirilerek kamu görevinden çıkarılmam; bana ve aileme karşı yapılan büyük bir haksızlık ve zulümdür.
Saygılarımla, Kemal ARSOY "
MEHMET ALİ YIĞCI HAKKINDA MAHKEME KARARLARI
Haber: Recep CANPOLAT / DENİZ HABER AJANSI
