Trabzon Limanı, Türkiye’deki 186 liman ve kıyı tesisi arasında borsaya açılan tek liman işletmesi olarak da dikkat çekiyor.
Türkiye’nin önemli lojistik noktaları arasında bulunan Trabzon Limanı, geride kalan 17 yılda hem iş yükü kapasitesini hem de potansiyelini katladı. Yapılan Özelleştirme İhalesi sonucunda Albayrak Grubu tarafından 21 Kasım 2003 tarihinde 30 yıllık işletme hakkı devralınan liman geride kalan süre zarfında önemli projelerin de buluşma noktası haline geldi.
Trabzon Liman İşletmeciliği Genel Müdürü Muzaffer Ermiş, kılavuzluk, römorkaj, barınma, ardiye, terminal, gemilere yükleme-boşaltma, elektrik ve su hizmetleri verilmesi gibi önemli işlevleri yerine getirdiklerini dile getirdi.
Trabzon Limanı geçmişinin M.Ö. 117-119. yıllarına dayandığını ifade eden Ermiş, “1988 yılında Trabzon Limanı deniz hudut kapısı olarak ilan edilmiştir. 1996 yılında yolcu giriş-çıkışı olarak Türkiye’nin en büyük deniz hudut kapılarından biri haline geldi” dedi.
HER ALANDA KAPASİTE ARTTI
Albayrak Grubu bünyesinde, Trabzon Limanı’ndaki elleçleme kapasitesinin 3,9 milyon tondan 10 milyon tona yükseldiğini ifade eden Ermiş, açık depolama kapasitesinin 3 milyon tondan 5 milyon tona ve gemi kabul kapasitesinin de 2000 adet/yıl’dan 2500 adet/yıl’a çıktığı bilgisini verdi.
Devralındığı 2003 yılında elleçleme tonajı 997 bin ton iken, bunu üç katından fazla arttırarak 3,1 milyon tona yükselttiklerini söyleyen Muzaffer Ermiş, “Kamu döneminde 5,6 milyon dolarlık bir gelir elde edilirken, biz bunu 20 milyon dolarlara çıkardık. Kişi başına elleçleme kamu döneminde yaklaşık 4 bin ton iken, özelleştirmeden sonra bu 17 bin ton seviyesine çıkmıştır” diye konuştu. Gerçekleşen değişimin ortada olduğunu kaydeden Ermiş, özelleştirme sonrası atılan adımlarla Trabzon Limanı’nın dünya coğrafyasındaki özellikle Karadeniz Bölgesi’ndeki misyonunu kazanmaya başladığımı aktardı.
BORSAYA AÇILAN TEK LİMAN BİZİZ
Trabzon Limanı’nın Türkiye’de uluslararası 186 liman ve kıyı tesisi arasında borsaya açılma cesaretini gösteren tek kurum olduğunu bildiren Muzaffer Ermiş, “Birinci yılda vadettiğimiz temettü dağıtımının yüzde 70’i yerine ikinci yılda da yüzde 100’ünü dağıttık. Devam eden bu yıl da genel kurulumuzu yaptık fakat pandemiden dolayı ancak temettümüzün yüzde 25’ini dağıtma konumuna geldik. Bize kalmış olsa yine yüzde 100’ünü dağıtmayı arzu ederdik fakat bu tamamen yasal bir belirleme sonucu oluşmuştur” diye konuştu. Trabzon Liman İşletmeciliği A.Ş’nin, yüzde 39,5’i halka açık, Albayrak Grubu bünyesindeki bir şirket olduğunu söyleyen Ermiş, “2019 yılındaki net karımız 50 milyon TL civarındadır. Bir önceki yıla oranlamaya kalktığımızda özellikle pandemi sürecinde ilerleme kaydetmişiz. Limanımızda pandemiye karşı her türlü tedbiri de aksatmadan sürdürmüşüz” dedi.
ÖNEMLİ PROJELERE EV SAHİPLİĞİ YAPTI
Muzaffer Ermiş, bölgede yer alan tek kruvaziyer limanı olduklarını da dile getirdi. Devraldıkları tarihte limana sadece 1 tane kruvaziyer gemisi gelmiş olduğunu aktaran Ermiş, gerçekleştirdikleri çalışmalarla bunu 40’lara kadar çıkardıklarını ifade etti. Süreç içerisinde önemli projelere de ev sahipliği yaptıkları bilgisini veren Ermiş, şunları söyledi:
“2004 yılında British Petrol’ün Hopa-1 sondajındaki petrol araması, 2010-2011 yıllarında TPAO’nun Sürmene-1 derin deniz sondajı ve NATO kuvvetleri arasında yer alan Afganistan’da görev yapan Alman Silahlı Kuvvetleri malzemeleri Trabzon Limanı üzerinden gemilerle Almanya’ya gitmesinde lojistik merkez olarak görev yapmış, aynı doğrultuda Norveç, İsveç, Danimarka ve Belçika silahlı kuvvetlerine hizmet verilmiştir. Son dönemdeki önemli çalışmalarımızdan birisi de Fatih Sondaj Gemisi’nin Trabzon Limanı’nda ağırlanmış olmasıdır. Sökülmesi gereken kuleler Haydarpaşa Limanı’nda söküldükten sonra buraya getirilmiştir. Trabzon Limanı’nda kurulan 160 metre boyunda vinçle beraber montajı gerçekleştirilip, uğurlanan Fatih Sondaj Gemisi’nin, Tuna-1 kuyusundaki doğal gaz keşfinde bizim de payımızın olduğunu düşünüyoruz.”
Suriye ve Irak’ta süren çatışma ortamı ve İran’a uygulanan ambargo gibi bölgesel siyasi sorunların en büyük handikapları olduğunu ifade eden Trabzon Liman İşletmeciliği Genel Müdürü Muzaffer Ermiş, bu sorunların aşılması halinde ticari potansiyelin çok daha fazla artacağını dile getirdi.
Demiryolu imkanlarını da eksikleri olarak gördüklerini söyleyen Ermiş, "Karadeniz'i Akdeniz’e bağlayacak olan tarihi otoyol projesi bitmek üzeredir. Bu bu yol Trabzon Limanı’na da büyük ivme kazandıracaktır. Trabzon Limanı’ndaki yapılan yatırımlar sonucunda özellikle konteyner trafiğinin Trabzon Limanı’na getirilmek suretiyle, ihracatçı İstanbul, İzmir ve Mersin’e gitmek yerine, bu hizmeti Trabzon’da ayaklarına getirilmiştir" dedi.
İRAN’A AMBARGO SON BULMALI
İran transit ticaretinin Trabzon Limanı’na yeniden kazandırılması için de mücadeleyi 17 yıldır sürdürdüklerini söyleyen Muzaffer Ermiş, şöyle konuştu:
“Gelecekteki beklentilerimiz, uygulanan ambargonun kalkması suretiyle yapımı devam eden ve 2021/22 yılında bitirilmesi planlanan Zigana Geçidi’nin ve Kop Dağı Geçidi’nin tünelle geçilmek suretiyle Trabzon’dan Gürbulak’a gidecek yolda transit taşımacılık çok önemli ivme kazandıracaktır. Trabzon’dan Gürbulak’a kadar 550 km boyunca yüzlerce irili ufaklı yerleşim yeri vardır. Ne yazık ki ambargo bu bölgede gerçekleşebilecek olan ticaretin önünde büyük bir engel teşkil ediyor.”
DENİZ HABER AJANSI
