Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Deniz ve İçsular Düzenleme Genel Müdürlüğü, Çanakkale Boğazı'nda yakıt alan firmaların beklemeden geçişinin yapacağı ve öncelik tanınacağı hükmünün iptal edilmesiyle birlikte, Kolin Şirketler Grubu İştiraki Çanakkale Liman İşletmeleri A.Ş., yazılı bir basın açıklması yaptı.
Çanakkale Liman İşletmeleri A.Ş. Basın ve Halkla İlişkiler Sorumlusu Huri Özgenç imzasıyla "Türk Boğazları'nın kaosa sokulduğunu iddia edenler, yıllardır Türk Boğazlarını sömürüyor" başlığıyla yapılan yazılı açıklamada, Deniz Haber Ajansı'nda yayınlanan haberlerin, Düzgit Şirketler Grubu tarafından yaptırıldığı iddia ederek, isim vermeden Düzgit Şirketler Grubu'nun, İstanbul ve Çanakkale Boğazı'ndan geçen tüm gemilere içki ve sigara satarak, Türk Boğazlarını sömürdüğünü belirtti.
Yapılan aynı açıklamada, Çanakkale Boğazı Karanlık Liman'da gemilere yakıt ikmali yapılmasının, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından iptal edilmemesine rağmen, "Türk yakıt sektörünün önünü açacak olan bir izin iptal edilmiş, değerli bir liman başkanı görevden alınmış ve Türk yakıt sektörü ülkemize döviz kazandıracak ciddi bir rekabet avantajını kaybetmiştir." denilerek, Montrö Boğazlar Sözleşmesine ve Boğaz Rejimi maddelerine aykırı olan Kolin Şirketler Grubu'na imtiyaz sağlayan 'Promosyonlu Boğaz Geçişi'nin iptaline değinmemesi, şaşkınlıkla karşılandı.
1990 yılında Yunanistan'ın Pire şehrinde kurulan BMS United Bunker şirketine de değinen açıklamada, "BMS United firmasının bir Danimarka firması olduğunu gizleyerek Pire’deki ofisleri üzerinden Yunan şirketi gibi gösterme gayretine düşmüşlerdir. Ne acıdır ki iddia sahipleri, İstanbul merkezli diğer tüm ikmalciler gibi hem BMS hem de bağlı olduğu Bunker Holding A/S Danimarka şirketinin diğer iştirakleri ile yıllardır çalışmaktadırlar." denildi.
Kolin Şirketler Grubu iştiraki Çanakkale Liman İşletmeleri A.Ş. tarafından "Türk Boğazlarını kaosa sokulduğunu iddia edenler, yıllardır Türk Boğazlarını sömürüyor" başlığıyla yapılan yazılı açıklama aynen şöyle;
"TÜRK BOĞAZLARININ KAOSA SOKULDUĞUNU İDDİA EDENLER, YILLARDIR TÜRK BOĞAZLARINI SÖMÜRÜYORLAR
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Deniz ve İçsular Düzenleme Genel Müdürlüğü'nün 24 Ocak 2019 tarihinde yayınlamış olduğu, Çanakkale Boğazı’nda Karanlık Liman’da yakıt ikmali ve atık alım hizmetlerine izin verildiğine dair yazıya atıfta bulunularak “Çanakkale Boğazı'ndan geçiş yapan gemilerin Kolin Şirketi iştiraki firmadan yakıt almaları halinde öncelik tanınacağı ve boğaz geçişlerinde bekleme yapmayacağı” şeklinde bir iddia ortaya atılmıştır. Ancak yazının içeriğine bakıldığında bu yazı ile bir şirkete değil, Çanakkale Boğazı’nda hizmet verecek tüm ikmalcilere, dolayısıyla sektörün tamamına bir ayrıcalık verilmiştir. Nasıl ki bugün İstanbul’da birden fazla yakıt ikmalcisi varsa yarın Çanakkale’de de birden fazla ikmalcinin olması olağandır.
Bu iddiayı ortaya atanlar, daha dün İstanbul Boğazı’nın alternatifi olarak Aliağa’da bir yakıt ikmal noktası oluşturacaklarını beyan ederek Çanakkale Boğazı’nda iki yıldır yapılmakta olan yakıt ikmali hizmetini yok saymışlar ve bu iddialarını temsil ettikleri Deniz Ticaret Odasının bir projesi olarak sunmuşlardır. Yine bu iddiayı ortaya atanlar, Bakanlığın aslında bu yazıyla sektörün gelişmesi ve yurtdışındaki rakipleriyle rekabet gücünün artırabilmesi adına almış bir karar olduğunu kendi çıkarları uğruna görmezden gelmeyi tercih etmişlerdir. Halbuki Bakanlık geçmişte yine aynı maksatla Tuzla ve Yalova tersanelerine giden gemilere Türk Boğazlarında geçiş önceliği tanımış olup bu uygulama halen devam etmekte ve sektör bu sayede güçlenerek büyümektedir. Sektöre bu kötülüğü yapanlar acaba geçiş önceliği izni Çanakkale yerine İstanbul Boğazı için verilmiş olsaydı yine aynı yaygarayı kopartırlar mıydı? Umut edilirdi ki bu iddia sahiplerine DTO’nun ilgili meslek komitesi meclis üyeleri destek vermek yerine karşı çıkmış ve Bakanlığın geçiş önceliği izninin iptali yerine aynı iznin İstanbul için de verilmesini talep etmiş olsalardı.
Bakanlığın Karanlık Liman izni ile Türk Boğazlarını kaosa soktuğunu iddia eden bu zihniyet, aslında yıllardır Türk Boğazlarını sömürmeye devam etmektedir. Kendi tabirleriyle “promosyon içeren bir yönetmelik” ile yıllardır hem İstanbul hem de Çanakkale Boğazlarından geçen tüm gemilere içki ve sigara satan bu firma, Türk Boğazlarında gümrüksüz satış mağazası hizmeti vermekten vazgeçmediği müddetçe yönetmelik gereği başkalarının bu işe talip olması ihtimali bile yoktur. Bu yönetmelik ile Türk Boğazları, tek bir firma tekeline teslim edilmiş ve diğer firmalara rekabet şansı dahi tanınmamıştır.
Basında çıkan kasıtlı, taraflı ve asılsız haberlerle olay sektörel olmaktan çıkartılarak uluslararası siyasi ilişkiler seviyesinde bir algı oluşturulmaya çalışılmıştır. Bu asılsız iddiaları ortaya atanlar, BMS United firmasının bir Danimarka firması olduğunu gizleyerek Pire’deki ofisleri üzerinden Yunan şirketi gibi gösterme gayretine düşmüşlerdir. Ne acıdır ki iddia sahipleri, İstanbul merkezli diğer tüm ikmalciler gibi hem BMS hem de bağlı olduğu Bunker Holding A/S Danimarka şirketinin diğer iştirakleri ile yıllardır çalışmaktadırlar.
Denizcilik sektörü adına konuştuğunu iddia eden ama sadece şahsi çıkarları için endişeye kapılmış bir zümrenin yaptırmış olduğu saptırılmış bu haberler nedeniyle Türk yakıt sektörünün önünü açacak olan bir izin iptal edilmiş, değerli bir liman başkanı görevden alınmış ve Türk yakıt sektörü ülkemize döviz kazandıracak ciddi bir rekabet avantajını kaybetmiştir."
Haber: Recep CANPOLAT / Deniz Haber Ajansı