Türk turizminin olduğu kadar, karada ve denizde bin 800’e yakın yat bağlama kapasitesi, 5 adet marinası ve Lara Birlik Plajı’nda 300 dönüm üzerinde kurulacak kruvaziyer limanıyla Türk denizciliğinin de atar damarlarından biri olan Antalya, denizcilik adına önemli bir buluşma sayılan “Türk Denizciliğine Bakış” paneline ev sahipliği yaptı.
Türk denizciliğinin geleceği ve sorunları Antalya'da düzenlenen panelde masaya yatırılıyor. Gazeteci Noyan Doğan'ın moderatörlüğünde gerçekleşen panele, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşarı Suat Hayri Aka, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, TOBB Başkan Yardımcısı Halim Mete, Deniz Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, Gemi İnşa Sanayicileri Birliği Başkanı Murat Kıran, Türk P&I Genel Müdürü Remzi Ufuk Teker, DTO Antalya Şube Başkanı Bekir İnanç Kendiroğlu katıldı.
Antalya başta olmak üzere Türkiye’nin deniz turizmi ve taşımacılığı açısından öne çıkan bölgelerinde emniyet ne durumda, deniz ulaşımı ve turizminde, güvenli şekilde yelken açabilmek için “Su Araçları Sorumluluk Sigortası” yaptırılması zorunluyken, kimler ne kadar bu sorumluluğu yerine getiriyor, can ve mal güvenliği, çevre koruma hangi noktada, deniz turizmi, taşımacılığı, denizlerde güvenlik konularına dair tüm sorular cevaplandı.
'Türkiye, önemli bir kruvaziyer destinasyonu'
Panelde ilk olarak söz alan Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşarı Suat Hayri Aka Türkiye'nin deniz ve deniz turizmi gücününün yüksek olduğunu ifade ederek; 'Türkiye, 128 uluslararası limana ev sahipliği yapan ve 29 bin DWT'lik ticaret filosuna sahip olan bir ülke. Turizm gelirlerinin büyük bir kısmını deniz turizminden karşılayan bir ülke. Türkiye'nin deniz turizmi 3.5 milyar dolar. Önemli bir kruvaziyer limanı destinasyonuyuz.' şeklinde konuştu.
'5 bin 553 gemi Türk bayrağına geçti'
Aka, Türk sahipli yabancı bayraklı gemilerin Türk bayrağına geçişi ile ilgili düzenlemeden bahsederek; 'Türk sahipli yabancı bayraklı gemilerin, Türk bayrağına geçmesi için bir düzenleme yapılmıştı. Bu geçişi cazip hale getirmek için KDV indirimi yapıldı, ÖTV kaldırıldı. Dolasıyla Türk sahipli yabancı bayraklı gemilerin Türk siciline geçmesi desteklendi. 5 bin 553 türk bayraklı tekne oldu. Çok başarılı ve güzel bir uygulama oldu. Hopa’dan İskenderun’a kadar türk bayraklı gemilerin dolaştığını göreceğiz. Yunanistan limanlarına giden Türk teknelerinin sorunlarını çözmek için harekete geçtik. Tekne sahipleri ve kaptanlar rahatlıkla Yunan limanlarına gidebilir. Sorunların aşılması için olumlu adımlar atıyoruz.' dedi.
'Daha fazla marina yapılıp, işletilmeli'
TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halim Mete ise konuşmasında; Türk denizcilik sektörünün oldukça geliştiğini belirterek şunları söyledi; 'Geçmişten bugüne denizcilikte çok mesafe katettik. Bu gelişmelerin devam etmesi gerek. Deniz Ticaret Odası ile gördük ki balıkçılıktan acentelere, kruvaziyer turizmine kadar bir sürü alan var. Yat inşa tersanesini gördüğümüzde gurur duyduk. 61 marina olduğunu öğrendim. Daha fazla marina yapılıp işletilmesi lazım. Başta İstanbul olmak üzere Antalya gibi şehirlerimiz kruvaziyer turizminden henüz gerekli verimi alamadı. Daha fazlası olması lazım.’
Mete, Türkiye’nin sahip olduğu turizm potansiyeline vurgu yaparak; ‘Bir ülkenin gelişebilir olması için ekonomisinin güçlü olması lazım. Türkiye’nin turizminde deniz turizminin yüzde 25 gibi bir payı var. Bunun kıymetini bilmeliyiz.’ şeklinde konuştu.
'Cruise turizmi açısından daha iyi bir noktadayız'
İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan Antalya'da gerçekleşen 'Türk Denizciliğine Bakış' panelinde konuştu. Antalya'da baharla beraber denzicilik sezonunuz açıldığını dile getirdi. Son bir senede denizcilik sektöründe çok şeyin değiştiğini vurgulayan Kalkavan;' Bir senede çok şey değişti. Artılarımız eksilerimiz var. Güvenlik ve cruise turizmi açısından daha iyi bir noktadayız, yavaş yavaş hareketlenmeler başladı. Cruise turizminde iki sene önceden bir program yapıldığı için, biz bu seneyi kaybetmiştik. Gelecek seneyi kurtarmaya çalışıyoruz.' dedi.
'Yatırım yaparken bazen talep beklemek değil, talebi oluşturmak gerek' diyen Kalkavan sözlerini şöyle sürdürdü; 'Bazen talebi oluşturan olmak gerekir. Bu da deniz turizminde detsinasyon oluşturmak demektir. Bu yapıldığında Türkiye'ye kaçınılmaz olarak milyonlarca turist gelecek ve Türkiye deniz turizminde ileri gidecek.'
'Deniz ülkesiyiz ama denizci bir millet değiliz'
Özellikle deniz turizminde ciddi bir istihdam olduğunu belirten Kalkavan; 'Bakanlığımız istihdamı geliştirmek için çok ciddi destek veriyor. Deniz turizmi ciddi istihdam olan bir alan. Yüzlerce, binlerce istihdamımız var. Güvenlik sebebiyle bir ara deniz turizminde tokat yedik. Yabancı turist gelmediğinde, yerli turistle br noktaya kadar gidebildik. 26 binin altında bir bağlama kapasitemiz var ama bunu yükseltmemiz lazım. Bu ülkeye yakışmıyor. Yatırım ortamını iyileştime kapsamında marina yapımlarının sürelerini istediğimiz noktaya çekemedik. Deniz ülkesiyiz ama henüz denizci bir millet değiliz.' şeklinde konuştu.
Buse ÜRGİR / DENİZ HABER AJANSI