Türkiye'de özel sektör tersaneleri tarafından inşa edilen en büyük ve ileri teknolojiye sahip Harp Gemisi olan Amfibi gemi "Bayraktar" bugün Tuzla Adik Tersanesi'nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı törenle denize indirildi.
Burada konuşan Erdoğan, "Türkiye 2002 yılında savunma sanayi ihtiyacından yüzde 80'ini ithal etmekte olan bir ülkeydi. Bu vahim tabloyu istikbalimiz ve istiklalimiz için çok büyük bir tehdit olarak gördüğümüz için savunma sanayimizi önceliklerimiz arasına aldık. Savunma sanayiindeki dışa bağımlılığı yüzde 40'lara kadar indirdik. Hedefimiz 2023 yılında savunma sanayinden dışa bağımlılığımızı tamamen ortadan kaldırmaktır" dedi.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde hizmet verecek amfibi gemi Bayraktar’ın denize indirilme törenine katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Barış istiyorsak daima savaşa hazır olmalıyız. Bu anlayışla kendimiz, bölgemiz ve tüm dünyada barışı, huzuru, güvenliği daim kılmak için tüm unsurlarıyla ordumuzu güçlendirmeyi sürdüreceğiz. Biz, dostlarımızın emin olmasını sağlamak, birliğimize ve bütünlüğümüze göz dikenleri de caydırmak için bu yatırımları yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz” dedi.
Bayraktar’ın inşa edildiği ve İstanbul Tuzla’da bulunan Anadolu Deniz İnşaat Kızakları (ADİK) Tersanesi’nde gerçekleşen törende; Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, ADİK yöneticileri, geminin yapımında görev alan personel ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı mensuplarının yanı sıra çok sayıda davetli de hazır bulundu.
Bayraktar’ın indirilmesinden önce yaptığı konuşmasına, geminin ülkemiz, milletimiz ve tüm denizcilerimiz için hayırlara vesile olmasını dileyerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 27 Eylül’de kutlanan Preveze Deniz Zaferi’mizin yıldönümünü kutladı ve “Bugün burada denize inişine şahitlik ettiğimiz Bayraktar gemimiz vesilesiyle, Barbaros Hayrettin Paşa’yı ve tüm denizcilerimizi bir kez daha tazimle, özlemle, rahmetle yad ediyorum” dedi.
“BAYRAKTAR GEMİSİ DENİZLERDEKİ GÜCÜMÜZE GÜÇ KATACAK”
Denizcilerimizin hüküm sürdüğü dönemde barışın, huzurun, adaletin hâkim olduğu Akdeniz’de, bugün yaşanan acı hadiseleri üzüntüyle takip ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tarihimizin ve medeniyetimizin bize verdiği görevleri, bugün de bihakkın yerine getirmenin çabası içindeyiz. Akdeniz’de, Ege’de hiçbir masumu kendi haline terk etmedik, hiçbir mazluma sırtımızı dönmedik” diye konuştu.
Sahil güvenliğimizle kendi kara sularımızda, donanmamızla da dünyanın dört bir yanında insanlığın huzuru, adaleti ve barışı için çalıştıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün denize indirilen Bayraktar gemisinin de denizlerdeki gücümüze güç katacağını vurguladı.
“TÜM BU GELİŞMELER, SAVUNMA SANAYİNDE ELDE ETTİĞİMİZ İLERLEMELERİN DENİZCİLİK ALANINDAKİ YANSIMALARIDIR”
Türkiye’nin ilk amfibi gemisini 2010 yılında denize indirdiğini, ardından Milli Savaş Gemisi Projesi kapsamında üretilip 2011’de Heybeliada, 2013’te Büyükada gemilerinin donanmamıza teslim edildiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şöyle dedi: “Tüm bu gelişmeler, savunma sanayinde elde ettiğimiz ilerlemelerin denizcilik alanındaki yansımalarıdır. Geçmişte, arzu ettiğimiz gemileri, uçakları, araç-gereçleri paramızla dahi almakta zorlandığımızı asla unutmadık, unutmayacağız. Savunma sanayimizin diğer unsurları gibi, gemilerimizi, denizaltılarımızı ve diğer ihtiyaçlarımızı kendi tasarımımız ve kendi üretimimiz olarak ülkemizde tedarik edebiliyor olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, 2002 yılında savunma sanayi ihtiyaçlarının yüzde 80’ini ithal etmek zorunda olduğunu, bugün bu oranın yüzde 40’lara indirmeyi başardıklarına değinerek, hedeflerinin 2023 yılında savunma sanayiinde dışa bağımlılığın bütünüyle ortadan kaldırılması olduğunu ifade etti.
Temel savunma ihtiyaçlarımızın tamamını kendimiz tasarladığımızda ve ürettiğimizde, istiklalimize ve istikbalimize daha güvenli bakabilir hale geleceğimizi kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu başarıda emeği geçenlere de teşekkür ederek, “Bilhassa Başbakanlığımıza, Milli Savunma Bakanlığımıza, Genelkurmay Başkanlığımıza, Kuvvet Komutanlıklarımıza, Savunma Sanayi Müsteşarlığımıza, firmalarımıza ve tabii elbette mühendislerimize ve işçilerimize, milletim adına şükranlarımı sunuyorum” dedi.
“YENİ PROJELERLE DONANMAMIZI GÜÇLENDİRECEĞİZ”
Bu çalışmaların kesintisiz şekilde sürdürüleceğini, bu alandaki projeleri devam ettirip yeni projelerle donanmamızı güçlendirme kararında olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Çalışmalarımızı, Yavuz Sultan Selim’in ve Gazi Mustafa Kemal’in şu güzel sözünü kendimize ilke edinerek yürütüyoruz. Ecdadımız diyor ki; ‘Hazır ol cenge, eğer ister isen sulh u salah.’ Evet… Barış istiyorsak daima savaşa hazır olmalıyız. Bu anlayışla kendimiz, bölgemiz ve tüm dünyada barışı, huzuru, güvenliği daim kılmak için tüm unsurlarıyla ordumuzu güçlendirmeyi sürdüreceğiz. Bundan hiç kimse rahatsız olmasın. Bu milletin tarihinde sömürgecilik ayıbı kesinlikle yoktur, bundan sonra da olmayacaktır. Biz, dostlarımızın emin olmasını sağlamak, birliğimize ve bütünlüğümüze göz dikenleri de caydırmak için bu yatırımları yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz.”
Helikopter, tank, insansız hava aracı, uçak gibi pek çok projede çok ciddi ilerlemeler kaydedilip üretim aşamasına gelindiğine; ancak hala kat edilecek mesafeler olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Temmuz ayından beri yeniden tırmanışa geçen terör saldırıları, bölgemizde yaşanan gelişmeler ve daha pek çok işaret, bizim bu çalışmaları süratlendirmemizi, hazırlıklarımızı tamamlamamızı gerektiriyor” değerlendirmesinde bulundu.
“KÜRESEL SİSTEM YENİDEN YAPILANMA SÜRECİNE GİRDİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel sistemin, ekonomik kaosla birlikte jeopolitik bir yeniden yapılanma süreci içine girdiğinin ve bu sürecin tüm önemli çatışma, çekişme ve mücadelelerinin bizim yakın çevremizde cereyan ettiğinin altını çizerek şu açıklamalarda bulundu: “Bu dönemi, ülkemiz ve milletimiz lehinde değerlendirebilmemizin en başta gelen şartı, güçlü bir orduya, güçlü bir savunma sanayine, güçlü bir yüksek teknolojiye dayalı üretim altyapısına sahip olmamızdır. Askerî güçle desteklenmeyen diplomasi, sizi yolda bırakır.”
Bu yüzden Türkiye’nin her alanda kendisini teçhiz etmesi, eksiklerini tamamlaması ve hedefine doğru tam yol ilerlemesi gerektiğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “ATAK helikopterlerimizi, MİLGEM gemilerimizi, ALTAY tanklarımızı, HÜRKUŞ uçaklarımızı, ANKA ve diğer insansız hava araçlarımızı, uydularımızı, KİRPİ ve diğer zırhlı personel taşıyıcılarımızı, füzelerimizi, roketlerimizi, tüfeklerimizi bir an önce eksiksiz olarak devreye almalıyız. Bugün denize indirme törenini gerçekleştirdiğimiz Amfibi Gemimiz Bayraktar’ı, bu kararlılığımızın bir sembolü olarak kabul ediyorum. Bu geminin ülkemize kazandırılmasında emeği geçenleri bir kez daha kutluyorum. Kredi temininde tüm hassasiyetini ortaya koymak suretiyle milli bankamız Ziraat Bankası’nı gösterdiği olumlu yaklaşım sebebiyle tebrik ediyorum. Gemimizin yolu açık, denizleri sakin, pruvası neta olsun diyor, hepinize sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından TCG Bayraktar gemisi denize indirildi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı kullanımına sunulacak Bayraktar, gelişmiş ve ileri Muhabere Elektronik ve Komuta Kontrol imkanları ile, Harekât ve Lojistik görevlerine katkı sağlamanın yanında, gerektiğinde Doğal Afet Yardım Görevlerini yerine getirecek imkân ve kabiliyetlere de sahip.
TAMAMEN MİLLİ
Araç ve personel taşıma kapasitesi, gündüz ve gece helikopter harekâtı yapma kabiliyeti, ateş desteği ve acil sağlık hizmetleri imkânı ile Bayraktar Türk Deniz Kuvvetlerini dünya denizlerinde bir adım daha öne taşıyacak. Bayraktar'ın savaş sistemi tasarım ve entegrasyonu tamamen milli imkanlarla gerçekleştirildi.
OKYANUSLARDA GÖREV YAPACAK
Karadeniz, Marmara, Ege Denizi ve Akdeniz harekat alanları ile çevre ve uzak denizlerin uluslararası sularında emniyetle seyir yapabilecek imkanlara sahip olan Bayraktar, amfibi harekat ile idari ve lojistik görev fonksiyonlarına katkı sağlayacak, gerektiğinde Doğal Afet Yardım (DAFYAR) görevleri çerçevesinde de kullanılabilecek.
NÜKLEER KORUMALI
Gemi tek tekneli, deplasman tipi ve tamamen çelik konstrüksiyon olarak inşa edildi. Bayraktar'ın üst binası balistik korumalı olarak dizayn edildi. Bayraktar, Nükleer, Biyolojik ve Kimyasal saldırılar için tam personel korumasına da sahip.
Yerli ve özgün tasarım ile tamamen çelik olarak inşa edilen Bayraktar'da, 15 tonluk genel maksat helikopterinin iniş kalkışına olanak sağlayacak helikopter platformu bulunuyor. Yükleme/boşaltma işlemlerini sağlayabilmek amacıyla geminin başında, kıçında ve yan tarafında birer adet kapak bulunuyor. Gemide, ayrıca, her biri 8 ton yük veya 40 kişi taşıyabilen, 20 knot sürat yapabilen 4 adet LCVP çıkarma aracı ve 3 adet kendinden tahrikli ponton yer alıyor.
İŞTE BAYRAKTAR'IN TEKNİK ÖZELLİKLERİ
- Toplam Boy : 138.75 m
- Su Hattı Boyu : 130.80 m
- En : 19,60 m
- Deplasman : 7254 ton
- Başta Su çekimi : 2 m'den az
- Kıçta Su Çekimi : 5 m'den az
- Maksimum Sürat : 18 knot
- Denizde Kalma : 15 knot sürat ile en az 5000 deniz mili; 30 gün
- Denizcilik Özelliği : Deniz Durumu 5'te kısıtsız, 6'da kısıtlı kullanım
- Yatak Kapasitesi : 566 adet
- Personel Kapasitesi: Toplam 486 Kişi
- Gemi Personeli: 12 Subay, 51 Astsubay, 66 Er (Toplam 129 Kişi)
- Ortak Harekat Grubu Personeli: 17 Subay
- Amfibi Personel: 350 Kişi
- Taşıma Kapasitesi
- 1200 ton çeşitli Yük/Araç
- Güverte Alanı
- Açık Güverte: 690 m2
- Kapalı Araç Güvertesi: 1100 m2
ELEKTRİĞİNİ ÜRETİYOR
Bayraktar gemisinde, sürat değerlerini ve manevra kabiliyetini sağlayabilmek üzere her biri 4 dizel makine, 2 ridakşınger, 2 şaft sistemi, 2 değişken açılı pervaneden oluşan ana tahrik sistemi kullanılıyor. Gemide ayrıca, iki adet tünel tip baş itici bulunuyor. Gemide elektrik üretimi, 4 ana jeneratörle sağlanıyor. Gemide ayrıca, bir adet acil durum jeneratörü de bulunuyor. Bunların dışında gemide yerli üretim olan Komuta Kontrol Sistemi ve Stabilize Makineli Tüfek Platformu (STAMP) ile beraber pek çok elektronik sistem ve silah sistemi de yer alıyor.
Deniz Haber Ajansı