Dünya sinema tarihinin ilk Türk-Japon ortak yapımı “Ertuğrul 1890”; iki ülkenin halkları arasında 95 yıl arayla, 1890’da Kushimoto’da ve 1985’te Tahran’da yaşanan, iki karşılıksız yardımlaşma ve kurtarma hikâyesini etkileyici bir dille anlatıyor.
Birbirine 9000 km uzaklıkta, ama derin bir bağa sahip iki yakın ülkenin, Japonya ve Türkiye’nin ilk ortak sinema filmi “Ertuğrul 1890”; karşılık beklemeden yapılan iyiliklerin, kilometrelerce uzaklığı yok ettiğini kanıtlayan iki tarihi olayı beyazperdeye taşıyor. Film; 1890 yılında Japon karasularında batan Osmanlı firkateyni Ertuğrul’un hazin hikâyesi ile 1985’te 215 Japon vatandaşının, Turgut Özal’ın talimatıyla THY tarafından İran-Irak savaşından kurtarılmasının çarpıcı gerçek öykülerini kurgusal bir senaryoyla aktarıyor.
Yapımcılığını Türkiye tarafında T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, Japonya tarafında ise Ertugrul Film Partners yapım ortağı grubunun üstlendiği “Ertuğrul 1890”ın uygulayıcı yapımcılığını ise; Türkiye’de Böcek Yapım, Japonya’da TOEI şirketi yapıyor. Filmin geniş oyuncu kadrosunda Türkiye’den; Kenan Ece, Alican Yücesoy, Uğur Polat, Mehmet Özgür, Tamer Levent, Melis Babadağ, Murat Serezli, Deniz Oral, Hakkı Haluk Cömert, Cem Cücenoğlu, Erkan Pekbay, Mert Aygün, Alper Düzen gibi önemli oyuncular yer alıyor. Filmde ayrıca, Japon sinemasının en tanınmış oyuncularından Seiyo Uchino ve Shioli Kutsuna ile Naoto Takenaka, Yui Natsukawa, Toshiyuki Nagashima, Takashi Sasano, Yukiyoshi Ozawa rol alıyor. Yönetmen koltuğunda ünlü yönetmen Mitsutoshi Tanaka’nın oturduğu filmin; senaryosu Eriko Komatsu tarafından kaleme alınırken, senaryo ve tarih danışmanlığı Prof. Dr. İskender Pala tarafından yapıldı. Görüntü yönetmenliğini Tetsuo Nagata’nın yaptığı filmin sanat yönetmenliğini, Hakan Yarkın ile Hidefumi Hanatani üstlendi. Çekimleri Japonya ve Türkiye’de toplam 4,5 ayda tamamlanan “Ertuğrul 1890”; aynı zamanda bugüne kadar Türkiye’de yapılmış en büyük bütçeli sinema filmlerinden biri.
“Ertuğrul 1890” filmi; iki ülkenin tarihi açısından önemli bir yer tutan bu iki olayın yeni kuşaklara aktarılması ve böylece birbirinden binlerce kilometre uzakta bulunan iki ülkenin kadim dostluğunun hatırlatılması hedefiyle hayata geçirildi. 2011 yılında Japonya’da meydana gelen deprem sebebiyle bir dönem kesintiye uğrayan proje, daha sonra, her iki devletin de desteğiyle yeniden ivme kazandı.
Bu yıl dostluklarının 125. yılını kutlayan Türkiye ile Japonya’nın ilk ortak projesi “Ertuğrul 1890”; Türkiye’de 25 Aralık 2015’te sinemalarda!
1890 ve 1985 YILLARINDA TÜRK-JAPON İLİŞKİLERİNE DAMGA VURAN İKİ TARİHİ OLAY
1887 yılında bir Japon heyetinin İstanbul’a gelmesinin ardından, iade-i ziyaret olarak Japonya’ya gönderilmesi kararlaştırılan Osmanlı fırkateyni Ertuğrul, İstanbul’a dönüş yolunda fırtınaya yakalanır. 1890 yılında bir Eylül günü, Kashinozaki Deniz Feneri’ne yönelen gemi; kayalıklara çarparak 600’ü aşkın mürettebatı ile birlikte sulara gömülür. Sahile yaralı olarak ulaşabilen 69 kişi, Japon köylüler tarafından uzun süre misafir edilir. Denizden çıkarılabilen 150 kadar ceset ise fener yakınına gömülür ve daha sonra buraya, Türk-Japon dostluğunu simgeleyen bir anıt dikilir.
İran-Irak Savaşı’nın sürdüğü 1985 yılında ise; Saddam Hüseyin’in emriyle, 24 saat içerisinde Tahran hava sahasının sivil uçaklar için dahi güvenli olmayacağı ilan edilir. Bu tehdit üzerine tüm Avrupa ülkeleri, derhal uçak göndererek vatandaşlarını Tahran’dan tahliye eder, ancak Japonya, bu süre içinde vatandaşlarını aldırmak için uçak gönderemez. Durumun kendisine ulaşması üzerine, dönemin başbakanı Turgut Özal; THY’ye hemen talimat verir ve bir uçak sabaha karşı havalanarak Tahran’a iner. Saddam Hüseyin’in tanıdığı sürenin dolmasına dakikalar kala İran hava sahasına giren kaptan pilot Orhan Suyolcu, ikinci pilot Ali Özdemir ve uçuş ekibi; İran’da çalışan Japonlar ve yanlarındaki 30 kişilik yaşlı turist grubundan oluşan 215 Japon vatandaşını kurtararak “Yüzyılın Kurtarma Operasyonu”nu gerçekleştirir.
Deniz Haber Ajansı