Dünyada yalnızca Van Gölü'nde yaşayan ve 15 Nisan-15 Temmuz arası üreme dönemi olduğu için avlanma yasağı bulunan inci kefalleri, bu dönemde Van Gölü'nden çıkarak, tatlı sulara göç ediyor.
Üremek için yoğun çaba sarf eden balıklar, Alaska'daki somon balıkları gibi suyun akışının tersine yüzüyor. Van ekonomisine büyük katkı sağlayan inci kefallerinin üremek için başlattığı bu göç, her yıl binlerce kişi tarafından ilgiyle izleniyor.
Üreme göçü sırasında balıkların kolay avlandığı bu dönemde güvenlik güçleri aldıkları önlemlerle kaçak avcılığın önüne geçmeye çalışıyor. İnci kefalinin derelere gelmesini bekleyen kaçak avcılara güvenlik güçleri göz açtırmayınca, göldeki balık miktarı da artmaya başladı. Koruma çalışmaları sonuç verirken balıkların göçünün izlendiği derelerde balık yoğunluğu da arttı.
BİN KİŞİ İNCİ KEFALİ AVCILIĞINDAN GEÇİMİNİ SAĞLIYOR
Dünyada yalnızca Van Gölü'nde yaşayan inci kefali yaklaşık 15 bin insana geçim kaynağı oluyor. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Akkuş, 2000'li yıllarda, burada bin kişinin geçimini balıkçılıkla sağladığını fakat bugün havzada 15 bini aşkın insanın inci kefali avcılığından geçimini sağlayıp, evine ekmek götürdüğünü söyledi. Özellikle Covid-19 pandemisiyle beraber artık doğal kaynakların öneminin bir kez daha kavrandığını belirten Dr. Akkuş, "Ne kadar çok paranız olursa olsun, ekonomik olarak ne kadar güçlü olursanız olun, eğer üretim yapamıyorsanız, tarlada buğdayınız yoksa, denizdeki balıklarınızı avlayamıyorsanız hiçbir ehemmiyeti yoktur. Bu nedenden dolayı Van Gölü Havzası'nın en büyük doğal kaynağı olan inci kefalinin önemi bir kez daha anlaşılmış oldu" dedi.
'EN BÜYÜK ROL KADINLARA DÜŞÜYOR'
Dr. Akkuş, şimdi de bölgede yaşayan kadınların balıkçılık sektöründe iş imkanı bulabilmeleri için proje geliştirdiklerini ve kabul edilmesi halinde binlerce kadının balık ağı örerek para kazanabileceğini söyledi. Hedeflerinin bu kaynaktan yararlanan insan sayısını artırmak olduğunu anlatan Dr. Akkuş, önümüzdeki dönemde Van Gölü kıyısında yaşayan kadınlara balık ağı örme eğitimleri vermeyi planladıklarını ve kadınların ördüğü balık ağlarıyla hem Van'a hem de Türkiye'ye satarak geçim kaynağı elde edebileceklerini söyledi. Dr. Akkuş şöyle konuştu:
"İnci kefali balıkçılığından 15 bini aşkın kişi geçimini sağlıyor. Fakat koruma çalışmalarını tam manasıyla yürüttüğümüz zaman bu sayıyı çok daha yükseklere çıkartmamız mümkündür. Şu anda kadınların balık ağı örmesi ile ilgili yeni bir proje geliştiriyoruz. Eğer destek bulabilirsek balıkçı köylerinde kadınlara eğitim vererek, balık ağı dokumalarını öğreteceğiz. Ve bu bölgede yeni bir iş kolu oluşturmayı hedefliyoruz. Van'da her yıl binlerce metre ağ sipariş veriliyor. Bunların hepsi dışardan sipariş veriliyor. Bizim en büyük hedeflerimizden biri burada balıkçılık yapan insanlar ağa para vermesinler. Ağlarını kendileri üretsinler. Buradaki en büyük rol kadınlara düşüyor. Neden buradaki balıkçı köylerindeki kadınlar balıkçı ağı dokumasınlar ki? Kadınlar kışın boş vakitlerinde bu ağları dokuyup, Van'a ve diğer illere satsınlar."
'VAN GÖLÜ, BÖLGEDE LOKOMOTİF GÖREVİ GÖRECEK'
Van Gölü'nün balıkçılık dışında diğer bir özelliğinin de gölün altında bulunan ve dalış turizmi açısından çok büyük öneme sahip yapılar olduğunu da anlatan Dr. Akkuş, "Eğer bunları dalış turizmine kazandırırsak ilerleyen yıllarda bu bölgede binlerce insanın dalgıçlıktan, dalış turizminden geçimini sağladığını göreceğiz. Dolayısıyla bir taraftan insan nüfusu artıyor. Daha fazla gıdaya daha fazla iş alanlarına ihtiyacımız var. Van Gölü başlı başına Doğu Anadolu Bölgesi'nde adeta bir lokomotif görevi görecek ve buradaki istihdam alanını teşvik edecektir" diye konuştu.
DENİZ HABER AJANSI
