• BIST 9549.89
  • Altın 3005.805
  • Dolar 34.5348
  • Euro 36.0249
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 14 °C
  • İzmir 19 °C
  • Antalya 16 °C
  • Muğla 14 °C
  • Çanakkale 20 °C

Başbakan’ın Danışmanları!

RECEP CANPOLAT

Başbakan Erdoğan’ın  merkez kadrosunda sürüsüne bereket danışman kaynıyor. Bunların arasında siyasi başdanışmanı Yalçın Akdoğan, aralarından sıyrılıp ön planda olanlardan. Aynı zamanda AK Parti Ankara Milletvekili olan Yalçın Akdoğan, Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi Basın Yayın Bölümü Mezunu bir gazeteci. Başbakan Erdoğan’ın konuşma metinlerini yazan isim olarak ta bilinen Akdoğan, Erdoğan’ın çekirdek kadrosunda bulunan kişi olarak öne çıkıyor.

Çözüm sürecinde aktif rol oynayan Yalçın Akdoğan, terörist başı Abdullah Öcalan’ın kamuoyuna açıklanan o meşhur metnini kaleme alan “Metin Yazarı” olarak ta biliniyor.  Biliniyor diyorum, teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın, başlıklar olarak kaleme aldığı metin, kamuoyu ile paylaşılmadan önce MİT tarafından Başbakanlığa gönderilmişti. Terörist Öcalan'ın kaleme aldığı metnin başlıkları, Yalçın Akdoğan tarafından altı doldurulmuş, daha sonra ise kamuoyuna açıklanmıştı. Bu iddia, bu güne kadar Yalçın Akdoğan tarafından hiçbir şekilde tekzip edilmedi.

Başbakan’ın Siyasi Baş Danışmanı Yalçın Akdoğan Gezi Parkı Eylemi nedeniyle, “Erdoğan’ı kimseye yedirmeyiz” diye anlamsız bir açıklama yaparak, kamuoyunun tepkisinin üzerine tuz biber ekmişti.

Baş Danışman Yalçın Akdoğan Habertürk televizyonuna yaptığı özel açıklamada, Taksim Gezi Parkı ve Topçu Kışlası ile ilgili olarak konuyu Ergenekon’a dayandırarak aklı sıra olayın komplo teorileri ile kendine göre donatmış ve “Bu konuda geri adım atmamız mümkün değildir” diyerek, akil danelerini kamuoyu ile paylaşmıştı.

Başdanışman Akdoğan’ın bu açıklamalarına bakıldığı zaman, Başbakan Erdoğan’ın Kuzey Afrika ülkeleri gezisine çıkmadan bir gün önce İlim Yayma Cemiyeti Genel Kurulu ve Rumeli Dernekleri Federasyonu toplantısında yaptığı konuşma metninin Yalçın Akdoğan tarafından yazıldığı ortaya koyuyor.

Başbakan Erdoğan’ın bu kadar kibirli konuşmasının altında Yalçın Akdoğan gibi ufuk özürlü danışmanların, sosyal patlamaya göremeyecek kadar fikir sahibi olduğu, Habertürk Televizyonu’na verdiği açıklamalarda ortaya çıktı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı dolduruşa getiren bu danışman guruları, bu sosyal patlamayı “Milyonlarca ağaç dikmiş bir iktidarı siz doğa katliamı yapmakla suçluyorsunuz.“ diyerek eylemcilerin tavrını küçük görmesi ve bu olayı dar bir kalıp içinde değerlendirmesi tam bir aymazlık göstergesi olarak önümüzde duruyor.

Başdanışman Akdoğan’ın beyanatında “Yüzyılda bir çıkan lider, karizması çizilmeye çalışılıyor. İmajına zarar verilmeye çalışılıyor” demesi, Başbakan Erdoğan’ın kibir kokan açıklamalarının nedeni olarak yorumlayabiliriz. Çünkü Başbakan’ın birinci çemberinde bulunanların, “Kral Çıplak” dememesi, Başbakan’ın hatalar zincirine devam etmesine neden oluyor.

Başbakan’ın karizmasının çizilmesi, sosyal barışın ortadan kalkmasından daha önemli olmamalı diye düşünüyorum. Başbakan Erdoğan’ın imajı çizilecek diye iç savaşa neden olacak ve vatan toprağının da kardeş kavgasına sebep olacak “Ben Yaptım. Oldu.” Mantığı ile ülkeyi yönetmek, sorumsuzluktan başka bir şey değildir.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı yanlış yönlendiren danışmanların strateji hatası yaparak, “Karizma ve İmaj” söylemi ile övündükleri ekonomiye büyük zarar verdilerinin farkında bile değiller. İstanbul Borsası bir gecede, 33 milyar dolar eridi. Baskı uyguladıkları medyanın gelişmeleri yayınlamaması yüzünden, dünyada Türkiye’nin itibarı yerle bir oldu. Hala danışman gurularının “Erdoğan’ı kimseye yedirmeyiz” söylemi üzerinde politika yapmaları, ufuksuzluğun en büyük göstergesidir.

Başbakan Erdoğan’a karşı oluşabilecek anti-demokratik darbe girişimleri, o beğenmedikleri ve anlayamadıkları “çapulcu” diye aşağılanan yeni Türkiye'nin, yeni nesli tarafından bertaraf edileceğini, göz önünde bulundurmaları gerekir.

Taksim Gezi Parkı Eylemi’nde, vandalizm’in bu kadar yüksek düzeyde olması, bölücü ve marjinal terör örgütlerinin çevreyi yakıp-yıkması, Başbakan'ın, kibirli ve aşağılayıcı bir tonda ifadede bulunmasıdır. Hatta Erdoğan’ın, “Evdeki yüzde 50’yi zor tutuyoruz” diyerek, kardeşi kardeşe kırdırma söylemi, bardağı taşıran en önemli strateji hatasıdır.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın çevresindeki yalaka, sorumsuz ve bir o kadarda dünyadan habersiz, gazeteci, danışman ve akil danesi kadrodan acil kurtulmasını salık veriyoruz. Aksi takdirde, Başbakan Erdoğan’a, telafisi mümkün olmayan yanlışlıklar yaptırmaları içten bile değildir.

Başbakan’ın, dost olarak gördüğü ülke liderlerinin, 24 saatte nasıl yan çizdiklerini görmesi lazım. Bunun en önemli örneği yanı başımızda gerçekleşmiştir. Tarihin en kirli operasyonuna muhatap olan Muhammed Musaddık, kendi danışmanlarının, sorumsuz, beceriksiz ve ufuksuzluklarının sonucu, dış güçlerin manevraları ile iktidardan düşürülmüştür.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bunu görmesinde fayda var. Çünkü sokaklar, dış güçlerin ajanlarının cirit attığı, bir arena haline gelmiştir.

Biz, bu olayları kaleme alarak, tarihe not düştük. Karar siyasi iktidarındır.

Allah selamet versin...

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar
Kaptan
16 Ağustos 2013 Cuma 19:43
Bravo
Sn. Recep Bey,

Çok defalar sizi tenkid eden ifadeler ile haberlerinizin altına yorum yazmışlığım vardır fakat okuduğum bu metin ile anlıyorum ki son dönemlerde Türkiye'de yaşananlar ve insanların hükümetin söylemlerine karşı oluşan menfi tavrın sebebini çok iyi tespit etmişsiniz.
Umulur ki Başbakanımız iktidarda olmanın ne kadar büyük bir sorumluluk taşıdığının farkındalığı ile kendi ülkesinin insanlarının duygularını düzgün okur ve iletişimci olmasına rağmen çok büyük iletişim faciaları yaşatan bu dalkavuklar olmadan da insanlarına yaklaşmayı başarabilir. Aksi durumda mevcut iktidarın ne 2023 vizyonunu gerçekleştirebileceğini ne de o kadar süre iktidarda kalabileceğini düşünmüyorum.

İyi çalışmalar.
78.171.201.125
T.C.Müh.Kaptan Refik Akdoğan
24 Haziran 2013 Pazartesi 19:16
Başbakanın danışmanları
Bugün bir gazetede büyük puntolarla "ACI FOTOÜRAF" başlığı altında "Ekonomik krizle boğuşan
Yunanistan'da karınları doysun diye çocuklarını yetimhanelere bırakan aile sayısı her geçen gün artıyor" haberi karşısında ülkemizde her gece aç yatan milyonlarca çocuklarımız aklıma geldi. Acaba Başbakanın danışmanları bu konuda çalışma yaparak Sayın Başbakanımıza mitinglerde söylemesi için eline notlar veriyorlar mı? Korkarım bizim her gece yatağına aç giren çocuklarımızı alacak yetimhanelerimiz olmadığından çocuklar zorunlu olarak
aç biilaç kışın buz gibi olan evlerinde uyumaya çalışmaktadırlar. Başbakanamızın danışmanları bu konuda çalışırlarsa Sayın Başbakanımız her mitingde
aynı konuları konuşmaktan kurtulabilir. Berat kandili
ruhunma uygun olarak amel-i salih olma şansımızı da kaçırmamak üzere Büyük Allah'ın duyması için dua ediyorum. Kur'an kurslarında Kur'an'ın Türkçesinin de ne olduğunu artık hocalar öğrencilere öğretseler de Allah'ın buyruklarını ugulayabilsek. Arapça öğretildiği için uygulamalarda es geçilmektedir.Terk etme bizi ya Rabbim. www.refikakdogan.com
24.133.110.255
T.C.Mühendis Kaptan Refik Akdoğan
23 Haziran 2013 Pazar 13:08
Bir besmelemiz oyunları bozar
Bir gazetede okuduğuma göre Sayın Başbakan'ın Samsun'da yapmış olduğu konuşmada söylediği: "BİR BESMELEMİZ OYUNLARI BOZAR" söylemi beni çok çaşırtmıştır. Sayın Başbakan'ın söyleminden anlaşılacağı üzere, Besmele yani BİSMİLLAHİRRAHMÂNİRRAHÎM'in anlamının da iyi anlaşılmadığı görülmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı'nin yayımlamış olduğu Kur'an-ı Kerim Meali'in(ikinci baskıİSBN:975-19-3243-2) de
Fatiha Suesi'nde Besmele:"Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla " şeklinde dilimize çevrildiğine göre rahman ve rahim sözcükleri allah'ın sıfatlarından olup bu sözcükler "rahmeti çok, çok merhametli, sonsuz merhametli" anlamında olduğu halde
yani Allah'ın kullarını çok koruyan koruması bol olan sıfatşarını taşımasına karşın Sayın Başbakan'ı "bir besmelemiz oyunları bozar," söylemi beni çok şaşırtmıştır. Sayın Başbakan İslami eğitim aldığına göre ve Allah'ı yukarda açıkladığım rahman ve rahim özelliklerinden nasıl yararlanarak oyun bozabileceğini anlayamadım. Çünkü eylem, ya da oyun kuranlar, düzenleyenler , özgürlük isteyenler, Allah'ın yarattığı ağaçların, yeşilin korunmasını isteyenler de, yapanlar da "la ilahe illallah" deyince Allah'ın kulları olup onun koruması altındadırlar. İslam bilginlerinin susmayı tercih etmeleri çok vahim sonuçlar verebilir.Sen biz koru ya Rabbim! www.refikakdogan.com
24.133.110.255
T.C. Müh.Kaptan Refik Akdoğan
22 Haziran 2013 Cumartesi 16:35
Kur'an'da güzel buyruklar
Yapılan siyasi konuşmaları dinleyince, gene Kur'an'da Büyük Allah'ın buyurduğu güzel buuyrukları anımsadım. Ku'an'da güzel sözler söylemek, güzellilkler sergilemek, hoşgörülü olmak, sevgi göstermek, barışçıl olmak üzerine okuduğum muhteşem ayetleri başkaları okumuyor, görmüyorlar mı?. Özellikle bugünlere milletçe çok ihtiyaç duyduğumuz birlik beraberliğin zedelenmemesi için(AB'nin takındığı tavır nedeniyle) din adamlarımız neden bunları milletimize ve ilgililere anlatmıyorlar. İslami eğitim alanlar O buyruklara neden uymuyorlar. Padişahlık zamanında Padişah cuma namazından çıkınca cami dışındaki halk, "gururlanma Padişahım, senden büyük Allah var," dediği halde bazıları neden burunlarından kıl aldırmıyor. Geçenlerde Sayın Bakan Yıldırım, 3.köprümün adını beğenmeyenlere "bizde tornistan yok," demişti. Sayın Bakan denizci değildir ama Malmö Denizcilik Üniversitesi mezunudur. İTÜ Denizcilik Fakültesinde öğretim görevlisi olarak çalışmıştır. Bir geminin törnistanı olmazsa karaya oturacağını, başka gemilerle çarpışacağını, iyi manevra yapamayacağını bilmesi gerekmez mi? Hayat da öğledir. Bazen tornistan yapmak hayat kurtarır. Aile hayatımızda tornistan yaptığımız zamanlar olmuyor mu? Şimdi Sayın Bakan "tamam 3.köprünün adı Mimar Sinan Köprüsü olarak değiştirilmiştir"; Sayın Başbakan da "Taksim Gezi Parkı park olarak kalacaktır. Kazlı Çeşme Alanı serbest konuşma parkı olarak düzenlenecek, herkes orada rahatça konuşacaktır," dese çok şeyin düzeleceğine, reytinglerinin artacağına inanıyorum. Sayın İslami eğitim almış olanlar çözüm Kur'an'dadır. Lütfen ana dilinizde okuyun! Lütfen buyrukları uygulayın ki öbür dünyada ALLAH'IN KARŞISINA ÇIKMAYA YÜZÜNÜZ OLSUN. www.refikakdogan.com
24.133.110.255
Yazarın Diğer Yazıları
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim