Türkiye’de pek yapılan iş değildir, ama ben her zaman devlet bütçesine bakarım. Sonuçta bir vergi veren olarak kamu bütçesinin GELİR kalemini ben ve benim gibiler karşıladığına göre, GİDER kalemleri konusunda da söz sahibi; en azından bilgi sahibi olmamız gerekir diye düşünürüm.
Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek, Pazartesi günü bütçe gerçekleşmeleri ile ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Benim için bu toplantının en önemli bölümü, emekli olmak için prim ödeme gününü tamamlamasına karşın (5.000 gün), yaş sınırını bekleyenlerle ilgili kısımdı.
Belki siz de duydunuz, Türkiye’de şu anda bir kampanya yürütülüyor. Yaklaşık sayısı 5 milyon kişi olduğu söylenen bir çalışan grubu, 5.000 gün olan emeklilik prim ödeme gününü doldurmuş; ancak 1999’da çıkan yasa gereği emekli olmak için yaş sınırını bekliyorlar.
Açıkçası ben de o bekleyenlerden biriyim.
İyi ki de bekliyorum zaten. Yoksa eğer Türkiye 1999 öncesinde olduğu gibi kadınların 36; erkeklerin 41 yaşında emekli oldukları bir ülke olmaya devam etseydi, sanırım üç-beş yıl içinde Bütçemizin tamamını emeklilere maaş olarak ödesek bile yeterli olmayacaktı.
Maliye Bakanımız bugün açıkladı; şu anda yıllık toplam 121 milyar TL emekli maaşı olarak; bir o kadar da (115 milyar TL) kamu memurlarının ve işçilerinin maaşı olarak ödeme yapılıyormuş. Yani toplamda 236 milyar TL. Bütçeden yatırımlara ayrılan pay ise sadece 38,6 milyar TL imiş.
Toplam kamu Bütçesi ise zaten 400 milyar TL’dir. Yani bütçenin yarısından fazlası emekli maaşlarına ve memur maaşlarına gidiyormuş.
Şimdi ise “yaş bekleyenler” diye tanımlanan gruba, belli bir indirim ile, erken maaş ödemesi yapılması tartışılıyormuş. Maliye Bakanımız böyle bir çalışma olmadığını kesin bir dille açıkladı.
Umarız Maliye Bakanımız Mehmet beyin söyledikleri seçim zamanı yaklaştıkça unutulmaz da Türkiye bu popülist adımı atmaz. Şimdi birçok kişi anımsamaz, ama 1999’da o zamanın Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Yaşar Okuyan döneminde bu yasa çıkarken Sendikalar yasayı “Mezarda Emeklilik” olarak tanımlamışlardı. Biz ise “Beşikte emeklilikisteyen bu sendikalar Türkiye’nin genel çıkarını ve dengelerini hiç düşünmüyorlar” diye yazmış ve söylemiştik. Sanırız bu konuda haklı çıkan da biz olacağız.
Maliye Bakanımız Mehmet bey konuşmasında Türkiye ve diğer ülkelerden örnekler de verdi. Türkiye’de şu anda erkekler 49 yaşında emekli olabilmektedirler dedi; ki doğrudur, ben gelecek yıl 49 yaşında emekli olacağım !!! OECD ülkeleri ortalaması ise 65 yaş imiş.
Erkeklerde beklenen yaşama süresinin 80 yıla dayandığı bir Türkiye’de 49 yaşında emekli olmak demek, 30 yıldan fazla devletin size maaş ödemesi (ve sağlık harcaması yapması) demektir. 25 yıl prim ödeyen birine 30 yıl maaş ödenmesi ve sağlık hizmeti verilmesi de önemli bir ayrıcalık değil midir ?
Ertuğ Yaşar;
Tuzla, İstanbul; 15.04.2013