İbrahim Kocamış bana sormuş, "Canpolat senin derdin ne?" diye... Benim hamd olsun şahsi olarak bir derdim yok! Mesleğim adına dertlendiğim ve itirazım ettiğim, talimat alarak yalan habercilik yapman, ve millete iftira atmandır.
Sayın İbrahim Kocamış, bana verdiğin cevabında zaten kendi kendini yalanlıyorsun. İlk yaptığın haberde Ali Kurumahmut'a ulaştığını belirterek, "Kurumahmut: Görevimin başındayım, iftiralara inanmayın!!!" başlığını atarken, bana verdiğin cevap yazında, "Kurumahmut'a ulaşamadık, Ahmet Selçuk Sert'in açıklamasını yayınladık" diyorsun. Yani benim kaleme aldığım yazıyı doğruluyorsun...
Ali Kurumahmut'un dediği gibi EDEP YA HU!
Benim senin hakkında yazdığım TETİKÇİ, PESPAYE lafına çok içerlemişsin. Bu lafları hak etmesen, yazmam... Evladım bunu hep yapıyorsun! Sıkışınca, "Benim Haberim Yoktu" diyerek, suçu personeline atıyorsun.
Bunun en son örneğini geçen aylarda yaşadık. Deniz sigortası yapan bir şirketimiz aleyhinde bir brokerin kaleme aldığı ÇAMUR yazıyı utanmadan o pespaye sitede yayınladın. Bu olay üzerine sigorta şirketinin sahibi seni arayınca, VALLAHİ DE BENİM HABERİM YOK diyerek kendini savunmaya çalıştın.
Sigorta şirketinin sahibi senin pespaye sitende çıkan yazının hangi broker tarafından kaleme aldığını söyleyince, yazıyı kaldırarak itiraf etmek zorunda kaldın.
Bunu hep yapıyorsun... Üç kuruşa kalem oynatıyorsun...
Diğer bir konu, benim gazeteciliğimi eleştirmişsin... Evladım, ben 30 yıllık gazeteciyim. Ulusal basında bir sene de 34 haberi manşet olan Türkiye'de tek gazeteciyim. Ben bu sektöre girdiğimde sen yoktun bile... Kendine gazeteci derken biraz desturlu hareket et. Önce Dünya Gazetesi'nde sonra ise Sevgili Hakkı Şen'in şirketinde reklamcıydın.
Sayın İbrahim Kocamış; Hakkı Şen'den öğrendiklerinle çıkardığın bir mecmua ile gazeteci olunmaz. Sadece ve sadece neşriyatçı olursun. Gazetecilik, edep ister, ahlak ister...
Öte yandan sektörün hiç bir etkinliğine katılmadığımı belirtiyorsun. "Aramıza hoş geldin" diyerek lütufta bulunuyorsun. Edebim müsaade etmiyor ama yine de edep çerçevesinde belirteyim, sen yokken ben oradaydım. Benim siteden aşırdığın haberler ile siteni besliyorsun. En azından bir teşekkür bile etmiyorsun... Senin gibi bir site, bir dergi çıkarmıyorum. 5 farklı sektör ve güncel yayınlar olmak üzere 14 tane haber sitesi, 2 web tv, 24 saat yayında olan bir ulusal televizyon işletiyorum. 114 insan çalışıyor yanımda...
Diğer söylemlerini ciddiye almadığım için cevaplamıyorum. Kimin sitesinin okunduğunu herkes biliyor. Rakamlar ortada...
Evladım dediğimden alınmıyorsundur İnşAllah!... Senin yüzüne söylediğim tavsiyeyi buradan da tekrarlamak istiyorum...
"Evladım tetikçilik yapma, kimseye iftira atma... Kimseden talimat alma... Adam gibi yayıncılık yap. Sel gider kum kalır..."
Bunu Unutma...