25 Ağustos 2017 de yazdığım rahmetli Oktay Sönmez abimizin ruhuna ithafen konulu yazımdan sonra bazı olumsuz eleştiriler ve suçlamalara maruz kaldım ama bu eleştiriler bütün bu kişilerin beni tanımayışlarından kaynaklanıyor.
Beni tanıyan bütün arkadaşlar bilirler ki ben bir gemiye giderken yanımda en az 50-60 kitapla giderim. Bu nedenle de uçaklarda epey fazla kargo parası ödedim.
Bir kontratım süresince yanımda ortalama 10 zabit ile beraber oluyorum. Hepsine getirdiğim kitaplar konusunda bilgi vererek ve dshs sonra da hepsine sıra ile bu kitapları verip onlara kitapları sevdirmeye ve mesleklerini geliştirmelerine yardımcı olmaya çalışıyorum yıllar yabancı personel ile çalıştığım sıralarda bile hepsine destek olmaya çalıştım ve hala da devam ediyorum. Bu sırada da epey kitap kaybım oldu ancak hiç önemsemedim. Kütüphane yerine bilgi vererek kitap okutmaya ve sevdirmeye çalışmak bende adeta hobi halindedir. Pek çoğuna da aynı kitapları internetten sipariş verdirerek aldırdım. Hepsine ilk söylediğim söz daima şu idi; kitap okumadan denizcilik yapılamaz.
Gerçi bu söz her meslek dalı için de aynı şekilde geçerlidir. Aslında gemide günlük çalışmalar sırasında pratik uygulama öğreniliyor ancak her mesleğin teorileri, bilgileri ancak o konuda yazılmış bilgilerden öğrenilebilir. Hepsi benim oğlum, kızım gibidirler. Onlara yardımcı olabilmenin zevki benim için bambaşka bir duygudur. Çoğu gençlerde başarılı oldum ancak bazı gençler kitabı alıp bir hafta sonra kapağını bile açmadan geri getirdiler. Aslında onlar denizci olamazdı, bütün düşünceleri bir süre sonra karaya geçmekti. Bu bana devamlı rahmetli Necmettin Akten abimiz ile Allah selametler versin Yücel Sügen abilerimizin beraber yazdığı ‘Denizcinin Kılavuzu’ kitabının ön sayfasında yazdıkları sözü hatırlatıyor.
Bu meslek öyle imkanları bol bir meslektir ki denizde yapamayanlar eşlerinden ayrı kalamayanlar için karada da armatörlük, tamir ekibi kurmak, ticaret ayrıca enspektörlük gibi çeşitli ofis işleri de vardır. Bugün denizcilik piyasasında takdir ettiğimiz ve başarıya ulaşmış pek çok arkadaşlarımız da var. Ancak herkes aynı yeteneğe ve şansa sahip olamayabilir. Gemilerin birinde ismini vermeyeceğim bir enspektör arkadaşımızın gemideki genç zabitlere ve stajyerlere sohbet sırasında söylediği bir söze tanık oldum; ‘Karım bana dedi ki git çöpçülük yap ama gemiye çıkma.’ Piyasada gençleri mesleğe karşı soğutmak için bu tür seviyesiz sözler sarf eden kişiler de var. Bu tür sözler bu mesleğe karşı söylenecek nankör sözlerdir. Benim gibi pek çok arkadaşımız ekmeğini gemiden kazanıyor ve çocuklarını yetiştirmeye çalışıyor. Karadaki arkadaşlarda bu mesleğin tahsili, eğitimi ve imkânlarıyla başarılı oluyorlar ve pek çok arkadaşlarına da yardımcı oluyorlar, hepsini takdir etmek gerekir.
Kütüphane kurmakla iş olmuyor, önemli olan daha okulda iken gençlere kitaplar hakkında bilgiler vererek onlara tanıtmak ve okumaya teşvik etmektir. Maalesef halen daha denizcilik okullarımızda yeterli kitaplar yok ve bu kitaplar hakkında da bilgiler vererek teşvik edilemiyor ve sevdirilemiyor. Ancak bu meslek efsaneler ile şarkılar, fıkralar ve şiirlerle doludur ve bunlarla ilgili binlerce basılmış kitap ve magazinler var. Armatörlerin de şirketlerinin quality poliçelerini arttırmak adına bu konuda personeli teşvik etmek için bunları temin edip gemilerine göndermeleri gerekir. Örneğin makineci arkadaşlar için; Engineer MAN Handbook, Engineer Sulzer Handbook, Engineer Burmeister Handbook, Enginner Electric-Electronic Handbook, Engineer Tune Up Handbook, Engineer Maintenance Handbook ve Marin Log magazini gibi. Güverte bölümü için; Son yılların en güzel kitabı, Ship Knowledge, Ocean Freight and Chartering, Maritime Economics, Trim, Marine Statics kitapları ile Sea Trade, Deep and Devil, Salty Dog ve Pandi magazinleri gibi.Bu kitap ve magazinler gençlerimizin hem mesleki bilgilerini ve hem de meslek İngilizcelerini artıracaktır. Böylesine donanımlı yeni nesil denizcilere ihtiyacımız var ve tekrar bu konudaki hassasiyetleri için Denizcilik Federasyonu başkanı Erkan Dereli, Tahir Sarıoğlu, Alev Tunç ve Hakkını zor ödeyeceğimiz Refik Akdoğan’a bütün denizcilik camiası adına bir defa daha teşekkür ederim.
‘’Navigare Necesse Est,Vivier not necesse est ‘’
Her denizcinin ihmal etmemesi gereken ilk sabah duası :
Erkek Denizciler ;
Ocean is my country,
Ship is my home,
İt is my life,
Where is my wife
Hanım Denizciler ;
Ocean is my country
Ship is my home
it is my life brand
Where is my boyfriend
Bu dua bir hafta içinde gerçekleşir.
Eski bir Denizci sözü :
-Denizi seven keriz, sevmeyen keriz oğlu kerizdir.
–Her limanda bir sevgili,kesinlikle yanlış doğrusu her limanda en az iki sevgili.