‘Bu yazımı özellikle sevgili arkadaşlarım, meslektaşlarım Erkan Dereli, Kaptan Alev Tunç ve Kaptan Ali İbrahim Kontaytekin’e ithaf ediyorum.'
Dünyamızda bulunan, yaşayan denizciler diğer insanlardan farklıdırlar. Fiziki olarak aynıdırlar ancak GEN ve DNA yapıları çok farklıdır. Tam 9.5 milyar yıl önce evrenin bütün yüzeyinin denizler ve okyanuslarla kaplı ve hepsinin üzerlerinin buzlarla kaplı olduğu, atmosferinin yoğun oranda iyot yüklü ve yaşayan insanların da bu iyota olan bağımlılıkları olduğu varsayılmaktadır. Uzay zamanı olarak bir süre sonra, kütle çekim yasaları gereği termal basınç etkisiyle bünyesindeki hidrojenin helyuma çevrilmesi sonucu oluşan nükleer sürecin sonunda parçalanarak yok olan ‘Marinus’ adlı gezegenin, bu olayın sonucunda parçalarının bir kısmı rastladıkları karadeliklerin ufuk yoluna kapılarak, karadeliğin içine düşüp yok olurlar. Marinus’un parçalanması esnasında parçalar üzerinde tesadüfen kalan bir kısım insanlar mutlak uzaya dağılırlar ve uzun süre mutlak zaman yolunda bilinmeyen yönlere doğru giderler.
Ufuk Yolu: Karadeliğin yuvarlak girişindeki büyük çekme gücüne sahip çember.
Evrende bilinmeyen uzay zaman içinde ışık hızına yakın bir sürat ile jeodezik bir rota takip ederek yol alan ve 4.5 yıl ilerleyen bir grup insan tesadüfen bir gezegenin yörüngesine girer ve kütle çekim yasasına göre bu gezegenin yüzeyine düşer ve bu tarih dünyada mutlak zaman on yüzyıllar sonra Aristo, Galileo, ünlü Alman fizikçisi Einstein, Isaac Newton, Kopernik, Kepler, Ptolemaisos, Eddington, Boltzmann, Maxwell ve yakın süre önce vefat eden Stephan Hawking’in çalışmaları sonucu anlaşılmıştır ki dünyanın bilinçli başlangıcı iki boyutlu yüzeye göre hesaplanan M.Ö 10000 yılına tekabül eder.
Ajeodezık yol: Jeodezik yol bir çemberdir. (Uzayda iki nokta arsındaki en kısa veya en uzun yol. Dünya yüzeyi de iki boyutlu olması nedeniyle bir çemberdir ve iki nokta arasındaki bu rota bir çember üzerinde gerçekleşir ve bu jeodeziktir.
Marinuslu insanların yüzeyine indikleri gezegen bugünkü dünyadır. Her taraf buzlarla kaplı,normal yaşamın olmadığı bir gezegen. Fakat tesadüfen bir kısım Marinu’lu bugünkü Lübnan bulunduğu phonecia (Fenike) bölgesine bir kısım Marinuslu da Ege denizinde yer lan Melos Adası civarındaki diğer adalara inmişlerdir. Bütün Marinuslular iyotun bol olduğu buz halindeki denizleri ısıtarak eski haline getirmeye çalışırlar. Ancak atmosferi ısıtmadan bunu beceremeyecekleri için okyanuslar dibinde ayrı cehennemi bir dünya kurmuş olan Davy Jones’a müracaat ederler. Davy Jones onlara yardım etmeye karar verir ve dünya merkezindeki magma kütlesine bağlı bazı yüksek dağları infilak ettirerek kızgın lavları dünya yüzeyine akıtmaya başlar. Bir süre sonra atmosferin ve yeryüzünün ısınmaya başlaması ile bütün buzullar erimeye başlar.
Okyanuslar ve denizler eski hallerine dönerek iyot yaymaya başlarlar .İyota kavuşan Marinuslular büyük bir mutluluk yaşarlar. Denizden hoşlanmayan, iyota alerjisi olan bir kısım Marinuslular, denizi sevenlerle oturup aralarında bir anlaşmaya varırlar. Elbirliği ile denizler üzerinde düzgün hareket edebilen araçlar inşa etmeye başlarlar. İyot ihtiyacı olanlar M.Ö 8000 yıllarında bir kısmı Fenike bölgesinden, bir kısmı da Ege denizindeki Melos Adası’ndan denizlere açılarak buraları yaşam şekline dönüştürmüşlerdir.
Bu arada diğerleri ise karalar üzerinde yeni bir yaşam çizgisine başlarlar. Ara ara karada yaşayanlar denizlere açılmak isterler ancak bu zor yaşamı yapamadıklarından geri dönerler. Denizden karaya geçenler de olmuş ancak yapamadıkları için tekrar denizlere dönmüşlerdir. Böylece dünyada denizcilik başlamış ve zamanla da ticarete dönüşmüştür. Denizlerde 10 yıl çalışan bir denizcinin iyot nedeniyle ilk çocukları daima kız olur.