• BIST 9549.89
  • Altın 3005.805
  • Dolar 34.5348
  • Euro 36.0249
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 10 °C
  • İzmir 18 °C
  • Antalya 15 °C
  • Muğla 16 °C
  • Çanakkale 19 °C

En Kıymetli Varlıklarımız Olan Bütün Kadınlarımıza İthafen

Kpt. MESUT AZMİ GÖKSOY

Masum bir aşktan dünya tarihinin gelmiş geçmiş en vahşi ve kanlı kadın korsanının doğuşu. 7 Ocak 1702 tarihinde İngiltere’nin Liverpool Limanı’nda dünyaya gelen Ann Bonny, 17 yaşına kadar  her gün okul sonrası limana gidip limana ikmal için gelen gemileri seyrederek vakit geçirmişti. O gün yine limana yeni bir gemi yanaşıyordu. Büyük ihtimal bir korsan gemisiydi. O yıllarda Liverpool Limanı’na hemen hemen her gün bir korsan gemisi gelip  ikmal yapıyor ve personel temin ediyorlardı. Gemi Bonny’nin dikkatini çekmişti. Geminin arka direğinde büyük bir Fransız bayrağı dalgalanıyordu. O zamana kadar Fransızların  kibarlıkları ve ne kadar nazik insanlar olduklarına dair çok şeyler işitmiş ama hiçbir Fransız ile tanışmamıştı.

O sırada geminin sahile verdiği portatif iskeleden inen birini gördü. Bir korsan gezinmek  için rıhtıma iniyordu. Hemen biraz yaklaşarak “Hi” dedi fakat, ne görsün. 20-25 yaşlarında boylu poslu inanılmaz yakışıklı biri ile karşılaşmıştı. Onun korsan olabileceğine ihtimal vermiyordu ancak bu gemiden de başka birinin inme ihtimali olamazdı. çarpılmıştı ve bu hiç tanımadığı yabancı gence ilk görüşte aşık olmuştu. Bonny de çevresinde ilk bakışta etkilenilecek güzellikte bir kızdı ve genç korsan da ilk bakışta Bonny’den etkilenmiş ve o da aşık olmuştu. Genç, Bonny’e yaklaşıp “Şöyle biraz deniz kenarına oturalım mı?” diye sorduğunda Bonny hemen kabul etti ve tam deniz dibine oturarak sohbete başladılar. Bonny hiç Fransızca bilmiyordu ancak korsan gencin İngilizcesi oldukça iyiydi.

Gencin adi John idi. Amcası da gemide çalışıyordu ve onun ile beraber 5 yıldır denizde olduğunu anlatırken Bonny büyük bir keyifle John’u dinliyordu.

John bir ara “Bonny ben sana aşık oldum. İki gün sonra limandan kalkacağız. Seninle evlenmek istiyorum.” demesi ve Bonny’nin de ona aşık olduğunu itiraf etmesi üzerine John, “Ailen bir korsana kız vermez ve ben de bu işi bırakırsam aç kalırım.” diyerek “Benimle beraber gemiye katılır mısın? Gerçi gemide kadına izin verilmiyor ama, sana erkek elbisesi giydirirsem gemide beraber  olup beraber yolculuklar yaparız. Gemide herkes benim yakın arkadaşım. Kimse bir şey söylemez. Yalnız gemide bütün arkadaşlar geminin altındaki salonda hamaklarda yatıyoruz. Ama onlar bize salonun bir köşesini ayarlarlar ve kimse bizi rahatsız etmez. Ne dersin?” diye sorduğunda Bonny, John’dan ayrı yaşayamayacağını düşündüğü için teklifini kabul eder. Ertesi gün sözleştikleri gibi Bonny yanına az bir eşya alarak geminin yanına gelir. John onu beklemektedir. Bonny’i alır ve personelin kaldığı salona giderler. Bonny, John’un daha önceden hazırladığı erkek kıyafetini giyer. Daha sonra salona gelen arkadaşlarıyla Bonny’i tanıştırır. John’un arkadaşları salonun bir köşesine perde çekerek ve iki kişilik bir hamak kurarak adeta ayrı bir oda hazırlamışlardır. Bonny, John’un arkadaşlarının gösterdikleri büyük ilgi nedeniyle kendini oldukça güvende hissetmekte ve onlar da Bonny’i çok sevmişlerdir. Ertesi gün Karayip Adaları’na doğru yola çıkarlar. Bir ay süren yolculukları sırasında 7 sefer yollarına çıkan İspanyol gemilerine saldırırlar. Bu arada John ve 6 arkadaşları Bonny’e kılıç kullanmayı öğretirler. Bir kadına göre oldukça iri olan Bonny, 7 saldırıda da bilfiil kılıç elinde savaşır ve 10 kadar korsan öldürüp kafalarını keser. John ve arkadaşları şaşkınlık içindedirler. Yola çıktıklarının 25. gününde John ve geminin kaptanı ele geçirdikleri hazine dağıtımı sırasında münakaşa ederler ve John’a çok kızan kaptan Bonny’nin gözü önünde John’u direğe astırır. Çaresizce kadınlığı belli olmasın diye John’un asılışını seyreder.

Daha sonra arkadaşları günlerce onu teselli etmeye çalışırlar. Ancak  John’un can çekişirken kendisine sevgi dolu çaresiz bakışlarını unutamaz. Defalarca gece kaptanın kamarasına girip onu öldürme planları yapar ancak her seferinde arkadaşları onu daha zamanı var diyerek engellerler. Karayipler’e bir hafta kala yiyecek yetersizliği nedeniyle, bütün gemi, başlarında Bonny olmak üzere gemide isyan çıkarırlar. Bu arada Bonny kaptanın kamarasına girerek onu ağır yaralar. Yere yatırarak kafasını keser ve eline alır. Kıç direğe tırmanarak direğin cundasına yani en yüksek uç kısmına asar. O gece  bol bol rom içerek bunu kutlarlar. O devirde rom bütün denizcilerin kullandığı tek içkiydi. bu arada iyice sarhoş olan Bonny kaptanın. kamarasına girerek kafasını ayırdığı vücudunu alıp çıkar ve güvertede derisini yüzer. Mont gibi sırtına geçirip içmeye devam eder. Bütün personel büyük bir coşku ile Bonny’i geminin yeni kaptanı olarak kabul ederler.

Ancak Bonny’nin öfkesi dinmek bilmez. Artık o eski John’un karisi gitmiş ve yerine kan kokan vahşi biri gelmiştir.

Bonny’nin Kuzey Yarımküre‘de Kutup Yıldızı’nı gözlemleyerek enlem tayini yapması, güneş doğuş ve batışı ile gece ay ve yıldızları gözlemleyerek ertesi günkü havayı tahmin edebilmesi ona ayrı bir bilimsel bir kişilik kazandırmaktadır. 1724 yılında İngiliz Kraliyet gemileri tarafından yakalanıp da asılıncaya kadar kestiği kafaların sayısı meçhul. Bütün savaşlarında daima erkek kıyafeti ile dolasan Bonny sadece kamarasında kadın kıyafeti ile dolaşmıştır ve John’dan sonra hiçbir erkekle beraber olmamıştır.

Bütün annelere, eşlere ve kızlarımıza ve hanim arkadaşlarımıza en içten sevgi ve saygılarımla...

Yazarın Diğer Yazıları
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim