Bu yazımı pek muhterem ve saygıdeğer rahmetli Oktay Sönmez abime ithaf ediyorum, Öncelikle rahmetli abimin çok kullandığı bir sözü hatırlatmakta fayda var.
‘’ Kitap Okumadan Denizcilik Yapılamaz’’
Bu sözü ilk duyduğumda henüz okulda öğrenciydim. Denize çıktığımda ne demek istediğini daha iyi anladım ve her limandan denizcilik ile ilgili kitaplar almaya başladım ve evimde nadide ve antik kitapların bulunduğu bir kütüphane kurdum.1988 yılında henüz Keşan’da oturuyordum ve bu kütüphanemden haberi olan rahmetli Oktay abim Keşan’a hem kitaplığı görmek ve hem de beni tanımak için bir Pazar günü Keşan’a beni ziyarete geldi. O yıl Oktay abi yeni bir denizcilik kütüphanesi kurmak için çalışmalara başlamış ve herkesten destek talep etmişti ve ilk olarak kendisine Houston’da öğretim görevlisi olan yine okulumuzun nadide isimlerinden biri olan sn. Prof. Atilla Ertaş abimizden 300 kitaplık bir destek aldı ve çeşitli yerlerden bu destekler devam etti. O sırada ben Keşan’dan İzmir’e taşınmıştım ve bu arada kitaplığımı daha da zenginleştirmiş ve 6000 kitaba ulaşmıştım. Ancak herkesin bildiği gibi denizcilik ile kitapları Türkiye ‘de maalesef yok ve sadece dış limanlardan bulabiliyordum. Bugüne kadar mübalağasız bu kitaplara iki daire parası yatırdım.1989 kasımında İzmir’de ikizlerimin doğduğu gün rahmetli Oktay abim beni telefon ile aradı ve hem çocuklarımı kutladı ve hem de benden kurmuş olduğu kütüphaneye destek vermemi rica etti. Tam bu arada İsmini vermek istemediğim TÜBİTAK eski başkanı bayan Profesör ile 1995 yılında Norveç’li profesör Dava Sobel’in yayınladığı ‘Longıtude’ kitabını neden tercüme edip Türkçe olarak yayınlamadıkları konusunda olumsuz bir diyalog içerisindeydim ve bana söylediklerini Oktay abime aynen nakletmiştim, şöyle ki ;
Kaptan, biz bir kitap çevirip yayınlamak için dünya masraf yapıyoruz ancak siz denizciler kitap alıp okumadığınız için biz masraflarımızı çıkaramıyoruz. Türk denizcileri kitap okumuyor. (Ben de o kitabı daha yeni Bergen Limanı’nda 35 USD ye almıştım.)
Bütün bu diyaloglar sonunda 1997 yılında TÜBİTAK kitabı çevirip 10 TL fiyatla yayınladı. Bir ay sonra bu bayan profesör beni sarstı ve bana; gördünüz mü? Bu kitabı bu kitabı 2500 adet olarak bastık ve bir ayda maalesef iki satış yaptı. Birini siz almışsınız birini de Oktay Sönmez almış .Şimdi anladınız mı? Diye sitem etmişti.
Oktay Abi; ‘’Haklısın Mesutçuğum ama bizim de bir şeyler yapmamız gerekiyor bu bakımdan sen de bize kitaplığından destek verebilirsen seviniriz demişti.
Ben de kendisine; Haklısınız abi ama biz kitapları yardımla bense çocuklarımdan uzakta denizde kazandığı parayla alıyorum. Onun için kusura bakmayın ama siz benim kitaplığıma destek olursanız ben de ileride bu kitaplığımı okula bağışlarım çünkü benim kitaplığım sizinkinde daha geniş ve çok daha yararlı ve hepsi ingilizce cevabını vermiştim.
Oktay abiden bir daha ses çıkmadı, bana çok kızmıştı. Bilinci yerinde olup biraz daha yaşasaydı kesinlikle bana hak verirdi. Şu anda dünyada 400.000 basılmış denizcilik kitabı var. Ama bizlerin haberi bile yok.
Bu arada Oktay abimizden başka denizcilik camiasına büyük destekleri olan şu anda Denizcilik Federasyonu başkanı Erkan Dereli’ye Kaptan. Tahir Sarıoğlu ve Kaptan Alev Tunç ve Kaptan Refik Akdoğan abimize bütün denizciler adına teşekkür ederim.
