Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!

Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?

"Tarih"i  "tekerrür"  diye tarif ediyorlar;

Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?

&        &       &

İstiklal Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un Safahat'ta işaret ettiği “İbret alınsaydı tarih tekerrür edermiydi?”, sözüne, yakın bir zamanda gerçekleşen tarihi bir olayı anlatarak, sizlerin gözönüne sermeye çalışacağım.

Bilmem ne tarihinin, bilmem ne yılında geçen bu ihanet filmi, her dönemde yeniden başka isimler ile önümüze çıkıyor. Bu ihanet filmlerinden ibret alınsaydı, herhalde tarih tekerrür etmezdi.

&        &       &

Gel zaman, git zaman beylikler birleşip devlet olduğunda, ihanet zirve yapar, beyin yanaşması, dergahı yakardı.

İşte böyle bir dönemde, tüccarların fink attığı, yanaşmaların mübariz olduğu bu ahvalde, Sefain Tüccarlığında yer edinen Gurbanoğlu namıyla bilinen Müflis Efendi, Nazır beyin yanaşması Çaka bey ile yol almaya başladı.

Yedi deryada nam süren Müflis Efendi’nin sefineleri, gavur ellerinde yük barkeş ederken, ecnebi akçelerini ise küfelerle hamallara taşıtırdı.

Öte yandan Kafkasya Beyliğinde halka ait neft satışını zimmetine geçirerek elde ettiği, ecnebi akçeleriyle gününü gün eden, tebanın parasıyla milyonluk teyyarelerle zevk-sefa süren Müflis Efendi, üç-beş fukara üzerinden kendine alan açmaya çalıştı. Hatta büyük üstad ZeynelAbidin’in makamını işgal etmek için, bin bir türlü taklaya meyl eyledi.

Ancak, yedi deryada yer edinen Müflis Efendi, kazandığı akçeler nedeniyle nazeninliği zirve yaptı. Bu nazeninliğinden kaynaklanan adapsızlığıyla, gizli gizli Devlet-i Aliye ye başkaldırır hale geldi. Dönemin Jön devşirmelerine, ecnebi akçesi sağlayan Müflis Efendi, gavur ellerinde ecnebilerle yeni planlar yapmaya başladı.

Yahudi devşirmesi Muzipoğlu Nicolas ile işbirliğine girerek devletin kuyusunu kazmaya, muhbirleri vasıtasıyla elde ettiği mevsukaları, ecnebilere sızdırdı.

Daha önce Tebriz Beyliğinden Sarrafoğlu Rıza’nın yaptığı ihanet, başka bir isim ile yeniden gündeme geldi.

Sarrafoğlu Rıza’yı gölgede bırakacak ahlaki zafiyet son hızla giderken, Devletin Muhaberat Teşkilatı, Müflis Efendi’nin ihanetinden haberdar oldu. Tebrizli Rıza’dan yediği hançeri bir daha sırtında görmek istemeyen Devlet-i Aliyye, İstanbul Kolağası marifetiyle Müflis Efendiyi derç ederek, Kadı huzuruna çıkarıp, mahpushaneye koydu.

İHANETİN KANÇALI İĞNE DELİĞİ…

Müflis Efendi, İstanbul Kolağasına bağlı kapkara zindanlarda, Kadı huzuruna çıkacağı ve muhakeme edeceği günü beklerken, Muhamatı kanalıyla sızdırdığı mevsukalar karşılığında ecnebilerden yardım ister hale geldi.

Ecnebiler ise böyle bir jurnalciyi mahpushaneden çıkarmak için, her türlü yerel işbirlikçileri harekete geçirerek, huzura gark eyledi.

Yerel işbirlikçi Akçecibaşı Nuray Hatun, gavur ellerinden gelen müdafacılara, 500 bin ecnebi akçesi tedariki için Müflis Efendi’nin zulasını patlattığı haberleri gelmeye başladı. Zahmetkeşlerin iaşesini vermemek için her türlü taklayı beis gören Nuray Hatun, yerel muhabatlarla pusu kurar hale geldi.

Hainliğin mevsukalarını Nazır yanaşması Çaka bey ile organize eden Nuray Hatun, mevsukaların milli muhaberatın eline geçmemesi için, işbirlikçi Kadı yanaşmaları ile akçe karşılığı, belgeleri yok etme yoluna başvurdu.

Nazır yanaşması Çaka bey kontrolünde, Jurnal merkezleri gayr-i hukuki bir şekilde saldırıya uğratıldı. Müflis Efendi'nin postacısı Gülkızı Fidancı tarafından yalan haberler, el altından jurnalcilere aktarıldı.

Devlet-i Aliyye bu kurnazlığı göremezken, Müflis Efendi’nin ne kadar vatansever olduğu, fukaraya yardım eli uzattığı ifade edilerek, Vekillerinin kanalıyla Mecliste görev yapan Mebuslardan yardım isteyer oldular. Ecnebi akçesiyle satın alınan mebuslar ise Sadrazam kanalıyla hükümdara yar edinmeye çalıştılar.

YAHUDİ DEVŞİRMESİ VE MÜPTEZEL MEBUS!

Müflis Efendi’nin, hain olmayacağı ve ne kadar vatansever olduğu tebaya anlatan akçeli mebuslar, öte yandan ecnebi işbirlikçileri ile hükümdara baskı uygulamak için, her yolu mubah görmeye başladılar. Devletin gizli mevsukalarının gavur muhaberatlara geçtiğini göz ardı eden akçeli mebuslar, kendi destilerini doldurmak için milletin hakkına helal getirdiler.

Britanya Kraliçesinin yanaşmasından medet uman Müflis Efendi, diğer taraftan Oturan Boğa havalisinden Muzipoğlu Nicolas’a, Mevsuka Karşılığı yardım talep eder hale geldi.

Katar Arap Beyliğininden, Oturan Boğa havalisine haraç kesen ve Katar beyine diz çöktüren, Muzipoğlu Nicolas, Müflis Efendi’nin vereceği mevsukalar ile Devlet-i Aliyye yapılacak operasyon için o meşhur düğmeye basar oldu.

Daha önce Devlet-i Aliye’ye ait Halkın Mevduat Merkezi’ne operasyon yapan Oturan Boğa havalisinden Yahudi devşirmesi Keşişoğlu Jonathan, ülkede ajanlık yapan Muzipoğlu Nicolas ile aynı yahudi cemaatinin temsilcisi olduğunu da not olarak belirtelim.

&        &       &

Tarihi hikayede Müflis Efendi’nin tarihi ihaneti ile birlikte, hareminin biladeri Paşa Bey'in paşalıkları ve diğer detayları, başka bir yazıda sizlerle paylaşmak ümidiyle;

Sevgi ile kalın…

Dipnot - Fihrist:

Nazenin: Şımarık

Müterabbi Eylemek: Bağdaş kurup rahat oturmak

Mübariz: Savaşan, Savaş çıkaran

Nazır: Bakan, Hükümet Üyesi

Sefine: Gemi

Akçe: Para

Barkeş: Yük Taşıyan

Mevsuka: Belge, Bilgi,

Kadı: Yargıç

Muhamat: Müdafa eden, Avukat

Mebus: Milletvekili

Sadrazam: İkinci adam, Başbakan

Oturan Boğa: Kızılderili Reisi